Kral varsa gol de var!

WEBASLAN - Derbilerin kaderini belirleyen isimler her zaman golcüler olmuştur. Onların oyuna katkıları, attıkları goller ve rakip kalede yarattıkları tehditler, takımlarının kazanmasındaki en önemli etken konumundadır.

Galatasaray’ın Kadıköy’de Fenerbahçe ile oynayacağı derbi öncesinde hücumdaki en kilit ismi kuşkusuz Burak Yılmaz olacak. ‘Kral’ lakaplı golcü futbolcunun varlığının önemi, bu sezon Galatasaray açısında bariz bir şekilde ortaya çıkmış durumda. Özetle eğer Burak varsa, gol de var!

Golcü oyuncu, bu sezon sakatlığı nedeniyle ligde 3 maçta forma giyemedi. Bu maçlarda Galatasaray 2 galibiyet 1 beraberlik alarak başarılı bir görüntü çizse de özellikle hücum organizasyonlarının kısırlığı ve pozisyon bulmada yaşanan zorluk, Burak’ın Galatasaray hücumu açısından ne kadar önemli olduğunu gözler önüne serdi.

FLORYA’YA OLAYLI GİRİŞ

Kral’ın Galatasaray’a transferi bir hayli sancılı bir sürecin ardından gerçekleşti. Trabzonspor’dan ayrılacağını açıklayıp Lokomotiv Moskova ile görüşen hatta Rus kulübünün kampına kadar giden Burak, ani bir manevra ile Florya’nın yolunu tuttu. Hatta dönemin yöneticisi Abdurrahim Albayrak, Burak’ı Moskova’daki kamptan kaçırarak İstanbul’a getirdiğini açıkladı. Sezonu 33 gol ile kral olarak kapatan golcü oyuncu, serbest kalma bedeli olan 5 milyon bedelin ödenmesiyle parçalıyı sırtına resmen geçirdi.

KALDIĞI YERDEN DEVAM

Trabzonspor’da yaşadığı krallığı Galatasaray’a taşımanın hesaplarını yapan Burak, 2012/13 sezonuna bu hedefinden uzak bir performansla başladı. Hatta bazı maçlarda dönemin teknik direktörü Fatih Terim tarafından kulübeye bile gönderildi. Ancak çalışmaktan vazgeçmeyen Kral, ilk 11’e keskin bir dönüş yaptı ve attığı gollerle sarı kırmızılıları sırtlamaya başladı.

Sezonun ikinci yarısında dünyaca ünlü star Drogba’nın takıma katılmasıyla daha da rahatlayan Burak, son 5 maça sığdırdığı 6 gol ile kendisinin ilk, Galatasaray’ın üst üste 2. şampiyonluğuna büyük katkı verdi. Sezonun tamamını 24 golle tamamlayan Kral, tacını üst üste 2. kez giyme onuruna erişti.

DESTANSI ŞAMPİYONLAR LİGİ SEZONU

Burak Yılmaz’ı vazgeçilmez kalan en önemli unsurlardan biri de Galatasaray ile ilk sezonunda Şampiyonlar Ligi’nde gösterdiği performans oldu. Trabzonspor forması giyerken Devler Ligi’nde hayal kırıklığı yaşayan Burak, bu kez aynı hataya düşmedi. Oynadığı ilk 2 maçta gol atamayan Kral, sonrasında gelen 6 maçta tam 8 gol atarak o sezon Messi ve Ronaldo’dan sonra Şampiyonlar Ligi’nin en golcü ismi olmayı başardı. Burak’ın golcülüğünün artık tüm Avrupa farkındaydı.

MANCINI İLE YAŞANAN DURGUNLUK

Galatasaray’daki ilk sezonunu 32 gol 8 asist gibi muazzam rakamlarla ve şampiyonluk kupasıyla tamamlayan Burak için ikinci sezon pek istediği gibi geçmedi. Fatih Terim’le başlayıp Roberto Mancini ile devam eden sezonu Burak için de 2 ayrı şekilde değerlendirmek mümkün.

Fatih Terim ile başlayan dönemde, tıpkı bir önceki sezonun ikinci yarısında olduğu gibi Drogba ile çift santrafor oynayarak başlayan Kral, performansını yavaş yavaş yukarıya çıkarıyordu ki yaşanan teknik direktör ve akabinde gelen pozisyon değişikliği Burak’ı geri götürüyordu. Terim’in yerine gelen Roberto Mancini, forvette genelde Drogba’yı tek olarak kullanırken Burak’ı daha çok sol kanatta değerlendiriyordu.

Kariyeri boyunca hücumun birçok bölgesinde oynayan ancak en büyük katkıyı forvet bölgesinde veren Burak için yaşanan bu pozisyon değişimi, performansına olumsuz olarak yansıdı. Ligde yalnızca 16 gol atabilen Kral, Türkiye Kupası’nda da 2 gol kaydederek toplamda 18 gol atarak sezonu noktaladı. Şüphesiz ki en büyük hayal kırıklığını ise Şampiyonlar Ligi’nde yaşadı Burak. Bir önceki sezon Avrupa’da tozu dumana katan golcü isim, 2013/14 sezonunda Devler Ligi’nde ne gol atabildi ne de asist yapabildi.



PRANDELLI BAŞLATTI, HAMZAOĞLU ŞAHA KALDIRDI

Bu sezona Galatasaray Cesare Prandelli yönetiminde başladı. Ligde iyi sonuçlar alan sarı kırmızılılar, Avrupa’da ise büyük hayal kırıklığı yaşattı. Burak Yılmaz, İtalyan teknik adamın nezaretinde 16 maçta forma giydi ve 6 gol kaydetti. Genel hatlarıyla bakıldığında Burak’ın Prandelli döneminde artan bir performansı söz konusuydu. Ancak asıl şahlanış, İtalyan teknik direktörün görevden alınıp Hamza Hamzaoğlu’nun göreve gelmesiyle yaşandı.

Genç teknik adam ile 11 maça çıkan Kral, tam 10 gol atıp 4 asist yaptı ve Galatasaray için ne kadar önemli olduğunu 1 yıllık aranın ardından yeniden güçlü verilerle göstermiş oldu. Kuşkusuz Burak’ın varlığı, Galatasaray için derbide en kilit noktalardan bir tanesi olacak.

FUTBOL AŞKI KARİYERİNİ YAKIYORDU

Sezonun ilk yarısının sona ermesinin ardından Alanya’da kamp yapan Galatasaray için bu süreç bir hayli olumsuz sonuçlandı. Semih Kaya ile Burak’ın sakatlıkları takımda adeta deprem etkisi yarattı. Genç Semih, belirlenen tedavi programıyla yaklaşık 1.5 ay sonra sahalara dönerken Burak için çok farklı bir yöntem uygulandı ve tecrübeli golcü mucizevi bir şekilde 1 haftada oynayabilecek duruma geldi. Tedavi sürecinin 1 ayı geçeceği konuşulurken Burak’ın 1 haftada sahalara dönmesi taraftarı haliyle sevince boğdu ancak yapılan kritik hata golcü oyuncunun kariyerine büyük darbe vurmanın eşiğinden döndü.

İkinci yarının ilk maçı olan Çaykur Rizespor maçında kadroya dahil edilen Burak, 2-0’lık skorun verdiği rahatlığın ardından teknik direktör Hamza Hamzaoğlu’na oyuna girmek için büyük ısrarlarda bulundu ve hocası da kendisini kırmadı. 78. dakikada oyuna giren Kral’ın, henüz 3 dakika geçmişken sakatlığı nüksetti ve 81’de yerini Umut Bulut’a bıraktı. Oyundan gözyaşları eşliğinde çıkan Burak, bu hareketin tüm sorumluluğunu üstlenmeye çalışsa da teknik direktör Hamza Hamzaoğlu, oyuncusunu koruyarak hatayı kabullendi. Yapılan tetkiklerde neyse ki sakatlığının daha da kötü duruma gelmediği anlaşıldı.

NEREDE OYNAMALI?

Burak için derbi öncesinde en kritik soru “Nerede oynamalı?” olacak. Hamza Hamzaoğlu göreve geldikten sonra Burak’la Umut’u sahaya birlikte sürmüş, fakat Kral’ı Umut’un arkasında 10 numara pozisyonunda görevlendirerek hem daha az ofsaytta kalmasını amaçlamış hem de daha fazla verim almayı planlamıştı. Bu düşüncesinde başarılı olan Hamzaoğlu’nu sıkıntıya düşüren durum ise Sneijder’in varlığı oldu.

Hollandalı yıldızın Burak’ın 10 numaraya geçmesiyle sol açıkta görevlendirilmesi, performansını nispeten geriye attı. Ancak Sneijder’in son haftalarda 10 numara pozisyonunda gösterdiği üstün form, Burak’ın Kadıköy’de yeniden tek forvet olarak oynayacağına işaret olarak görülüyor. Takımın genel formu açısından bakıldığında da Burak’ın tek forvet oynaması en doğru seçenek olarak göze çarpıyor.

Haber Yorum: Egemen YILDIRIM

Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın