"Bizim için zor diye birşey yok!"
Galatasaray'ın genç futbolcusu Semih Kaya, Galatasaray TV'ye çok özel açıklamalarda bulundu. Yıldızı her geçen gün yükselen Semih, kendisine örnek aldığı isimleri ve bilinmeyenleri anlattı...  
Webaslan.com
"Bizim için zor diye birşey yok!"

Galatasaray'ın genç futbolcusu Semih Kaya, Galatasaray Televizyonu'nda yayınlanan Son Pas programına konuk oldu.

Sorulara içtenlikle yanıt veren genç oyuncu, kendisi hakkında bilinmeyenleri ve takıma alışma evresini anlattı.

İşte takımın altyapısından yetişen yeni gözde Semih Kaya'nın açıklamaları:

Dilersen son karşılaşmayla başlayalım. Kayserispor deplasmanından alınan 2-0'lık net bir galibiyet, oynanan güzel futbol vardı. Sen de ilk kez ilk 11'de forma giydin. Neler söylemek istersin?

Kayserispor genç isimlerden kurulu bir kadroya sahip. İyi işler yaptılar. Ama biz de kendimize güveniyorduk. Kayseri'ye galibiyet için gitmiştik ve net bir skor aldık. Kazandığımız için çok mutlu olduk.

Tomas Ujfalusi gibi çok önemli bir oyuncuyla birlikte oynadın ve hiç şüphesiz ki sana çok büyük katkısı oluyordur. Oyun içinde, pozisyon hamlelerinde. Maçtan sonra yaptığı açıklamada senden övgü dolu sözlerle bahsetti ve çok önemli yeteneklere sahip olduğunu, iyi bir maç çıkardığını söyledi. Bu konuyla ilgili olarak sen neler söylemek istersin?

Ben iyi oynadıysam bunu takım arkadaşlarıma ve Ujfalusi'ye borçluyum. Sahada ne yapmam gerektiğini ve her şeyi o bana gösterdi. Zaten maça çıkmadan önce de konuştuk. Nerede duracağımı, ne yapacağımı söyledi. "Sadece bana ve yaptıklarıma bak'' dedi. Maç içinde onu izledim. Ne diyorsa onu yaptım. Ortaya iyi bir karşılaşma çıktı.

Aslında sadece Tomas Ujfalusi demek de olmaz. Arkanda Fernando Muslera gibi çok önemli bir kaleci, sağında Emmanuel Eboue gibi Fildişi Sahili Milli Takımı'nın çok önemli bir yıldızı, önündeyse Felipe Melo gibi önemli bir oyuncu var. Bu oyuncuların da hiç şüphesiz ki sana çok önemli bir katkısı oluyor.

Tabi ki de oluyor. Televizyondan izlediğim kişilerle şimdi futbol oynamak beni çok mutlu ediyor. Bu gurur verici bir şey. Hepsi bana yardımcı oldu. Dediğim gibi iyi oynayabildiysem bunu tecrübeli ağabeylerime borçluyum.

Sezon başından beri antrenmanlarda seni izleme fırsatı buluyoruz. Ne kadar çok çalıştığını, kendini ne kadar hazır tuttuğunu görüyoruz. Peki sen Gökhan Zan'ın sakat, Servet Çetin'in cezalı olduğu bir dönemde formayı kapıp ilk 11'de oynayabileceğini düşünüyor muydun?

Açıkçası umudumu hiç kaybetmedim. Sürekli forma şansı bekledim. Hocam da demek ki çalışmalarımı görmüş. Bana ilk 11'de şans verdi. İyi bir maç oldu. Hocamı utandırmadım diye düşünüyorum. İleriki maçlarda oynarsam bu seriyi devam ettireceğim diye düşünüyorum.

Şunu da merak ediyorum. Zaman zaman 18'de yer aldın, zaman zaman 18'e giremedin. Peki bu dönemlerde hiç umutsuzluğa kapıldığın oldu mu? Kendini nasıl hazır tuttun?

Umutsuzluğa kapılma hiç olmadı. Zaten hiçbir futbolcu bunu yapmamalı. Bir futbolcu sürekli çalışacak, motive olacak, kadroya giremiyorsa kendinde suç arayacak. Ben kendimde biraz suç aradım. Eksiklerim vardı. Bu eksiklerimi kapattım. Fatih hoca da bunu görerek bana şans verdi. Onu utandırmadım.

Eksiklerim olduğunu düşünüyorum dedin. Peki hangi yönlerini eksik görüyorsun, geliştirmek istediğin nelerin var?

Savunmada kademe anlayışı, adama yakın olma, adamı takip etme ki bunlar çok önemli şeyler. Rakibini takip etmeyerek kaçırdığın an kalende golü görüyorsun. Bunları çalıştım ve bana Ujfalusi de yardım etti. Servet Ağabey'le Gökhan Ağabey'le de yardım etti. Bu eksiklerimi kapattım. Sonuçta ilk 11'de şans buldum ve iyi bir maç çıkardım.

Spor Toto Süper Lig'de 9 hafta geride kaldı. Galatasaray ikinci sırada yer alıyor. Sen takımın performansını nasıl değerlendirirsin?

Bizim takım iyi futbol oynuyor. Belirli, oturmuş bir düzeni var. Belirli bir taktiğimiz var ve bunları uyguluyoruz. Geride kalan kötü maçlar oldu, şanssız mağlubiyetler aldık. Ama artık bunları atlattık. Galibiyet serisi yakalamak istiyoruz. O seriyi de yakalarsak önümüz açılacak diye düşünüyorum.

Önümüzde de Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Arena'da oynanacak bir Mersin İdman Yurdu maçı var. Ligin yeni ve iyi futbol oynayan ekiplerinden biri… Bu karşılaşmayla ilgili neler söylemek istersin?

Mersin İdman Yurdu bu sezon Spor Toto Süper Lig'e yükseldi. İyi ve diri bir takım olduğunu düşünüyorum. Ama Galatasaray'ın da nasıl bir takım olduğunu bütün Türkiye biliyor. Bütün dünya biliyor. Biz maçı kazanacağımızı düşünüyoruz. Biz kendimizi buna göre motive ediyoruz. Maçı kazanacağız diye düşünüyorum.

Teknik direktör Fatih Terim gibi çok önemli bir isimle çalışıyorsunuz. Senin için de çok büyük bir şans. Sen neler söylemek istersin,teknik direktör Fatih Terim ile çalışmak ne ifade ediyor sana?

Fatih Terim ile çalışmak tabi ki gurur verici bir şey. 2000 UEFA finalini 7 yaşındayken televizyonda izlemiştim. Şimdi bu ekiple çalışmak gurur verici bir şey. Mutluyum tabi ki çünkü Fatih Terim Türkiye'ye ve dünyaya malolmuş bir isim. Galatasaray'daki başarılarını, Türk Milli Takımı'ndaki başarılarını, Avrupa'daki başarılarını zaten herkes biliyor. Fatih Terim için fazla bir şey söylemeye gerek yok.

Kayserispor maçının ardından yaptığı basın toplantısında teknik direktör Fatih Terim, senin performansından ne kadar memnun olduğunu, 40 yıllık Galatasaraylı gibi oynadığını belirtti. Bu da hiç şüphe yok ki çok memnun etmiştir. Bu konu hakkında neler söylemek istersin?

Açıkçası ilk röportajı duymamıştım. Eve gittikten sonra internet vasıtasıyla öğrendim. İzledim ve çok mutlu oldum. Hatta maçtan sonra izleyince oldukça sevindim. Fatih hocanın benim hakkımda böyle konuşması beni çok mutlu etti ve uyuyamadım.

Önümüzdeki Mersin İdmanyurdu maçından sonra bir milli maç arası gelecek ve ondan sonra Galatasaray'ı çok önemli rakiplerle çok yoğun bir tempoda önemli bir maç trafiği bekliyor. Bu süreci nasıl değerlendirirsin?

Bu süreç bizim için zor olmaz. Galatasaray için zor diye bir şey yok. Ağabeylerimizle birlikte galibiyete şartlanıyoruz. Başarıya ve zafere odaklanmış durumdayız. Dediğim gibi bizim için zor diye bir şey yoktur. Çıkıp maçımızı oynayıp, diğer maçları da kazanıp önümüze bakacağız.

 

Takımda çok iyi bir arkadaşlık olduğunu, kenetlenme olduğunu biz dışarıdan sezebiliyoruz. Ağabeylerinizin sizin gibi genç oyunculara yardımcı olduğunu, yeri geldiğinde uyararak neler yapmanız gerektiğini size anlattıklarını gözlemleyebiliyoruz. Takımdaki bu arkadaşlık ve hava konusunda neler söylemek istersin?

Takımdaki arkadaşlık gerçekten üst düzeyde. Ağabeylerimiz sağolsunlar. Serkan var, Aydın Ağabey var, Emre Çolak var ki zaten Emre'yle birlikte takımın en küçük isimleriyiz. Bize uyarılar yapıldığında hiç alınmıyoruz çünkü doğru bir şey söylüyorlar ve biz uygulamalıyız diye düşünüyoruz.

Şampiyonluk yarışını nasıl değerlendirirsin? Önemli rakipler var. Herkes herkesi yenebilecek güçte diyebiliriz. Şu andaki puan durumu da bunu açıkça gösteriyor. Şampiyonluk yarışını nasıl değerlendiriyorsun?

Şampiyonluk yarışında tabi ki şampiyonluk adayıyız. Herkes herkesi yenebilecek güçte ama herkes bizi yenecek güçte değil diye düşünüyorum.

Şu an görev aldığın bölgede Popescu gibi, Bülent Korkmaz gibi isimler oynadı. Kritik bir bölgede görev yapıyorsun. Bu senin için ne anlam ifade ediyor?

Tabi ki de onlar gibi oynayabilmek çok zor bir şey. Çok çalışmanız lazım, gayret sarf etmeniz lazım. Ama tabi ki de Galatasaray'da efsane isimlerden biri olmak istiyorum. Bülent Ağabey gibi çalışıp hırslı, Hakan abi gibi karakterli olabilmek, iyi bir seviyeye gelmek istiyorum. Arda Ağabey gibi Galatasaray'da marka olmak istiyorum. En önemlisi de Metin Oktay gibi bir Galatasaraylı olmak istiyorum.

Taraftarlar da özellikle seni savunmada oynadığın için Bülent Korkmaz'a benzetiyorlar ve ileride de onun gibi uzun yıllar Galatasaray'a hizmet veren bir kaptan olabileceğini düşünüyorlar. Biraz daha geriye gitmek istiyorum. Altay'da forma giyerken Galatasaray'a transferin büyük ses getirmişti. O dönemi bizimle paylaşabilir misin?

Altay'dan Galatasaray'a transfer olduğumda Altay yönetimi basına bir şeyler sızdırdılar. "Galatasaray Semih'i kaçırdı'' gibi. Ben Galatasaray'a kendi isteğimle geldim. Sonuçta tuttuğum, sevdiğim takıma geldim. Burada mutlu olacağımı düşündüğüm için buraya geldim. Böyle tuhaf haberler çıkardılar ama ben buraya geldiğim için çok mutluyum.

Sarı kırmızılı formayla ilk olarak 19 Nisan 2009 tarihinde İstanbul Büyükşehir Belediyespor maçında tanışmıştın. O günkü duyguları ve heyecanını anlatabiliyor musun?

Maça bir gün kala ter idmanı yaptık. Ayak tenisi oynayacaktım. Bülent Hoca beni yanı çağırdı, "Oğlum oynama, yarın maça çıkacaksın'' dedi. Orada oynayacağımı öğrendim. Bayağı mutlu oldum. Gece uyuyamadım. Maç günü sabah kahvaltıya gidiyorum, yemek yiyemedim heyecandan. Ondan sonra sahaya çıkınca "İlk beş dakika sahaya çıkınca arkası gelir'' zaten demişlerdi.

Kartalspor'da da bir deneyim yaşadın ve önemli tecrübeler kazandın. O dönemden bize bahseder misin?

Kartal'da ilk devre hiç şans bulamamıştım, oynadığım tek bir maç vardı. Orada da sağ bekte görev yapmıştım. Bir futbolcu hoca nerede oynatırsa oynamalı ama sonuçta kendi mevkiim değildi. İkinci yarı Engin Korukır takımın başına geçti, beni de oynattı. İyi bir ikinci devre geçirdim. Zaten Galatasaray'a dönmemi oradaki futbolumun sağladığını söyleyebilirim.

Dünya liglerini yakından takip etme fırsatın oluyor mu? Hangi lig yakından ilgini çekiyor?

Tüm dünyada herkesin izlediği Premier Lig var. Ama ben sert futbol oynandığı için İtalya Ligi'ni daha çok seviyorum. Kıran kırana oynanıyor, herkes oyunu sert ve dişe diş oynuyor. Bu yüzden İtalya Ligi'ni tercih ediyorum.

Futbolcu olarak bir idolü var mı?

İzlediğim, beğendiğim oyuncular var ama açıkçası çok da örnek aldığım bir oyuncu var. Türkiye Ligi'nde de takip ettiğimi iyi futbolcular bulunuyor. İyi oyuncular var tabi ki ama örnek aldığım biri yok. Kendi stilimi, kendi oyun düzenimi yaratmaya gayret ediyorum.

A2 takımında da forma giydin, pek çok maça çıktın. Şu anda A2'de forma giyen futbolculara ne gibi tavsiyelerde bulunabilirsin?

Ben A2'de oynadığım zaman şanssız sakatlıklar geçirdim. O sakatlıklara rağmen, çok çalıştım, hep sabrettim. Feldkamp döneminde çıkmıştım A takıma. Sağolsun beni A takıma çıkardı. Sonra şanssız bir sakatlık geçirdim. Onu atlattım ve tekrar oynamaya başladıktan sonra yine sakatlandım. Altyapıdaki arkadaşlarıma çok çalışmalarını, hiçbir zaman yılmamalarını söyleyebilirim. Oynamadıkları zaman küsmesinler. Benim de oynamadığım zamanlar oldu, hiçbir zaman küsmedim. Geldiğim nokta da Galatasaray A takım.

 

Milli takımda da tüm yaş gruplarında forma giyme şansı yakaladın. Şu anda da bir tek A Milli Takım kaldı diyebiliriz, ama önünde uzun yıllar var. Gerek milli takım, gerekse kulüp takımı anlamında hedeflerin neler?

Galatasaray'da kalıcı bir isim olmak, kendi markamı yaratmak istiyorum. İstikrarı da sağlamak önemli. Bir A Milli Takım kaldı. Yaklaşık 6-7 hafta üst üste oynadığım takdirde o noktaya da yükseleceğime inanıyorum.

A Milli Takım da önümüzdeki hafta Hırvatistan'la karşılaşacak. Milli takımın şansını nasıl değerlendiriyorsun?

Bence milli takım galip gelecektir, rahat bir skorla kazanacaktır. Yeter ki isteyelim. Ülke olarak, takım olarak isteyelim. Başaracağımızı düşünmeliyiz.

Yeni stadımızı sormak istiyorum. Sezon başında Liverpool'a karşı oynama şansı bulmuştun. O atmosferi nasıl değerlendiriyorsun?

Stadın atmosferi mükemmel. Ses bütün sahaya yayılıyor ve futbolcuyu etkiliyor. Rakip takımlar gelince şaşırıyor. Türkiye liglerinde öyle bir statta futbol oynamadıklarından şaşırıyor. Güzel bir stat.

Senin karşılaşmadan önce yaptığın bir uğur var mı?

Sahaya çıktığımda dua ederim. Sakatlık geçirmemek için. Sağ salim bir maç çıkarmak için sadece dua ederim.

Boş zamanlarında neler yapmaktan hoşlanırsın?

Genelde evde oturuyorum, Play Station oynuyorum. Canım sıkılırsa alışveriş merkezlerinde sinemaya gitmek gibi şeyler yapıyoruz.

Taraftarlar senin son maçlardaki performansını çok beğendi ve sende Bülent Korkmaz'ı gördüklerini söylüyorlar. Sen taraftarlara nasıl bir mesaj göndermek istersin?

Taraftarlarımız bizi asla yalnız bırakmasınlar, takıma sürekli destek olsunlar. İyi günlerimiz de, kötü günlerimiz de olacak. Ama biz sürekli iyi günlerin olmasını istiyoruz ve bunun için çalışıyoruz. Önümüzde iyi günler olacağını düşünüyorum. Galatasaray taraftarı biz hep desteklesin. Zaten hiçbir zaman desteklerini esirgemediler.

Yekta Kurtuluş bir sakatlık geçirdi Kayserispor karşısında. Ona bir mesaj göndermek ister misin?

Yekta Ağabey'in sakatlığı kötü bir sakatlık, ben de aynı sakatlığı geçirmiştim. 3-4 ay içinde futbola geri döneceğini düşünüyorum. En yakın zamanda futbola dönmesini istiyorum. Umarım en iyi şekilde çalışır ve tekrar formasını terletir. Geçmiş olsun.

Sen benzer bir sakatlık geçirdiğini söylemiştin. O süreci nasıl atlattın?

Benimki o kadar kısa sürmemişti. Bayağı bir sakatlık geçirdim. Belli bir süre Almanya'da tedavi görmüştüm. İyi geçmişti rehabilitasyon dönemim. Yekta Ağabey çok çalışırsa, 3-4 ayda dönecektir.



Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
Puan Durumu Fikstür
Bizi Takip Edin :
Webaslan Google+ Webaslan Facebook Page Webaslan RSS Webaslan iPad Webaslan Mobil
En çok okunan haberler