Bu saçmalığa geleceğiz, ama önce şöyle genel bir değerlendirme yapalım. Galatasaray 9 maçta; 2 galibiyet, 1 mağlubiyet ve 6 beraberlik almış. Dün izlediğimize göre, lige verilen Milli Takım arasında ne bir motivasyon, ne de bir organizasyon çalışması olmuş...
Yine her maçta olduğu gibi, son 20 dakikada ve hatta maçın bazı bölümlerinde bile, Mondragon da dahil olmak üzere bütün futblcular ileriye doğru alelade top şişirmekten başka birşey yapmadılar. 20 dakikada havadan yapılacak dan-dun 20 vuruş yerine, yerden 3-4 pozisyona girilse, bir organizasyon yapılsa eminim ki gol gelirdi. Gol olmasa bile penaltı, serbest vuruş olabilirdi. Fakat diğer türlü, havadan gelen bir topu 1 Galatasaraylı oyuncunun dört, hatta beş-altı Ankaragüçlü oyuncu arasından alma ihtimali tahmin edebileceğiniz gibi çok az. Dolayısıyla sonuç ise bir hiç...
Şimdi gelelim maç kadrosu ve oyuncu değişikliklerine. Gerets, sakatlıktan çıkmasına rağmen Necati, Carrusca, Emre, Okan ve Ergün'ü kadroya almadı. Diğerlerini anlarım ama Necati ve Carrusca'nın kadroda bulunmamasına bir anlam veremiyorum. Karşılaşmada 3 değişiklik oluyor: Aydın zorunlu bir değişiklikle Hasan Şaş'ın yerine giriyor. Ayhan çıkıyor, Mehmet Topal giriyor. Ve son olarak ta Hasan Kabze 74. dakikada İliç'in yerine oyuna dahil oluyor. Yani son haliyle takımda Arda, İliç'in yerinde iki forvetin arkasında, Hasan Kabze ise Arda'nın eski yerinde yani "sol kanatta" oynuyor.
Şimdi Gerets'e soruyorum; Madem böyle bir düşüncen vardı sol kanatta oynata oynata Hasan Kabze'yi mi oynattın? Hasan'ı maça girdiği dakikadan beri defanstan top çıkarırken gördüm. Tabii ki haklı olarak asıl yapması gereken işi yapamadı. Elinde İliç'in yerinde oynayacak bir Necati var. Her nekadar maç eksiği de olsa, Ankaragücü karşısında büyük bir fark yaratabilirdi. Yine bunun yanında ilk 18'e dahi alınmayan Carrusca zaten başlı başına bir sol kanat oyuncusu. Böyle bir adamın da ilk 11'de olmasa bile kadroda yer almamasını anlamış değilim. Ne sakatlık ne de başka birşey. Carrusca konusunda büyük sorunların olduğu aşikar... Haydi bu iki adamı da geçtim, kulübede oturan Cihan veya İnamoto'yu dahi seçseydi bu değişiklikte, ona bile razıydım. İşte böyle bir saçmalık...
Öte yandan Galatasaray, her maça duran topları yararlı bir şekilde kullanamamasının verdiği dezavantajla çıkıyor. Dün de Ankaragücü ceza alanının hemen dışında, tehlikeli bir bölgeden kullanılan 2 serbest vuruş heba oldu. Kazanılan her frikikte topun başına geçen Sabri'nin geçmesine bir anlam veremiyorum. Aslında bu Erik Gerets'in sorunudur. İliç gibi teknik bir adam dururken neden önüne gelen bu serbest vuruşları kullanıyor O'na sormak lazım. Ben İliç'in bu işi başarıyla yapabileceğini düşünüyorum.
Son olarak bu kadar karamsar bir yazıyı güzel bir sonla noktalamak istiyorum. Henüz çok genç yaşta olan Aydın, yerine girdiği Hasan Şaş'ı oyun boyunca bir an olsun aratmadı. Rahatlıkla sahanın en iyilerindendi diyebilirim.
Galatasaray, ne yapıp edip bu kronik hale gelen beraberlik serisinden bi an evvel kurtulmalı...