Süper Lig'in 15. haftasında kritik Beşiktaş - Galatasaray derbisi oynanacak.
Galatasaray, son yıllarda olduğu gibi, saha içi ve saha dışındaki problemlerle yine sezon ortasına doğru yol alıyor. Geçtiğimiz sezonlarda problemlerini küçük hamlelerle geçiştiren ve zaferlerle sonuçlandıran sarı-kırmızılılar, bu sezon da benzer yöntemi uygulamaya koymaya çalışıyor. Bu bağlamda Hamzaoğlu'nun yerine göreve gelen Mustafa Denizli'nin, camiayı tekrardan 'inanır' duruma getirebilmek için önünde ciddi bir şansı var. Beşiktaş derbisi, G.Saray'ın 'ben de bu yarışta varım' deme maçı olacak. Peki Galatasaray bu maçı nasıl kazanabilir? İşte formül...
1-Akıl oyunlarının ustası: Denizli Kamuoyunda şu anda fikir birliği var: Galatasaray'ın oyunu ışık vermiyor. Ancak geçen sezonu 3 kupayla tamamlayan kadro, eksikleri olsa da, büyük ölçüde korunuyor ve derbide de sahada olacak. Tecrübeli isimlerle dolu G.Saray'da, Denizli'nin futbolcularına bu maçın önemini nasıl yansıtacağı çok önemli. Maç öncesinde yapacağı açıklamalarda, kadro seçiminde, oyuncu değişikliklerinde Denizli'nin, olumlu bir hava yakalayan Beşiktaş'ta olduğu görülen 'psikolojik' avantajı bir şekilde kendi lehlerine çevirmesi şart. Denizli de bu konuda belki de Türkiye'nin en iyisi... Galatasaray'da Melo'nun ayrılmasının sorun yaratacağı tahmin ediliyordu, ancak bu kadar büyük bir boşluğa neden olacağı öngörülemiyordu. Hamzaoğlu Bilal'i denediği orta sahada terübeli oyuncudan ciddi katkı da aldı, ancak takım savunmasında gedikler oluştu. Denizli, Astana maçında Selçuk'un yanında Chedjou'yu oynattı ve memnun kaldığını da söyledi. Oğuzhan - Sosa gibi iki yetenekli, Atiba gibi iki yönlü oynayabilen, dinamik bir oyuncusu bulunan Beşiktaş'a karşı Galatasaray'ın orta sahada 'kaybolmaması' ve sürekli uyanık olması gerekiyor. G.Saray Beşiktaş'tan orta sahayı alması durumunda, önemli bir avantajı da ele geçirecektir. Galatasaray'da sezon başında 'yapıl(a)mayan' forvet transferinin ardından gol yollarındaki sorun her hafta net bir şekilde öne çıktı. Burak Yılmaz'ın performansındaki gözle görülür düşüş ve Umut Bulut'un mücadelesine rağmen skor yapmadaki başarısızlığı, hücum bölgesinde Galatasaray'ın problem yaşamasına neden oldu. Podolski'nin bitiriciliği sayesinde birçok maçı açan sarı-kırmızılıların, derbide gol kaçırma lüksü yok. 'Atamayana atarlar' denir. Derbilerde bu söz hep daha fazla anlam bulmuştur. Aslan'ın tartışmasız en önemli ismidir Fernando Muslera. Geçen sezon gelen 3 kupanın da en büyük mimarlarından biri oldu Uruguaylı. Hücum gücü oldukça zengin olan Beşiktaş karşısında da, Muslera'nın performansı çok önemli olacak. Sezon başında istenen görüntüyü veremeyen tecrübeli eldiven, derbinin de 'gidişatını' yapacağı kurtarışlarla değiştirebilir. Galatasaray'ın da maç içinde ona ihtiyaç duyacağı anlar olacaktır. Galatasaray'da bu sezon en çok eleştirilen konuların başında Sabri'nin sözleşmesinin uzatılması geldi. Tecrübeli oyuncu, taraftarların gözüne giremese de, hocalarının vazgeçilmezi oldu ve sağ bekte formayı kaptı. Sol bekte ise Carole'un sakatlığı sonrasında önce Olcan Adın formayı aldı, Denizli ise Astana maçına kadar ligde Olcan'ı seçmedi ve daha dengeli duran Hakan Balta'yı sola kaydırdı. Beşiktaş'ta Ricardo Quaresma, Gökhan Töre, sürekli içeriye koşular yapan Olcay Şahan, çok hareketli, dinamik bir Kerim Frei var. Maç boyunca ters kademeler büyük önem teşkil edecek. Bu anlamda Galatasaray'da Sabri'nin ve solda Hakan ya da Olcan'ın defansif açıdan maksimumunu oynaması gerekecek.