Gerilim filmi!

"Sahada futbol oynamak isteyen iki takım vardı. Bu da seyir zevkini arttırıyordu ki, Abdullah Yılmaz çıktı sahneye. Gereksiz düdükler, ilginç kararlar..."

EVREN GÖZ YAZIYOR
www.twitter.com/evrngz


Türk Telekom Arena'da tam bir sinir savaşı yaşandı. Gerilim filmi gibiydi maç. Hakem, güzel başlayan karşılaşmayı maalesef çekilmez hale getirdi.

Sahada futbol oynamak isteyen iki takım vardı. Bu da seyir zevkini arttırıyordu ki, Abdullah Yılmaz çıktı sahneye. Gereksiz düdükler, ilginç kararlar ve şartlanmış bir ifadeyle iki ekibin de sinirlerini bozdu.

Terim, Engin ve Kazım'ı ilk 11'de oynatarak risk almıştı, özveriyle oynayan iki isimden Kazım, Selçuk'a golü hazırladı, Engin de yürekli mücadelesi ile alkış topladı.

Galatasaray için sezonun belki de en şanssız maçıydı. Önce Kazım'ın sakatlığı, ardından Gökhan Zan'ın klasikleşmiş yarıda kalışı planları alt üst etti. Üstelik kadro yapısıyla her sahada futbol oynamayı düşünen bir Gaziantepspor vardı karşılarında. Abdullah Ercan'ın ekibi genç ve gayet yetenekli. Özellikle Muhammet Demir, önümüzdeki yıllarda adından sıkça söz ettirecek. Ancak keşke saha içindeki hareketleri attığı gol kadar klas olsa; o zaman büyük bir futbolcu olabilir. Bu kafa yapısıyla istikrarı yakalaması çok zor.

Gökhan'ın yerine oyuna giren Servet henüz ısınıyordu ki oyundan atıldı. Bu, maçın kırılma anlarından biriydi. O pozisyonda hakem Abdullah Yılmaz'ın yorumu bariz gol şansı şeklindeydi. Hatalar zinciri başlamış oldu.

Galatasaray ikinci yarıya tam bir büyük takım gibi başladı. Büyük takımlar eksik kalsa da oyunun kontrolünü bırakmazlar. Galatasaray, özlenen baskın karakterini Türk Telekom Arena'nın o bozuk çimlerine bağıra bağıra döküyordu ki beklenen gol geldi. Sabri'nin müthiş ara pasını bekletmeden kaleye gönderen Elmander skora eşitliği getirdi. Ancak golden birkaç dakika sonra Orhan Gülle'nin golü sinirleri bir kez daha alt üst etti. Üstelik hakem Yılmaz, yılmadan oyunu kesmeye, garip kararlar vermeye devam ediyordu. İşte o noktada Sabri, sinirine hakim olamayıp ikinci sarıdan atıldı. Hakem kötü olabilir, hakem oyuna etki edebilir ama Galatasaray kaptanı, yanlış bir kararın ardından yerlerde dövündüğü için atılmamalı. Sinirlerine hakim olmalı, çünkü zaten 2 oyuncu değişikliğini mecburen kullanmış, stoperi oyundışı kalmış bir takımın kaptanısın; neden yerleri yumruklarsın? Dönüp arkana bir sonraki atağı düşün, sakin ol ve o maçı kazan. Galatasaray, Gaziantepspor'u 10 kişi kaldıktan sonra gerçekten yenebilirdi. Fakat 9 kişi kalınca, maç bitti. Çünkü Gaziantepspor, boş alan buldukça topu kolay kolay bırakmıyor. Hakem Abdullah Yılmaz, Galatasaray'ı 9 kişi bıraktıktan sonra Melo'yu ve Muslera'yı atamadı. Oyunun kontrolünü tamamen kaybetti, her geçen dakika maçı çığrından çıkardı.

Muslera'nın ilk golde yapacak pek fazla bir şeyi yoktu. Ancak ikinci golü çıkarabilirdi, üçüncü golde de topu bir libero gibi kesmesi alkışlanacak hareketti fakat topun ağlara gitmesine engel olamadı. Son golde ise böylesine sinir bozan bir müsabakada yaşadığı konsantrasyon eksikliği skoru tayin etti.

Yeni transferlerden Eboue ve Riera'da hala ışık yok. Henüz takıma uyum sağlayamadılar. Fakat ikisi de gerçekten kaliteli oyuncular. Düşük performansları onların kötü futbolcu olduklarını göstermez. Galatasaray son yıllarda çok kötü futbolculara emanet edildi. Biraz daha sabır gerekiyor Eboue ve Riera için. Özellikle Eboue'nin ilerleyen haftalarda büyük bir çıkış yakalayacağını düşünüyorum.

Alkışlar yine Elmander'e. Son haftalardaki yükselen form grafiği Gaziantepspor maçında da sürdü. Takım defansına yaptığı katkı inanılmaz. Fizik gücü, sezgisi ve arkadaşlarına boş alanlar yaratması onu şu an için hücumda tek isim yapıyor. Baros ve Sercan'ın çok önünde.

Galatasaray, Pazar günü 16.00'da Gaziantepspor'dan daha iyi bir takımla oynayacak. Kayserispor, oynadığı hücum futbolu ile ters gelebilir. Böyle eksik bir kadroyla Kayseri'ye gitmek, dikkatli olmayı gerektirir. Yedeklerin bu fırsatı nasıl değerlendireceği merak konusu. Kazanan 11'i bozmayan Terim'in tercihleri de karşılaşmanın şeklini belirleyecek. Yeni bir Aydın Yılmaz faciası yaşanmasın...

Futbolda teknik direktörlerin karakterleri, takımlarına yansır. Galatasaray kaybetti ama savaşarak kaybetti. Galatasaray puan alamadı ama yüreğini ortaya koyup dövüştü, vurdu, kırdı, kabul etmedi; boyun eğmedi. Mağlubiyetin böylesi, gelecekteki bir çok galibiyetin habercisidir. Galatasaray bugün kaybetti ama Mayıs ayındaki kritik bir play-off maçını kazandı.

Abdullah Yılmaz kimdir? İşte Abdullah Yılmaz...

1978 Trabzon doğumlu. Babası Azmi Yılmaz da eski bir klasman hakemi. Onun maçlarını izleyerek büyümüş. 10 yıl amatör kümelerde futbol oynamış.  Futbol dışında yüzme, voleybol ve hentbol ile ilgilenmiş. Okul yıllarında atletizm yarışmalarında uzun mesafe koşularında başarıları var.

1997 yılında hakemliğe başladı. 14 yıldır hakemlik yapıyor. Bank Asya 1.Lig'de 3 yıl düdük çalıp, 26 maç sonra o dönemki adıyla Turkcell Süper Lig'e çıkmış. 4 yıldır Süper Lig hakemi...

Hakemlikte, daha önce futbol oynamış olmanın kesinlikle avantaj olduğunu düşünüyor. Oyunu yönetirken bazen futbolcu gibi davranmanın gerekliliğine ve sezgilerin gücüne inanıyor. Alt liglerde uzun yıllar düdük çaldığı için istenilen tecrübeye ulaştığını söylüyor bir röportajında.

Örnek aldığı hakem İtalyan Roberto Rosetti. Onda kendinden bir şeyler bulduğunu anlatıyor...

Maçlarda hata yaptıktan sonra psikolojik destek alıyor. MHK'nin danışmanları, hata yaptığı karşılaşmaların ardından 24 saat içinde gerekli desteği veriyormuş. Duygusal bir süreçten geçtiklerini ve her insanın hata yapabileceğini ifade ediyor genç hakem.

Yönettiği maçları mutlaka 90 dakika izliyor. Artısı, eksisi ile mücadeleyi analiz edip gelecek maç için dersler çıkarıyor.

Kararlı ve otoriter bir yapısı olduğunu anlatan Yılmaz, sahada lider bir yönetici olduğunu belirtiyor.

Asıl mesleği Öğretmenlik. Ancak son 1-2 yıldır küçük çapta ticaretle de uğraşıyor.

Yabancı dil konusunda zayıf. Bu eksiğini zamanla kapatmayı düşünüyor. Kurslara gidip yabancı dilini geliştirme amacında. Evli ve bir kız çocuğu var.

Spor programlarını sesini kısarak izlediğini anlatan Yılmaz, hakem yorumcularını ise dinlemediğini ifade ediyor.
Webaslan'a devam... Webaslan Mobil Uygulamaları