"Galatasaray'da Servet'in atılışını kitap yazmaz! Faul var ama en çok da sarı kart olur. Kırmızı sadece hakem adına yüz kızartır"
Bir çelişkiden kurtulalım; 1-Hakem Abdullah Yılmaz ve yardımcısı Serdar Diyadin kötü bir maç yönetti. Galatasaray'da Servet'in atılışını kitap yazmaz! Faul var ama en çok da sarı kart olur. Kırmızı sadece hakem adına yüz kızartır. 2-Sabri'nin atılışı da iki sarıdan. İkincisi ağır bir karar. Kırmızı abesle iştigal! 3-Galatasaray'ın 45 dakika 10 kişi, son çeyrekte 9 kişi oynaması da ciddi bir handikap. Bunlar hakemin hatalı kararlarından kaynaklanan hak gaspı. Sonuç; Galatasaray 2 – Gaziantepspor 4 Galatasaray bu açıdan mağdur.
Madalyonun öteki yüzü silik! Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir. Galatasaray; Bursaspor maçında zor zahmet kazandı, kaybedebilirdi de… Antalya'da çok kötü oynadı. Dünkü maçta taraftarın muhteşem desteğine rağmen dağınıktı. Oynar gözüktü ertkisi yoktu. Hiç kimse gerçeklerden kaçmasın! Galatasaray hala futbol oynamıyor. Maç sonrası beyanatlara bakıyorum; laf-ı güzaf! Susmak çok şey ifade eder deniyor, Galatasaray'ın oynadığı futboldan hiç konuşulmuyor. Başkan'dan ve camiadan tavır bekleniyor. Başkan ve camia kime, neye, niçin tavır koymalı acaba?
Yenen 4 gol kimin eseri? Hakemin mi? Teknik heyetin mi? Futbolcunun mu? Yönetimin mi?
Öyle kuru kalabalık lafla Galatasaray'ın Arena'da dört yemesi geçiştirilemez! Madalyonun öteki yüzü silik! Flu… Paslı…
Takımda disiplin yok! Terim'in ve Ali Dürüst'ün maç sonrası söylemleri inandırıcı değil. Yenilgiyi geçiştirmek için dikkatleri başka tarafa çekerek konuşmak da marifet değil. Taraftarın sabrına ve efendiliğine teşekkür etmek onlara yenilgiyi unutturacak primler vermek güzel de taraftara güzel futbol da vermek gerek. Tamam hakem kötü de Galatasaray'ın futbolu da kötü. Kimse; Elmander, Melo biraz da (atılan) Sabri'nin çabalarını öne çıkarmasın. Takımın savunması elek, ritmi yok, temposu yok, bütünlüğü yok. Her şeyden önemlisi Galatasaray'da disiplin yok! Herkes kafasına göre takılıyor. Sorumluluk, itaat, formanın ağırlığını hissetmek yok. Takım oyunu yok. Bekle ki bireysel çabalarla maç kurtarılsın. Galatasaray işlemiyor. Bunun da altı çizilmeli. Galatasaray gibi bir takım bir iki oyuncunun gayretiyle ayakta durmamalı. Takım halinde işlemeli. Gol yollarında etkin olmalı, sut çekmeli. Bıdı bıdı rakip kaleye gitmemeli. Kendi sahasında 7'de gol bulan Galatasaray bu hallere düşmemeli. Demek psikolojik olarak hazır değil.
Maçın analizi doğru yapılsın Arena'da dört yiyorsan önce kendine bakacaksın; 1-Galatasaray maça golle başladı. 7'de Kazım'ın takipçiliği, Selçuk'un hamlesi golü getirdi. Ancak golde Gaziantepsporlu Dany'nin ciddi ikramı vardı.
2-Kazım 15'te sakatlandı çıktı. Talihsizlik ama Terim'in sakat Kazım'la başlaması da hata! Sakat adamı oynatmayacaksın! Oyuncu değişikliği seni bozar. Engin de sakatlıktan yeni çıktı onu da oynatmak büyük risk. Bunlar düşünce hataları.
3-Maça galip başlamışsın. 33'de Muhammet'ten, 37'de Popov'dan iki gol yiyorsun. Devreyi yenik kapatıyorsun. O zaman 11'e 11 oynuyorsun. Hakem daha haksızlık yapmamış, sen yeniksin!
4-Gökhan Zan 31'de sakatlanmış kenarda… Hala oyuna başka oyuncu sokmuyorsun. 33'de Muhammet golü atıyor. Bu eksikliği de mi hakem yarattı?
5-Servet golden sonra 34'te oyuna giriyor atılışı 45'te…
6-İkinci yarı Galatasaray pabuç pahalı deyip gayrete geliyor. Gayretin başı mükemmel oynayan Elmander. Galatasaray 10 kişi oynuyor ama golü 65'te Elmander'le buluyor. Durum 2-2
7-Üç dakika sonra 68'de savunmada ciddi bir hata yapılıyor. Atılan Servet'in yerinde bu kez Melo var. Muslera kalesini terk ediyor. Gaziantepspor 35 metreden boş kaleye gol atıp 3-2 öne geçiyor. Bunun eksik kalışla ilgisi yok! Galatasaray'ın eksik oluşu bile belli değil o sıralar. Bastırıyor. Savunma yelpaze gibi savulunca gol yiyor. Çünkü takımda disiplin yok. Eksik oluşun da bir oyun planı vardır. Takım ona uyar. İşin garibi Galatasaray 11 kişiyle oynadığında da zaten savunması hata yapıyor.
8-Eksiklik bahane edilmesin. Eksik durum üç değişiklik yapıldıktan sonra da bir sakatlık sonrası yaşanabilir ama oyun disiplini oyunu dengeler. Kimse hakeme bahane bulmasın. Galatasaray daha dikiş tutturamadı!
9-Sabri'nin atılışı 75'de. O anda zaten Galatasaray 3-2 yenik. Dördüncü gol 88'de.
10-Ligin ilk 7 maçında deplasmanda tek gol bile atamamış Gaziantepsor ile Arena'da kafa kafaya oynarken 2 gol toplamda da 4 gol yiyorsan bunun bütün sorumluluğu hakemeyüklenemez! Belli ki takım işlemiyor. Hem de mükemmel taraftara rağmen.
Bunlar maçın gerçekleri. Kabul etmeyen hata eder.
Elmander mükemmel işler yaptı, al ders olarak okut! Elmander hem gole koştu hem savunmaya. Rakibi kendi sahasında karşılayan tek isim Elmander'di. Adeta kendini yırttı golü de attı. Elmander de geçmiş yönetimin seçimi. Bir de Melo var. Nereye koysan oynuyor. Yürekli ve oyun disiplini olan bir futbolcu. Hakeme kabahat bulunuyor ama hakemin göstermediği kartlar da var. Melo'nun Olcan'a yaptığı doğrudan kırmızı. Abdullah Yılmaz görmedi, vermedi. Ya da gördü de vermedi! Engin'e de kart çıkmadı… Ujfalusi'nin itirazlarına da… Bunları da görmek gerek.
Takımın gücü bu kadar Riera tam bir figüran! Koşuyor ama katkısı hemen hiç yok. Bekle ki iki hareket çeksin. Engin bu maçta çok koştu, rakibe bastı, topu kazandı, kullandı, ama çok agresif tam bir saatli bomba. Kendi içinde disiplini yok. Her an kırmızı görebilir. Faydası kadar riski var. Ujfalusi tecrübeli ama yetmiyor. O da her pozisyona itirazda disiplin hatası işliyor. Galatasaray savunması dağınık. Servet sorumsuz. Bu kadar deneyimli bir oyuncu gereksiz bir faulle atılmamalı. Eboue hala sivrisinek saz!... Kalitesi kadar faydası yok. Muslera ilk golde çaresiz! İkinci golde top çok iyi yere gitti ama çıkarabilirdi de… Üçüncü ve dördüncü gollerde çok hatalı. Selçuk bu maçta biraz daha iyiydi. Hala ondan bekleneni verebilmiş değil.
Galatasaray yenildi. Hakem Servet'te hata yaptı ama Galatasaray'ın da gücü bu kadar. Gol atmakta zorlanıyor. Kolay gol yiyor. Haziran'dan beri de bir gelişme yok!
Gaziantepspor hak etti, Olcan ve Muhammet alkışı aldı Muhammet'in attığı gol çok güzel olmasına rağmen biraz şans, çoğunca savunma hatası. Popov'un ki şık vuruş. Olcan her maçın kahramanı… Dün de takımını sürükleyen oyuncuydu. Zevkle seyredildi. Gaziantepspor Abdullah Ercan'la puanları toplamaya başladı. Tolunay Kafkas geçen yıldan iyi bir kadro kurmuştu, hazır bir takıma Abdullah Hoca can verdi. Gaziantepspor sahayı daha iyi kullandı, çok koştu, net ataklar yaptı, oyunun hakimiyetini eline geçirdi. Olcan, Popov, Bekir Ozan, Wagner, İvan ve bilhassa Muhammet, Arena'da futbola daha yakın isimlerdi. Orta sahada Galatasaray'dan kat be kat üstünlerdi, hem de deplasmanda olmalarına rağmen... Galibiyeti hak ettiler.
Galatasaray taraftarı da bu sonucu hak etmedi ama centilmen oluşlarıyla onlar da kutlanmalı. Ayrıca; Gaziantepspor Arena'da Galatasaray'a dört gol birden atıyorsa bu durum da sorgulanmalı.