Karekökünü de alsanız...

Alnımızın akıyla topladığımız tüm puanları bırakın ikiye bölmeyi karekökünü alsalar bile bu sene biz şampiyon olacağız

Beşiktaş'ı 3 golle evinde ağırlayan Cimbom bu sonuçla Ankaragücü'nün küme düştüğü 28.hafta sonunda play-off safsatasına katılmaya resmi olarak hak kazanan ekip oldu...

Biz sahada ter dökerken geçen sene sadece saha dışında şikeye teşebbüs ettiğini iddaa ederek yalanlarına yenilerini ekleyenler de kağıt üstünde kendilerini de play-off'a sokacak ceza puanın belirlenmesini biraz daha geciktirmenin verdiği ızdırapla yaşamaya devam ediyorlar...

Biz saha içine dönelim...

Terim Necati'yi oyundan alarak yaptığı yanlış oyuncu tercihleri sonunda kendini tekrar sahada bulan Aydın Riera sol kanatta yürüyerek oynadığı için daha da etkisiz olduğu sağ kanatta vakit geçirdi... Necati'nin çok erken bir dakikada oyundan alınıp yerine sadece sol kanatta oynayan pardon yürüyen Riera'nın girmesi ile oyun şablonumuz tamamen bozuldu... Böylesine önemli bir maçta uzatmalar dahil son 15 dakikayı Necati'siz ve Melo'suz oynamak zorunda kalmak İmparator'a yakışmadı doğrusu...

Neredeyse bindiğimiz dalı kesiyor, 4-5 olması gereken maçta puan kaybediyorduk... Aydın konusundaki tek avuntu 6 yıl önce sol kanattan taşıyarak attığı gole bu sene yine solda taşıyarak Necati'ye attırdığı golü sayabiliriz... Aynı Aydın rakibin 90 kiloya merdiven dayamış sağ kanat oyuncusu Quaresma Aydın'ın o kanatta oynadığı dakika olan 90. Dakikada kalemizde tehlike yaratırken bizim çocuk olay mevkiinden 40 metre uzakta idi... Ehhh be Aydın, hadi hücumda elie geçen fırsatları değerlendiremiyorsun bari savunmada bir çaba göstersene!!

Bir diğer konuda kalan 6+6 maçta Servet'in yokluğunu daha da çok arama sorunu... Kim ne derse desin play offtaki puan sistemi yüzünden önümüzde daha çok maç var... Play off maçlarının puanları lige göre 2 kat fazla olduğundan dolayı farklı bir hesap ile 6 + (6*2) = 18 maç daha var gibi düşünelim önümüzde... Servet sezon başından beri her geçen ay daha da az forma giydi... Ve hiç ama hiç hazır değil... Semih 2 iyi 1 kötü, daha ilk sezonunda arada bir tökezlemesi normal ama sorun yedek stoperimizin kim olduğu? Veyahutta Eboue'ye bir şey olursa elimizdeki en iyi sağbek Ufjalusi olduğundan dolayı göbekte Semih'in kimle oynayacağı? Diyelim ki Hakan'ı stopere monte ettiniz, peki ya Çağlar'a ne kadar dayanabileceksiniz sol bek mevkiinde?

Beşiktaş dünkü maçı 11 kişi bitirdiği için Fırat Aydınus'a ne kadar teşekkür etse azdır... Neden mi? Keşke sadece 1-2 nedeni olsa... Maç boyunca yanlış kullandığı takdir haklarını not etmekten maçı izlemek mümkün olmadı sevgili okurlar! İşte bunlardan bazıları.

Egemen'in 33.dakika görmediği sarı, Toraman'ın 31-58 (Elmander)-60-61 (Emre)-88 (Aydın) ile mücadelelerinde görmesi gereken 5 sarı, Almeida'nın daha 10. Dakikada Muslera'yı oyun kuralları dışında rahatsız etmeleri... Peki ya Veli'nin maçın ilk yarısında 10 saniye içinde yaptığı 2 tane sarı kartlık faulden sadece 1 sarıyla yırtmasına ne demeli? Bunlar sadece kartlık olup rakibe hemen hemen hepsinde peşkeş çekilen pozisyonlar... Bizim oyuncularımızın yaptığı ve Aydınus'u düdük çalmaya itenleri hiç yazmıyorum bile...

Maçın bizim adımıza en iyi oynayan oyuncuları Necati, Selçuk, Eboue ve Engin idi... Engin resmen orta sahada tek başına dimdik durdu maç boyunca, inanılmaz mücadele etti, her topun değerini bilmede basketbolcu meslektaşları gibi ayrım yapmadı ve açık ara bizim adımıza sahanın en iyi oyuncusu olarak neden Milli Takıma seçildiğini cümle aleme tekrar gösterdi... Umarım Milli Takım'ın karar vericileri saha içi direnç göstermede Engin'in tırnağı bile olamayıp çenesi ayaklarından 10 kat hızlı çalışan Caner Erkin gibi disiplinsiz oyuncuları da teselli kontenjanından Milli Takım'a alma sevdalarından yol yakınken vazgeçerler... En iyi oyuncularımız arasında saydığım Eboue maç bitiminde sahaya yığıldı kaldı... Aynı güzel bir Mayıs akşamı Kabze topu ait olduğu yere gönderdikten sonra maçın bitiş düdüğü ile kendini kariyerinin son İnönü maçında çimlere bırakan Hakan Şükür misali... O gün 1 hafta sonra şampiyon olacağımıza nasıl inanıyorsam bugünde şu play off safsatasının ilk yarısı (3. haftası) bitince şampiyon olacağımıza eminim sevgili okurlar... Bunu ben değil Arena'yı şikeci kardeşlere 3'er gol atıp darmaduman etmemizi sağlayan tüm Arena Aslanları biliyor... Ne kadar uzatsalar, mızıksalar, ALNIMIZIN AKIYLA topladığımız tüm puanları bırakın ikiye bölmeyi karekökünü alsalar bile bu sene biz şampiyon olacağız... Ligin bitmesine 6 haftacık kalmış, 9 puan fark yapmışız en yakın (!)rakibe...

Uzun uğraşlar sonucu bulunan formülasyonla sırf yolumuza taş koymak için puanlar yarıya inecek ve kağıt üstünde birilerine yaranmak için Onlarında Onurlu (!) ve sakallı mücadele etmelerine haksız yere fırsat tanınacak... Şikeci kardeşlerden daha suçlu olanı 2007'den sonra 5. kez yine şampiyonluktan uzak kalacak ve kaldıkça bize daha da fazla çamur atmaya başlayacak... Onların attıkları çamurlar bu sene olmaya başladığı gibi 3'er 3'er sonra 4'er 4'er kalelerinde gol olarak sonuçlanacak... Fatih'in, Gerets'in, Feldkamp'ın, Hollmann'ın, Denizli'nin, Birch'ün Aslanları Ali Sami Yen'den sonra TT Arena'da da şampiyonluklarına başlayıp bu güzel ve yalnız ülkenin en çok lig-Federasyon-Cumhurbaşkanlığı-Avrupa kupası kazanan ekibi olarak kalmaya devam edecek...

Umarız ve dileriz ki düne kadar edebi ile namusu ile bizle mücadele eden ve bugünlerde 100 yılı aşkın tarihlerinde yaşamadıkları kadar hezeyan içinde bulunan ezeli rakiplerimizde yaptıkları yanlışlardan dönüp, hem bu ülkeyi daha güzel bir ülke haline getirmek ve sportmence mücadele etmek için kendilerine çeki düzen verecekler...

Çarşamba akşamı Atina'dan zaferle dönecek Aslanları yazmak ümidi ile...
Ant İpek
Webaslan'a devam... Webaslan Mobil Uygulamaları