Uruguaylı yıldız kalecimiz Fernando Muslera, 30. yaş gününü kutluyor...
Uruguaylı kalecimiz Fernando Muslera, 30. yaş gününü kutluyor...
16 Haziran 1986 tarihinde Uruguay, Arjantin'e talihsiz bir golle elenerek Dünya Kupası'na veda ederken aynı gün Arjantin topraklarında Uruguay'ın tarihine geçecek bir isim dünyaya geliyordu: Nestor Fernando Muslera Micol... Nasıl tarihe geçmesin; Uruguay, 2010 Dünya Kupası'nda en iyi 4 takım arasına girerken 40 yıl sonra yine dünyanın sayılı takımları arasında olmayı başarmıştı. Bu başarıda en önemli pay; elemeleri gol yemeden tamamlayan, çeyrek final maçında penaltılara imzasını atan Muslera'nındı.
2010-11 sezonunu Lazio'da geçiren Nando, dünyanın en iyi 7. kalecisi olarak Galatasaray'a adım attı. Sırasıyla Montevideo, Nacional ve Lazio'nun ardından artık yeni durak İstanbul'du. Sarı-kırmızılı kulübün de Taffarel ve Mondragon sonrası yeni bir Güney Amerikalı kalecisi vardı...
Daha ilk sezonunda takım şampiyonluğa ulaşırken Uruguaylı kaleci 32 maçın 16'sında kalesini gole kapattı; Tafo ve Mondi'nin 15'er maçlık kaleyi gole kapatma rekorunu kırdı. Aynı sezon, Manisaspor maçında takımının 3. golünü de penaltıdan atarak 24 yıl sonra sarı-kırmızılı taraftarlara "penaltıdan gol atan kaleci izleme" zevkini yaşattı. O Galatasaray'da hem attı, hem kurtardı, gol pası bile verdi...
Geride kalan Galatasaray kariyerinde Zoran Simovic, Cevad Prekazi ve Faryd Mondragon ile birlikte en çok lig maçına çıkan yabancı ilk 4 yabancı arasında yer aldı. Sarı kırmızılı takımda kupa koleksiyoneri olmayı başardı. 3 lig şampiyonluğu, 3 Süper Kupa, 3 Türkiye Kupası kaldırdı. Derbilerin kaderini değiştirdi. Galatasaray, Muslera sonrası oynadığı 27 derbiden 14'ünü kazandı, 8 maç berabere bitti. Oysa ki Muslera öncesi son 27 derbinin 15'i kaybedilmişti.