Kenar Yönetimi Farkı

Sabri içinde bulunduğumuz sezonun kendi adına en iyi performansını ortaya koydu.

Takımıma bu sene her senekinden daha da fazla güvenmeme rağmen maç öncesi içimde kuşkular vardı; ezeli rakibe 5 maçta 9 puan ve ikili averaj üstünlüğünü ele geçirecek kadar iyi miyiz diye düşünmeden edemiyordum..Şüphelerimin boşa çıkmasından dolayı ne kadar mutlu ve huzurlu olduğumu sanırım iletmeye gerek yok sevgili okurlar..Beşiktaş maçında sahaya çıkan 22 oyuncuyu ve kenardaki kumandanları değerlendirdiğimizde aradaki genel farkın skora yansıdığını çok net bir şekilde gördük..

Durumu 2-0 yapmadan önce çoğu kişi Beşiktaş’ın kaçırdığı gollere değinse de aynı şekilde ilk golü bulduktan sonraki 10 dakika içinde Kewell ve Baros’la girdiğimiz pozisyonları hesaba katacak olursak skoru çok daha erken 3-0’a getirebileceğimizi düşünüyorum. Biz sahaya alışıldık düzen ve sistemle çıkmamıza rağmen rakip Beşiktaş her zamanki gibi sahaya karışık bir düzenle yayıldı.

İlk yarıda rakibin en önemli oyuncusu olarak göze çarpan Tabata’nın ikinci yarı başında oyundan çıkarılması ve Tello’nun hazır olmamasından dolayı hiç oynayamaması rakipte tüm yükü sadece Serdar’ın üzerine yıktı. Her iki kanatta da etkili oynayabilen Ekrem’in ortada Arda’yı marke ile görevlendirilmesi ve Denizli tarafından o mevkide unutulması yine işimizi kolaylaştıran etmenlerden en önemlilerinden biri idi..Arda ve Elano’nun milli maç yorgunluğundan dolayı alışılan performanslarından geri kalmalarını Mehmet ve Mustafa’nın başarılı oyunları dengeledi ve bir ara her iki takımında düşen orta saha mevkiindeki mücadeleyi kazanarak çok önemli bir galibiyet aldık. Oyuna sonradan giren Barış’ın Rijkaard tarafından en ihtiyaç duyulan günlerde rotasyona akıllıca sokulduğunu ve önümüzdeki 2 hafta oynayacağımız 5 maçta daha çok dakika alacağını bekleyebiliriz.

Attığımız ikinci golden hemen önce Nonda formasını giyerek kenara geldiği anlarda; Leo topu Mehmet’in önüne başarıyla yuvarlayarak rakipten tam 5 kişi aynı anda oyundan düşürdü; sonrasında akılla dolu 2 paslaşmadan sonra ikinci golü bulduğumuzda aklıma futbolla ilgili çekilmiş en iyi Türk Filmlerden biri olan “Dar Alanda Kısa Paslaşmalar”ın unutulmaz trepliği geldi; “Futbol fena halde hayata benzer; 4 doğru pas % 90 gol olur”. Ben bunları düşünükten kısa bir süre sonra 4 gün içinde 6. resmi golünü bulan Baros tarihteki yerini alıyordu.. Takımda bir kanatta Kewell, diğerinde Keita, ortada Arda-Elano, uçta Baros, gerilerinde de milli gururlarımız Mehmet ve Mustafa olunca sezon boyunca bu dört doğru pastan çok daha fazlasını yapmaya devam edeceğimiz aşikar. Üstad Rijkaard, rakip Beşiktaş korner kullanırken 3 oyuncumuzu rakip sahada tutarak rakibin ceza yayı içinde 4 oyuncuda tutarak “en iyi savunma hücumdur” felsefesini başarıyla uygularken rakibin saha içi dengesini de başarıyla bozarken; Sabri içinde bulunduğumuz sezonun kendi adına en iyi performansını ortaya koydu.. Topla koşmayı değil; topu koşturmayı düşünen Sabri 2 haftadır resmi dakika oynamamanın acısını dün ASY’de çıkardı.. Tebrikler Sabri ve kendisini sadece maç sonunda 3’lü çektirmesi için değil maç içindeki performansı ile de alkışlayan Büyük Galatasaray taraftarı.. Keita maçın ikinci yarısında ters kademeye girip sol bek mevkiinden rakibin atağını etkisiz hale getirirken içimden “bu kadarını ’99 model Arif bile yapmamıştı” diye düşündüm; kuşkusuz ki takımımız adına sahanın en iyisi Abdul-Kader idi..

Maçın hakemi Bülent Yıldırım orta sahada her iki takım oyuncularının yaptığı bazı faullerde çok geç düdük çalması ve avantaj uygulamalarında 1-2 hata yapsa da ortalamanın üzerinde bir performans gösterdi..Perşembe günü başlayacak UEFA Ligi öncesi takımımızın grubunu lider tamamlayacağına inancım sonsuz.

Sözlerimi Büyük Galatasaray’lı, Taçsız Kral Metin Oktay’ı aramızdan ayrılışının 18. yılında özlem ve sevgi ile anarak noktalıyorum.. Rahat Uyu Taçsız Kral, bize bıraktığın 10 numara o kadar emin ellerde ki…

Saygı ve sevgilerimle,

Ant İpek 
Webaslan'a devam... Webaslan Mobil Uygulamaları