Genç, sarışın çocuk kendisine güvenenleri mahçup etmedi. Galatasaray'ın geleceği onun gözlerinde parlıyor.
EVREN GÖZ YAZIYOR www.twitter.com/evrngz
Galatasaray için sezonun ilk derbisi geride kaldı. Fi Yapı İnönü Stadı'nda belki Galatasaray taraftarı yoktu ama harika bir uğurlama töreni yapıldı Florya'da. TFF'nin, 4 büyük takıma topu atarak aldığı “derbilerde deplasman takımlarının seyircisinin alınmaması” kararı tam anlamıyla bir skandaldır. Bu bir yönetim aciziyetidir. Ki, bu karar Beşiktaş-Fenerbahçe derbisi öncesinde de alınmış, tepkilerden sonra geri adım atılmış; nihayetinde stadın kapılarına dayanan taraftarlara yol açmıştı.
Ülkemizde futbol adına görülmemiş olaylar yaşanıyor. Şike soruşturması, play-off sistemi ve TFF'nin akıl almaz bumerang sevdası...Hep bir yerlerden dönüyor kararlar, bir süre sonra geri geliyor. Örneğin ligi 1.bitirenin Şampiyonlar Ligi'ne direkt katılacağı kararı, UEFA'nın el koymasıyla anında değişip Play-Off'u 1.bitirenin gideceği şekle dönüşüyor. Şike soruşturmasında elinde delil olmadığı için liglerin zamanında başlanacağı söyleniyor, UEFA'nın araya girmesiyle ligler ertelenip savcılıktan deliller isteniyor. Hoş, o delillere bakıp yine ötelediler kararı ama ülkemizde futbol adına cidden endişe verici gelişmeler var. Sonu kötü yerlere gidecek. Futbolumuzun suni marka değeri de yerle bir oluyor...
Bu gelişmelerin arasında futbol oynamaya çalışan Galatasaray, yepyeni bir takımla çıktı derbiye. Yakın geçmişteki derbilerin aksine gayet karakterli, olgun ve ne istediğini bilen bir oyun ortaya koyarak başladılar mücadeleye. Sahada defalarca derbi oynamış olsalar da ilk kez bir Türk derbisine çıkan Muslera, Eboue, Ujfalusi, Melo, Riera ve Elmander gibi isimler vardı. Semih Kaya ise oldukça başarılı bir performans sergiledi. Maçı uzun bir süre sarı kartlı sürdürdü ki, kolay değil o yaşta öylesine etkili rakip forvetlere karşı cebinde kartla oynamak. Genç, sarışın çocuk kendisine güvenenleri mahçup etmedi. Galatasaray'ın geleceği onun gözlerinde parlıyor. Defansta Hakan Balta, Ujfalusi ve Eboue tecrübeleriyle bu tarz maçların adamı olduklarını gösterdiler.
Karşılaşmanın başında etkili görünen taraf Galatasaray oldu. Sahanın en kötüsü Kazım ile gole yaklaştı. Ancak daha sonra oyunun kontrolünü Beşiktaş'a verdiler. Ayhan ve Melo gününde değildi. Selçuk İnan ise istekli görüntüsüyle dikkat çekti. Skoru değiştirmeye de çok yaklaştı. Orta sahadaki hücum kısırlığı devam ediyor. Bir türlü o kaleye yakın üçlüyle uyum içinde olamıyorlar. Top takımın ayağında sahanın 20-60 metrelerinde gidip geliyor, ancak tehlikeli bölgeye yaklaştıkça eriyor sanki.
Topu ayağında tutup takımı hücuma çıkarak oyuncu eksikliği fazlasıyla dikkat çekiyor. Hele ki karşıda takım savunmasını iyi yapan bir takım varsa, sabahlara kadar oynansa gol çıkmayacak gibi bir resim veriyorlar size. Devre arasında yapılacak takviyelerle mutlaka bu takımı hücuma çıkarmak gerekir. Kİ, transfer için bugünlerde ciddi bir çalışma var. İngiltere'den ve Portekiz'den önemli isimler üzerinde duruluyor. Takımdaki hayal kırıklıkları; Riera ve Kazım. Top ayaklarına gelince varlar, onun dışında kaçak oynuyorlar. Çizgilere kaçıp saklanmak, takımın oyun karakterine zarar veriyor. Temposu yüksek Elmander, yine çok mücadele etti derbide. Savaştı, topla dikine gitti, arkadaşlarına pozisyon yaratmaya çalıştı ancak takım çoğalamadığı için etkinliği kısıtlanıyor İsveçli golcünün.
Fernando Muslera'yı ayrı bir yere koymak gerekiyor. Onu eleştirenler herhalde Beşiktaş maçından sonra biraz sakin olup, derin nefes alıp aynada kendilerini izleyecekler bir süre. Böylesine yetenekli bir kalecinin bu yaşta Türkiye'de ne işi var diyeceklerine, adamın ellerinin ölçüsüne kadar irdelediler. Oysa bu kaleci Galatasaray'a formunun zirvesinde geldi. Bu kaleci çok klas, kalesinde güven veriyor ve müthiş bir yetenek. İlerleyen günlerde Muslera daha çok puanlar kazandıracaktır takımına.
Galatasaray, Sabri'nin sakatlığı ve Melo'nun öfke nöbeti nedeniyle oyuncu değişikliklerini erken kullanmasına karşın Fi Yapı İnönü Stadı'ndan bir puan çıkararak iyi iş yapmıştır. Bazen, yenemiyorsan yenilmeyeceksin. Bu takıma şimdi yalnızca bir Fenerbahçe galibiyeti gerekiyor. Yalnızca bir Fenerbahçe galibiyeti...