Şampiyonluk için ne dedi?

Teknik direktör Mustafa Denizli, Galatasarau ile ilgili çarpıcı yorumlar yaptı.

Spor Toto Süper Lig'in 30. haftasında Galatasaray ile Torku Konyaspor karşı karşıya geldi.

Türk Telekom Arena'da oynanan mücadele 1-0 Galatasaray üstünlüğüyle sonuçlandı.

Hürriyet Gazetesi yazarılarından Mustafa Denizli, Galatasaray-Torku Konyaspor maçını değerlendirdi. "Gerçekten önemli olan 3 puandı" başlıklı yazısında, "İnanırsan olma ihtimali yüksektir, inanmazsan olmayacağı kesin." dedi.

Bazı hocalar başlıktaki bu sözü üçüncü, dördüncü haftada, daha önlerinde 30-31 maç varken söyler. G.Saray büyük takım olduğunu gösterdi ve kritik zamanda liderliği getiren galibiyeti aldı.

İLK YARI

İlk yarıda G.Saray'ın üzerinde bir kazanma baskısı mı vardı? Çünkü rakip kaleye kalabalık giderken arkalarında çok açık verdiler ve Konya 4 gol pozisyonu buldu. Şampiyonluğa oynayacak takımlar baskı hisseder. Ama dün en önemli baskılardan bir tanesi tribünlerin boş olmasıydı.

Şampiyonluğun en büyük adaylarından biri, sahaya çıktığı zaman kendisi ile birlikte hareket edecek kalabalıkta taraftarı görmek ister.Ama tribünler boş. Bu da baskı oluyor. 'Bize inanmıyorlar mı' baskısı geliyor. Oyunun ilk ciddi iki gol girişimi Konya'dan geldi. G.Saray oyuna hakim olan, topla çok oynayan ve rakip kaleye gitmeye çalışan ama bunu bir türlü beceremeyen bir görüntüdeydi. G.Saray'ın kaleyi ciddi yokladığı an, Sneijder'in kornerinde Chedjou'nun kafa vuruşundan geldi. Daha sonra Kenan, Muslara ile karşı karşıya kaldı ama kullanamadı müsait pozisyonu.

BURAK HiÇ TOP ALAMADI

Esasında Konyalı futbolcuların pozisyonlardaki etkisiz vuruş nedenlerinden biri kendilerine olan güvenleri, bir diğeri de golü yapacak oldukları isimlerdi. Bir tanesi Galatasaray, diğeri ise Muslera... Zaten Konya ciddi golcülere sahip bir takım değil. Dolayısıyla bu pozisyonlarda öylece sonuçsuz bitiyor. Buna rağmen topladığı 38 puan Konya'nın başarılı bir sezon geçirdiğini de gösterebilir. İlk yarıda oyun olarak hakimiyet Galatasaray'daydı. Top devamlı Konya sahasında ama pozisyonları Konya buluyordu. Burada bir terslik olduğu kesin. İlk yarıda Sneijder, Sabri ve Melo oyunu hareketlendirmeye çalışıyorlardı. Burak da çalışıyor ama istediği topları ne sağ ne soldan alabiliyor. Göbekten de alamıyor diyeceğim ama göbekten alma şansı yok. Çünkü Konya kendi kalesine o kadar yakın oynuyor ki, Burak'ın ilk yarıda kaleden uzakta buluştuğu bir top var, onun dışında Konya çok yakın oynadı kalesine. Dolayısıyla Burak'ın defans arkasına koşu yolu bulması mümkün olmadı

Sonucu kalite belirler

- Hamzaoğlu ikinci yarıda Konya'nın kilidini açmak için ne yapmalı?
- İlk tercih olarak Emre Çolak'ı oyuna alabilir. Bir süre sonra ise Umut'u değerlendirebilir. Kilit yine açılmazsa Hakan Balta'yı oyuna alıp sol beke çekerek o bölgedeki Olcan'ı ileri çıkarabilir.

- Oyunun geneline baktığımız zaman Konya'nın bir kaç net pozisyonuna rağmen sanki bu oyunun sonucunu kaliteli ayaklar tayin edecek. Kalite ayaklar nerede diye baktığımız zaman Galatasaray net olarak görünüyor. Ama ilk yarıda şampiyonluğun adayı gibi futbol oynamadı Galatasaray...

OKU HEDEFE ATAMIYOR

Bruma Galatasaray'da etkili olabilecek isimlerden bir tanesi... Oku yaya ustaca yerleştiriyor ama o ok hedefi hiçbir zaman bulamıyor. Müthiş çabuklukla getirdiği topların tamamını rakibe teslim ediyor. Bruma'nın topu oraya kadar taşıyıp, ondan sonra o bölgede Sneijder, Yasin veya Selçuk gibi top kullanacak bir adama dönüşmesi lazım. Ama bunu yapamıyor.

İkinci yarı
KONYA golü bulamıyor

- G.Saray çok zorlandığı bir maçı kazandı. Ama özellikle bu savunmanın görüntüsüyle son 4 hafta nasıl geçer?

Galatasaray, Galatasaray olduğu için kazandı. Galatasaray'ın oyun içinde organize gelip tehlike yarattığı pozisyon sayısı yok denecek kadar az. Galatasaray'ın tüm tehlikeli pozisyonları korner veya frikik atışlarının kullanılmasından geldi. Esasında Konya çabuk atağa çıkabiliyor ama biraz evel ilk yarının sonunda Bruma için söylediklerim ne ise, Konya'da da öyle 3-4 adam var.

Dolayısıyla ne asistleri, ne şutları girdikleri pozisyonun sonucuna yansımıyor. Dolayısıyla gol atmakta bu kadar zorlanan bir takım öyle veya böyle 90 dakikada bir büyük takım karşısında bir hata yapacak ve bunun bedelini ödeyecek. Konya da bunu yaşadı. Gerçekten iyi mücadele etti, gerçekten iyi atağa çıktı ama netice de sonuca gideceksin. Sonucu tayin edemiyorsun sonucuna katlanıyorsun.

- Barış Şimşek'in 82. dakikada Selim'e verip iptal ettiği ikinci sarı kart var. Bununla ilgili ne düşünüyorsunuz?

O pozisyonda hakem hatasını düzeltti. Öncelikli olan, değerlendirmesi gereken ilk pozisyondu. O pozisyon ofsayttı. Sarı kartı çıkardığı pozisyon ise Burak'ın ofsayttan çıkıp faul aldığı anda oldu. Burada yardımcısı ile bir iletişim sorunu yaşadı. Esasında Barış Şimşek iyi maç yönetirken Galatasaray'ın atağında öyle bir avantaj kuralını nasıl uygulamadığını ve ardından Burak'a ceza alanı içinde yapılan hareketi nasıl yorumladığı gerçekten merak ediyorum.

ŞAMPiYONLUK SABIR İSTER

- Eğer bağlamak gerekirse G.Saray bu futboluyla son 4 haftada bir zorlanma yaşayabilir. Muhtemeldir ki G.Saray'ın dış saha maçları daha kolay geçsin. Çünkü G.Saray içeride özellikle son iki maçında çok zorlandı. Son dakikalarda bazen böyle kafa golleri bulamayabilirsin.

Galatasaray son iki maçında son dakikalarda iki korner topuyla kazandı. G.Saray'ın bu kadar stresi taşıyacak durumu yok. Muhtemelen bunu takım olarak değerlendirirler. Şampiyonluğa ulaşmanın normalin üzerinde bir sabrı, normalin üzerinde bir kontrolü, dikkati gerektirdiğini biliyoruz. Öyle veya böyle G.Saray zor da olsa amacına ulaştı. Bazen teknik adamlar ve futbolcular ligin üçüncü-dördüncü haftasında kötü oynayıp kazandıkları maçlardan sonra 'Bugün önemli olan 3 puandı' diye açıklama yaparlar.

Esasında o açıklamaların yapılacağı günler bu günler. Evet bugün 3 puan G.Saray için çok önemliydi. Çok iyi oynamadı ama bugün için gereken üç puanı aldı

Webaslan'a devam... Webaslan Mobil Uygulamaları