Melo, Şota ve hakem

Golde çok kişinin payı var. Riera'nın ileri çıkışında Emre, Melo ve Ujfalusi'nin de payı var. En büyük pay ise Elmander'in. Elmander'i seyretmek bir zevk. Adam pres makinesi. Rakibi anında eziyor.

Galatasaray Kayserispor maçını tek golle kazandı.
Yenilebilirdi de…
Ortaya konan gerçek; akıldır.
Galatasaray aklı oyuna soktu kazandı.

Ama daha önce Galatasaray Basketbol takımını alkışlamak istiyorum. CSKA'yı mükemmel bir oyunla yendiler.
Basketboldaki CSKA Moskova takımı futboldaki Barcelona'dır. Onun için de bu galibiyet milletçe alkışlanmalıdır.
Neden?
Üsküplü Oktay Mahmudi mükemmel bir koch da ondan…
Galatasaray Basketbol takımının maliyeti ise 10 milyon dolar! Avrupa ligi için komik bir rakam. Kadroda star da yok. Kapasitesi de sınırlı.
CSKA'nın değeri 70 milyon dolar.

CSKA'nın 13 maç ötesi Avrupa'da yenilgisi yok.
Her maçta ortalama 87 sayı atıyor. Maçlarında rakibine ortalama 17 sayı da fark atıyor.
Galatasaray bu takımı 68-64 yendi. Moskova sayı yapamadı, fark da atamadı.

Oktay Mahmudi maçı savunmayla kazandı. CSKA'yı durdurdu, kendi oynadı. Basketbolde yürek işidir bu. Takım oyunudur bu. Takımda bir kişi aksasa CSKA 30 fark atardı.
Mahmudi bunu başardı. Galatasaray Basketbol takımı başındaki koch'la takım oldu.
Üsküplü Mahmudi sabırla, çalışmayla, efendilikle Avrupa devlerini yenen bir takım yarattı.
Başarının sırrı budur.

Futbolda 1-0'ın üstüne yatabilirsiniz ama basketbolde asla… Onda beraberlik de yok!
Galatasaray'da futbol takımı milyon dolarlar harcayarak kuruldu hala iyi futbol oynayamıyor.
Hala transfer bekleniyor. Üstelik bizim Süper Lig de Avrupa ayarı değil!
Acaba diyorum; Galatasaray futbol takımı bugün Barcelona'yla karşılaşsa ne olur?
Teşekkürler Oktay Mahmudi…
Özlemiştik bu fiyakayı.

Riera'dan sol bek golü de getirdi

Terim'in kararı bu kez maç kazandırdı. Riera'lı savunma belki zorlandı ama akıl işin içine girince plan tuttu.Riera ayağına hakim, topu iyi kullanan ama rakiple mücadelede zayıf bir bünye. Savunmada pozisyon alıp sadece rakibi bozmakla, forvette rakibi geçmek için efor sarf etmek bir değil. Riera boş alanda daha verimli oldu. Kayserispor karşısında sol koridoru Emre'nin de yardımıyla iyi kullandı çünkü ataklarda Kayserispor'un boş alanlarını kullanan Riera golü de attırdı.

Golde çok kişinin payı var. Riera'nın ileri çıkışında Emre, Melo ve Ujfalusi'nin de payı var.
En büyük pay ise Elmander'in. Elmander'i seyretmek bir zevk. Adam pres makinesi. Rakibi anında eziyor. Üstelik Elmander bu maçta yine en ileri uçtu, buna rağmen kaptırılan toplarda rakibe ilk basan ve yarı sahasına kadar gelerek top çıkaran isimdi.
Riera da ileri çıkınca gol geldi.

İşte 4-6-0'ın uygulaması böyle olur

Elmander sağ kanatta santraya yakın bir yerde topla buluştu ve iki rakibi feykle geçti, mükemmeldi. Topu Melo'ya aktardı. Melo önce dikine ve çabuk bir şekilde rakip 18'e süzüldü, önü kapanınca ileri atak yapan sol bek Riera'ya pasını verdi Tam o sırada atağın başlangıcındaki Elmander altı pasın ters köşesine hareketlendi. Melo da hemen onun önündeki boşluğa koştu… Riera'nın, bakarak, görerek ölçülü ortası Melo'nun kafasına konduğunda Elmander de hemen arkasındaydı…
Yani Amasya'nın bardağı…
Biri olmazsa öteki atacak golü!...

Melo'nun golü çok güzeldi. Uzun süre alkışladım.
Futbolun keyfine vardım.
Akıl dolu bir atak, çabuk oyun, zaman geçirmeden ileri doğru oyun ve doğru paslar, doğru yere hareketlenme golü getirmişti.
Golün hazırlayıcısı üç isim de futbolun ana kurallarını bilenlerdi.
Bu atakta Kayserispor savunması savruldu, rakibini gözden kaçırdı, açık verdi golü yedi.
İşte futbol bu.
İşte 4-6-0 bu!...
Sürpriz oyuncularla alan değiştirerek gole gidiş.

Şimdi gelelim sadede;
Riera ne? Sol bek.
Melo ne? Savunmanın sübabı.
Elmander ne? Gol için ileri uç.

Pozisyonu hatırlayın;
Riera sol açıkta,
Elmander orta sahada,
Melo golü atan
İşte size 4-6-0

Herkes her yerde ama herkesin görevi başka!
Mühim olan takım olabilmek. Birbirini anlayabilmek, arkadaşının boşalttığı yeri ötekinin doldurması.
Galatasaray'ın bu golü, oyun anlayışı, çok ve net pozisyona girememesine rağmen bu kez eleştirmekten çok beni keyfe ortak olmaya itti.
Takım yine kanatsızdı üstelik ama plan tutmuştu.
Selçuk, Engin, Emre ve Melo belki eksik yıldız aldılar ama oyunu tuttular. Takım hata yapmadı.

Terim yaptığı değişikliklere de doğru işler yaptı.
Necati sahada yoktu, takım on kişi oynuyordu, geç bile kaldı Sercan'ı Necati'nin yerine oyuna almakta.

Şota maç sonu çok espriliydi ama oyunda hata etti

Ancak Şota, Amrabat'ı sol kanatta oynatmakla hata etti.
Amrabat sağ kanatta oynamalı ve Reira'yı battal etmeliydi. Riera o zaman ileri de gidemezdi. Kayserispor da gole koşardı.
Bu Kayserispor adına ciddi bir stratejik hataydı.

Ayrıca; maçın başında Amrabat'ın kaçırdığı gol Galatasaray'ın şansıydı. Kayserispor belki Galatasaray'dan daha etkili pozisyonlar buldu ama değerlendiremedi. Muslera da bir golü çeldi.
Golü atan maçı kazandı!

Kayserispor forvetinde çoğalamadı. Abdullah, Furkan, Riveros orta sahada çabalarken, Troisi ve Kujkovic oyuna giremedi. Amrabat da topla nikahlanınca Galatasaray savunması durumu idare etti. Buna rağmen Kayseri'yi beğendim. İyi mücadele ettiler. Oyunun hakkını verdiler. Pısmadılar.

Hakem Yankaya çok hatalı kartlar kullandı-kullanmadı!

İlk yarı topu kaptıran faul yaptı. Hakem Özgür Yankaya'nın kartlarında yanılgılar vardı.
Riveros haksız sarı görürken, Yankaya'nın es geçtikleri bilek kırardı.
Riveros kollarına çarpan topta kasıtsızdı. Hentbole eyvallah ama sarı ağır karar.
Elmander'e yapılan taban-tekme mutlaka sarı olmalıydı. Vermedi.
Engin üç sarı kart görmeliydi. Yankaya ilkini verdi, ikisini es geçti Galatasaray on kişi kalmaktan kurtuldu.
Daha pek çok hatalı oynatım var.
Bunlara rağmen Hakem Özgür Yankaya çok da sarı gösterdi.

Riera ve Melo da kontrolsüz ve gereksiz hamlelerle sarıları görünce gelecek hafta Mersin deplasmanında yoklar.
Yazık ama.
Pitbull olmak, golü atmak güzel de sorumsuzluk affedilir gibi değil.

Galatasaray üç puanla bu hafta da liderlikte rahat oturdu.
Güzel bir maç seyrettik. Baroş'u aradık.
Webaslan'a devam... Webaslan Mobil Uygulamaları