Nazlı kanat Riera normal havada iş yapmıyor ki karlı havada nasıl yapacak?
Hava karlı ve soğuk… Kabul. Üç günde bir maç var… O da kabul. Eboue yok… O da kabul.
Ama bunlar deplasmanda oynayan Antalyaspor için de geçerli. Onlarda da Necati yok, Tita, Uğur İnceman kenarda… Bir de sakalı bitmermiş Emrah oynuyor forvetinde. Gökhan'ın yarısı kadar. Golünü de atıyor.
Antalya berabere kaldığına yanıyor. Galatasaray Baroş'un atıldığına…
Galatasaray'ın yediği gol dünya sonu… Galatasaray'ın attığı gol penaltıdan! Elmander'in iki hamlesi dışında başka doğru dürüst pozisyonu da yok…
Galatasaray'da işler iyi gitmiyor Takım çok gergin, Melo da atılabilir işler yapıyor. Transfer de yok. Bu takım son 10 haftayı zor çıkarır.
Maçın özeti; Yine ilk çıkacak kadro sonradan sahaya sürüldü. Nazlı kanat Riera normal havada iş yapmıyor ki karlı havada nasıl yapacak? Baroş sakatsa kulübeye bile almayacaksın. İyiyse kulübede oturtmayacaksın. Emre de şaşkına döndü; bir sağda bir solda. Zaten kanat adamı değil. Oyunun içinde daha başarılı, hiç olmazsa kaleye şut çekiyor. Kenara attın mı o ihtimal de ölüyor. Takım da… Görev dağılımı sakat! Sabri ve Sercan asla kurtarıcı değil.
Terim ne düşünüyor da böyle yapıyor anlamak da mümkün değil. Sonuç; Son üç maçta kazanılacak 9 puanın 7'si kayıp.
Hatalar zinciri Yenen golden başlayalım; 1-Galatasaray duran toplarda Semih'i ileri yolluyor. Onun yerine bu maç sağ bek oynayan Ujfalusi kayıyor. Hata!... İleri gidecek adam Gökhan Zan olmalı. Nitekim Galatasaray golü bu stratejik hatadan yedi. Gökhan ağır adam. Pozisyon hatası yapıyor. Kaçırdığı rakibini yakalayamıyor. Ofsayt diye durakladı sonra ufacık çocuk Emrah'a yetişemedi. Takım golü böyle yedi. Oysa Gökhan ileri gidip Semih savunmada kalsa çabukluğu ile yenen gole mani olabilirdi. Ayrıca Semih-Ujfalusi daha uyumlu. Hakan Balta'nın da golde kabahati var. Ama Gökhan'ın hatası bütün takımı Muslera dahil devre dışı bıraktı.
2-Sabri'nin oynatılmaması doğru. İkinci yarı oyuna sokulması hata!... Neden oynatılmadı, neden oynatıldı? Terim bu konuda bir karar vermeli. Hep aynı hataya düşüyor, takım puanlar kaybediyor.
3-Riera bu havada oynamaz!... Ona bir devre tahammül etmek takımı eksik oynatmak demektir. Ne diyor Antalyaspor'un hocası Mehmet Özdilek; Tita soğuğu sevmediği için onu tercih etmedim. Tita, Antalyaspor'un en büyük kozu. Üstelik Necati Ateş de yok. Mehmet Hoca doğruyu yapıyor randıman alamayacağı adamı oynatmıyor. Galatasaray eksik kalınca Mehmet Hoca kontra çekip son 15 dakika takıma Tita'yı alıyor, tehlikeler de yaratıyor.
4-Riera oynayınca Emre Çolak mecburen sağ kanada geçiyor verimi düşüyor. Takımın gol şansı da düşüyor. İkinci yarı Riera'yı oyundan alıp Emre'yi sol kanada koymak fikri ilk 11'i yazarken Terim'in aklına gelmiyor mu? Daha da komiği Yiğit Gökoğlan niye alındı? Neden bu yoklukta oynatılmıyor? Kazım da gitmişken? Neden forvet; Yiğit, Selçuk, Melo, Engin, Emre, Elmander olmuyor?
5-Elmander ileri uçta oy-na-maz!... Oynadığı maçlarda Galatasaray başarılı olmadı. Ne zaman ki Baroş'la oynadı takım goller attı. Pozisyonlar yakaladı, oyunu güzelleşti. Pas trafiği arttı. Elmander ileri uçta oldu mu takım iki defa daha kayba uğruyor, a)Pas trafiği azalıyor çünkü Elmander'i tamamlayan yok. (top yapabilen Emre ve Riera da kanatta) b)Elmander ileri uçta oldu mu rakibi orta sahada kovalayan da olmuyor. Rakibe anında pres yapan da… 6-Engin çok becerikli bir oyuncu ama kafası önde… Rakip kalabalığa girip topu kaybedene kadar bireysel oynuyor. Elmander, Riera, Emre de birbirlerinde uzakta olunca Engin'le pas trafiği de düşüyor. Galatasaray çabuk ve tek top oynadığında başarılı olan bir takım. Bu forvet bu işi beceremiyor. Terim görmüyor mu?
7-Hava şartları ağır. Kanatlardan top götüremedin mi oyun ortaya yığılıyor. Bu havada kapanan savunmayı geçmek de zor. Uzaktan da şut atan olmayınca Galatasaray'ın oyunu sadece mücadele sınırında kalıyor. Rakip de sert bir takım olan Antalyaspor ise bütün Galatasaray atakları tenis topu gibi Antalysaspor defansına çarpıp geri dönüyor. Deniz tek başına Galatasaray'a yetti. Antalyaspor savunması da açık vermedi.
8-Galatasaray'ın kazandığı penaltı tartışılır. Kol açıktı kapalıydı tartışılır. Nitekim orta hakem vermedi yardımcısı ısrarla on sekiz köşesine gelince İlker Meral düdüğü çaldı. İki hakem bile fikir ayrılığına düştü. Galatasaray golü de penaltıdan kazandı.
Penaltı'da bir ayıp da Elmander'den geldi. Melo atışı yaparken Elmander sinsi sinsi Deniz'in yanına yaklaştı ve arkadan ayağına bastı. Elmander'e yakışmadı. Top kaleciden dönse Deniz devre dışı. Yerde… Penaltıyı gören hakemler bunu görmedi. Selçuk'a da yapılan bir penaltı var gibi gözüküyor ama Selçuk'un sırtı kaleye dönük o topu kazanıp değerlendirmesi zor. Üstelik Selçuk geri yaslanarak rakibin zıplamasına mani olunca topa yükselen oyuncu Selçuk'un sırtında kalıp bindirme oluyor. Hakem devam dedi. Mazeret değil.
9-İkinci yarı değişiklikleri geç kalınmış bir hamle. Riera ve Gökhan çıkıyor. Sabri ve Baroş giriyor. Emre bu kez sol kanatta, Ujfalusi yerinde… Peki maça böyle başlamak çok mu akıldan uzaktı? Sonrasında 72'de Baroş atılıyor. Çünkü son haftalarda kaybedilen puanlarla takım gergin. İyi futbol oynamadıklarını oyuncular da biliyor ve geriliyorlar. Sercan da oyuna giriyor, Engin çıkıyor. Yerler yine karman çorman! Takımın tam ahenkli olup rakibi bastırması gereken anlarda takım hem on kişi hem görev karmaşası var. Top taşıyabilecek, kontrolü Sercan'dan daha fazla Yiğit Gökoğlan yine yok… Nasıl gol atar bu takım?
10-Antalyaspor çok akıllı oynadı. Önce orta sahada İbrahim, Musa, Kerem Şeras, Mehmet Eren ve Mehmet Yılmaz'la kapanıp devreyi bulmak istedi. Rakibin hatasından çabuk kontrayla bir de gol bulunca istediğini aldı devre berabere kapandı. Mehmet Özdilek Hoca, Terim'in adımlarına göre kontralarını çekince Tita'yı da oyuna aldı. On kişi kalmış Galatasaray karşısında galibiyeti kaçırdığına yandı. Galatasaray ise on kişiyle bir puan almanın başarı olduğunu saydı!
Dikkat! Bu gidiş iyi değil. Haftalardır, Galatasaray top oynamadan sadece mücadele ederek ve çaptan düşmüş ekipler karşısında bol gollü galibiyetler aldığında da aynı şeyleri yazıyordum. Sert takımlar, oyun disiplinine sadık kalan takımlar Galatasaray'dan çok rahat puanlar alıyor. Galatasaray takımı işlemiyor. Kimse kara kışı, sakatı yoku, sık maçı bahane etmesin. İmparator zorda… Yönetim zorda… Güven azalıyor.
Bu perişan ligde zor zahmet lider olmak başarı değildir.