Ant İpek, kaleme aldığı son yazısında Galatasaray'ın zorlu Real Madrid deplasmanında aldığı yenilgiyi enine boyuna değerlendirdi.
Real Madrid karşısında beni üzen skordan ziyade oyuna geç, oldukça geç ısınmamız oldu..Maçın 90 dakikalık temposuna baktığımızda ilk 20 dakika topa hemen hemen hiç basmadığımızı, kendi oyunumuzu oynamak yerine rakibi izlediğimizi söylemeliyim..Böyle olunca da maça ne yazık ki 1.5 – 0 geride başladık ve son 70 dakikada fırsatlar bulmamıza rağmen hakem ve bireysel hatalar ile 1 gol daha yiyip mağlup ayrıldık bu önemli deplasman maçından..
Geçtiğimiz sezonun başında hazırlık maçını yine Madrid’le İspanya’da oynayan Cimbom’un aradan geçen 1.5 senede kattettiği mesafe tek kelimeyle harika..1.5 sene önce Eboue’yi sol açık olarak deneyen Hocamız en yapılan en transferle çoğu mevkiide istenen verimi elde etmiş durumda..Fakat Madrid gibi bir deplasmanda 4-3-1-2 gibi bir sistemi istenen seviyede oynamak gerçekten çok zor..Bizde bunu beceremedik..Bilhassa orta saha ve forvet arası 1 olan Sneijder istenen tempoda hiç değildi..Her zaman olduğu gibi dersini çok iyi çalışan “Genç Terim Mourinho” normalde Alonso’ya attırdığı uzun çapraz pasları Ramos’a attırarak orta sahada dizilişten dolayı iyi kapatamadığımız kenarlardan üzerimize geldi..Çaprazda Di Maria-Ronaldo her topla buluştuklarında içeri hızlı ve seri bir şekilde kat ettiler..Semih ve Dany’nin bir birde gösterdikleri başarı aralarına atılan toplarda ne yazık ki aleyhimize işledi..Yediğimiz ilk golde aralarından geçip gitti top, ikincide de kollektif yaptıkları bir hatadan golü kalemizde gördük..Önümüzdeki senede çeyrek finalde yine Real’le karşılaşmak istiyor ve daha iyi bir sonuçla karşılaşmadan ayrılmak istiyorsak yapmamız gerekenin ne olduğu gayet iyi gözler önüne serildi..Rotasyonda Dany’i 3. Stopere, Gökhan’ı da her türlü 18 dışına itecek bir nokta stoper transferi..Dany takımdan gönderilsin demiyorum kesinlikle, 18’de olsun..Ama bu düzey için topu çok daha iyi kullanan –dünkü Ramos misali- kafa toplarında bizim kalemizde değil rakip kalede tehlike yaratabilecek enternasyonel seviyede bir stopere ihtiyacımız var sevgili Galatasaray’lılar..
Terim’in ikinci yarı geriden ileriye takımı 4 ayrı hatta oynatmak yerine buradaki bir hatta tek başına oynayan Sneijder’i kesip Gökhan’ı Dany-Semih arasına monte etmesi ile hatlar birbirimize yaklaştı, kenarları daha iyi kapattık..Ama ilerleyen dakikalarda Amrabat ve Umut oyuna dahil olduktan sonra disiplindne koptuk..Ben hocadan ilk yarıyı 2-0 mağlup kapamış ve 44’de Eboue ile çok önemli bir pozisyon harcamış iken bu değişikliği yapmasını beklemezdim devre arasında..Hepimiz kendisini çok iyi tanısakta Sneijder-Gökhan değişikliğinin takıma itici bir mesaj vermediği kanaatindeyim..Defansta kalabalıklaşıp Selçuk-Hamit’ten daha ofansif faydalanmak için gerekirse Melo’dan bile vazgeçebilir, Mourinho’nun Pepe’yi kullandığı gibi Dany’i Gökhan ve Semih’in biraz önünde oynatabilirdi..Veyahutta değişikliğini yapmak için 60-65 arasını bekleyebilirdi..Dediğim gibi maça 20. dakikada başladığımız için tempomuzu yavaş yavaş bulmuşken bu değişiklik filmi maç içinde geriye sardı bizim adımıza..
Salı günkü rövanştan beklentim golü yemeden golü bulmamız ve Real’in daha sonra topla daha çok oynamayı tercih edeceği ilerleyen dakikalarda Onları seyirci desteğimiz ile sıkıştırmak..Çok ama çok zor…Eğer 2-0 bile bitmiş olsa idi kaçıncı dakika olursa olsun atacağımız bir gol ile rakibe kabus gibi dakikalar yaşatma şansımız çok daha yüksek olurdu..Herşeye rağmen TT Arena’dan alacağımız galibiyet turu geçemesekte tarihteki zaferlere bir yenisini ekleyebilmek açısından harika olacaktır..Keşke Burak’ta sarı kart cezalısı durumuna düşmese ve dün bizi hayal kırıklığına uğratan oyunundan çok daha iyi bir oyunla yine gol atma şansına sahip olabilse idi..
Mersin karşısında seneye tekrar çeyrek finalde oynamak için gerekli galibiyeti alarak Madrid maçından sonra kalacak son 6 maça çok avantajlı bir puan tablosunda girmek üzere..Yürüyedur Galatasaray..Yolumuz açık sevgili Galatasaray’lılar…