Az gelişmiş Barça!

Osman Tanburacı, Abdullah Avcı yönetimindeki A Milli Takım'ın hazırlık maçlarında sergilediği performansı değerlendirdi.

Hani, sıcak günlerde dere kenarındaki salkım söğüt altında çimene sırt üstü yatar da göğe bakaraktan karnınızı kaşırsınız ya... İşte öyle bir zevk benim için Türk Milli Takımı'nı seyretmek...
Abdullah Avcı'nın takımı bana güven veriyor, yensem de yenilsem de bu gençlerin çağdaş futbolu yakalamak için koştuklarını biliyorum. Beceriyorlar da... Seyredene zevk de veriyorlar. Onca üzüntülü geçen yılların ardından biliyorum ki bu takım bana bu zevki en az on sene yaşatacak.  Hepsi gencecik çocuklar... Hepsi başarıya aç delikanlılar.

Bunları düşünürken maç 2-0 bitti.
Ukrayna maçı tam bir keyif maçı oldu.
Kenarda oturanların hepsi de oyuna girdi. Çok sayıda değişime karşıyım ya... Anlamadım bile kim girdi kim çıktı!... Takım takır takır top oynadı. Ritm hiç bozulmadı. Takım bütünlüğünü korudu.  90+4'de bile gençlerimiz 2-0 önde olmalarına rağmen rakibe hala basıyordu!... Ukrayna ki genç ve dinamik bir takım.

Abdullah Avcı'nın aday kadroya seçtiği isimler mükemmel.
Kimi kime tercih edeceksin ki.
İşin tuhafı kimi koysan oyunun hakkını veriyor.
Kenarda oturanlara da yazık oluyor.
Sanırsın bu kadroyu seçerken Avcı kendine tuzak kurmuş!
Hepsi birbirinden iyi çocuklar... Bu kadar da beceri bir arada olmaz ki...
Kadro kuramazsın vallahi!

Mert'le başlayan güzellik
Ukraynalı kafa vuruyor kaleci Mert havada lastik olup öyle bir uzuyor ki sanırsın uzay mekiği... Bir ara yerden geliyor top, yine Mert bir uzanış yine gole kırmızı ışık. Uzaktan vuruyorlar yine Mert! Penaltı olsa onu da kurtaracak Mert! Abisi gibi.

Mert; geri paslarda, topu oyuna sokuşta, yer tutuşta ve de oyunu takipte tam not.
Ne yazık ki böyle bir kaleci Volkan'ın arkasında yedek kalıyor Fenerbahçe'de. Millet birini ararken bu iki kaleci Fener'in millileri.
Trabzon için de aynı görüntü vizyonda...

Mert'ten başka beş kaleci daha var milli takımda; Volkan, Cenk, Sinan Bolat, Tolga ve Onur. Berekete bak...
Kale rakibe kapalı. Altı kalecimiz de birbirinden güzel. Milli Takım emin ellerde.
Bu büyük avantaj.
Ukrayna maçından gol yemeden çıktık. Ayıptır söylemesi yurt dışı murt dışı dinlemedik onlara da iki attık! İki de direkten döndük.
Ne keyif ama!...

Hasan Ali, Ömer Toprak, ikisi de altın varak!
Semih sakatlanıp çıktı. Ömer Toprak girdi, Egemen çıktı, Mehmet Topal onun yerini aldı. Shevchenko girdi hava!... Denge bozulmadı.
Hamit ve Hasan Ali savunmanın kanatlarında piston gibi çalıştı.
Hamit ve Hasan Ali,
Önlerinde Gökhan ve Sercan. Harika!...

Mehmet Topal orta sahada oynarken de savunmanın arasına girerek iyi not aldı. Topal, Avcı'nın sanki uzun namlusu, onsuz olmuyor.

Hasan Ali ve Ömer Toprak, gerçekten ikisi de altın varak.
Hasan Ali savunmada aksamadığı gibi her dakka  ileri çıkarak da  tam not aldı.
Ömer Toprak ise harika bir savunma oyuncusu. Çok dengeli ve akıllı. Ne yapacağını ne yapmayacağını biliyor. Çok genç yaşta kazanılmış özellikler bunlar.

Takım savunmasının iyi oluşu; sağda Gökhan Töre, solda Caner ya da Sercan'la başlıyor. İki kanat da rakibi kontrol ederek savunmalarına yardıma gelince takım rahatlıyor. İkisi de çok güçlü oyuncular. Futbol temel bilgileri de takıma katkı. Rakibi kendi on sekizimize kadar kovalıyorlar.

Gökhan
biraz fazla bireysel. Topla fazla oynuyor ama topa da hakim. Bastı mı çalımı rakip yamuluyor. Hem de bir kaçı birden.

Bir ara takım öyle güzel top gezdirdi ki Ukraynalılar seyretti. Bu biz miyiz diye gözlerime inanamadım. Çok hoşuma gitti. Bütün takımı kutluyorum. Oyun disiplininden de kopmadılar.

Goller tereyağından kıl çeker gibi...
Mehmet Topal, Nuri, Caner, Gökhan Töre, Mustafa Pektemek
ve onlara pozisyon hazırlayan serbest bölgedeki Arda maçın güzelliğine güzellik kattılar. Arda'nın pasları çok etkin ama Arda biraz daha gönüllenmeli. Hareketleri, kendini sıkmadan oynadığı görüntüsü veriyor. Takım arkadaşları yırtınırken Arda sanki gezintiye çıkmış gibi. Görevi arkadaşlarına pozisyon hazırlamak ama biraz daha çabuk olacak. Gevrek oyunu hoşuma gitmedi. Arda çok koşan ve rakiple didişen olsa randımanı bir o kadar daha artacak!
Arda ve Gökhan bazen kantarın topuzunu kaçırıyor. Oyun sıkışıyor.
Zamanında pas futbolun temeli.  

Goller tereyağından kıl çeker gibiydi;
Mustafa Pektemek topu kaç kişinin arasından öyle bir götürdü ki Caner'e verdiği pas 'al da at' gibilerdendi...
İkinci gol daha da güzel. Üçlü hamle ve gol!
Nuri, Tunay Torun ve gole hamle yapan yine Mustafa Pektemek.
Pektemek'in vuruşu derslik.

Bu takım banko alkış alır
Yenilse de alkışlanır. İçimden öyle geliyor. Bu çocuklar da bunu hak ediyor.
Beş maç sonunda Abdullah Avcı da belli bir görüşe sahip oldu.
Takım da sistemini buldu;
Az gelişmiş Barça!

Çok umutluyum. Bu takım zaman içinde arzulanan güçlü bir Milli Takım olur, çünkü günü kurtarmak için değil, hedefe varmak için oynuyorlar.
Beş maçlık ilk periyotta tek yenilgiyle -ki o da son dakikada- dört galibiyet mükemmel. Belki de tarihte yok.

Gürcistan, Bulgaristan, Finlandiya, Portekiz ve Ukrayna karşısındaki oyunlar; yeni bir hocayla ilk kez bir araya gelen gençlerden kurulu bir takım için beklenmedik başarıdır. Kimse rakipler şöyleydi böyleydi demesin, bizim takım harikaydı. Daha bu siftah!
Dile kolay tam 30 genç ve dört tatmin edici galibiyet. Tek yenilgi Finlandiya'dan o da son dakikada 2-3

Avrupa menşeli bu takım iyi futbola yelken açtı gidiyor.
Rota 2014'tür.
Webaslan'a devam... Webaslan Mobil Uygulamaları