HABER: Sedat BALCI - Litvanya
Aslında bizim için final maçı Büyük Britanya - Polonya mücadelesiydi. O maçın sonucu, bu maçın önem derecesini belirleyecekti. Luol Deng ve arkadaşlarının aldığı galibiyet, bizi müthiş bir moralle İspanya karşısına çıkardı. Ne de olsa 2. tur biletini almıştık. Bu maçta alacağımız bir galibiyet, Sırbistan, Fransa ve Almanya'nın olacağı 2. tur grubumuzda bizi ekstra puanla rakiplerimizin karşısına çıkaracaktı. Yenilgide ise o ekstra puan olmayacaktı.
Sergio Scariolo'nun Pau Gasol'süz ilk beşi, savunmada iyi duruyordu. Özellikle Serge Ibaka'nın pota altında Marc Gasol ile öreceği duvarı tahmin edebiliyorduk. Biz ise klasik ilk beşimiz ile maça başladık.
DUVARA ÇARPIYORUZ
Savunmaların ön planda olduğu ilk dakikalarda gerek içeriden gerekse dışarıdan sayı bulmakta zorlanırken Marc Gasol 4/6 ile boyalı alanımızda görevini yaptı.
Takım olarak 9/13 gibi oldukça iyi bir iki sayı yüzdesi tutturan İspanyai, savunmayı da oturtunca ilk çeyreği 19-10 önde tamamladı.
EMİR HAYAT VERİYOR
İkinci çeyreğe başlarken Emir ve Sinan ile pota altında Enes ile Ömer'in varlığı dikkat çekti. Hem savunmayı hem de fiziğimizi arttıran bu beş içinden sivrilen isim Emir Preldiz oldu. Arka arkaya 11 sayı atarak Türkiye'yi maça ortak eden genç yetenek, daha sonra Hidayet'in de yüzdeli oyunuyla farkı eritip mücadeleyi dengeledi.
Bu çeyrekte İspanya potasına 25 sayı gönderirken soyunma odasına 38-35 geride gittik.
İkinci yarıya iyi başlayan İspanya, 25. dakikayı 48-40 önde geçti. Bu dakikalarda bizi hücumd ayakta tutan isim yine Emir Preldzic oldu. 3. çeyrekte 7 sayı atan Emir bizi hücumda ayakta tutarken son çeyrek öncesi tabelada 55-49'luk İspanya üstünlüğü, basketbolda kapanmayacak bir fark olarak umutlarımızı korumamızı sağlıyordu.
BAMBAŞKA BİR MAÇ
Son çeyrek ise adeta bambaşka bir karşılaşma idi. Bir gece önce Litvanya'ya bir devrede 62 sayı atan İspanya'ya potayı göstermezken pota altında Ömer Aşık'ın agresifliği hem sayılar bulmamızı sağlıyor hem de Marc Gasol, Serge Ibaka ve Felipe Reyes'i faul problemlerine sokmamıza neden oluyordu.
Litvanyalı taraftarların desteğini de arkasına alan 12 Dev Adam, o özlediğimiz savunmasını sahaya yansıtırken Ömer Aşık, Ender ve Hidayet'in sayılarıyla üstünlüğü eline geçirdi.
Hücumda krizden çıkamayan İspanyollar çemberi döverken ribauntları toplayıp onlara ikinci bir şans da vermiyorduk. Son anları harika oynayan takımımız maçı 65-57 kazandı.
Büyük Britanya galibiyetinin verdiği moral belli ki 12 Dev Adam'a fazlasıyla yansımıştı. Bir de bu galibiyet, kara bulutların dağılması, moral motivasyon ve ritmimizi bulmak anlamında bize çok ama çok yaradı.
Maçla ilgili iki önemli husus da, Orhun Ene'nin Oğuz Savaş'ı kullanmaması ve turnuva boyunca ortalarda gözükmeyen oyun kurucularımızın, Ender Arslan ile sahne almasıydı.
Geçen yaz takım halinde dünya 2.si olurken kimse bir oyuncuyu ön plana çıkartamıyordu. Burada da Olimpiyat vizesi almak istiyorsak bu takım performansını yeniden elde etmeliyiz.
A Milli Takımımız ikinci turda Sırbistan, Fransa ve Almanya ile karşılaşacak.
İSPANYA (57): Rudy Fernandez 11 (4 ribaund- 2 asist), Ricky Rubio (4 ribaund- 1 asist), Juan Carlos Navarro 9 (3 asist), Jose Calderon 5 (3 ribaund- 1 asist), Felipe Reyes 11 (6 ribaund), Fernando San Emeterio (1 ribaund), Sergio Llull (1 asist), Marc Gasol 12 (5 ribaund), Serge Ibaka 9 (8 ribaund- 3 asist), Victor Sada (1 ribaund- 1 asist)
TÜRKİYE (65): Emir Preldzic 18 (5 ribaund), Ömer Onan 5 (5 ribaund- 1 asist), Ersan İlyasova 6 (11 ribaund), Kerem Tunçeri (1 ribaund- 1 asist), Ömer Aşık 12 (8 ribaund), Ender Arslan 10 (6 asist), Enes Kanter 2 (1 ribaund), Hidayet Türkoğlu 12 (3 ribaund- 3 asist)
1.PERİYOT: 19-10
2.PERİYOT: 19-25
3.PERİYOT: 17-14
4.PERİYOT: 2 -16
Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın