A Milli Takım'da Montella'nın zafer formülü!

Maçların özellikle ilk yarım saatlik bölümlerinde şiddetli pres yaparak rakibi yıldırmaya çalışıyorlar. Bu yüzden ilk 25-30 dakikalık bölümde onların baskısına karşı olabildiğince dirençli olmamız gerekiyor.

Avusturya’nın en güçlü mevkisi orta saha. Merkezi çok iyi kapatıyorlar. Bu maçın anahtar unsuru ikili mücadeleler olacak. İkili mücadelelerde ne kadar başarılı olursak kazanma şansımız o denli artar.

Karşı presi ikinci ve üçüncü bölgelerde çok fazla yapıyorlar. Bu bölgelerde rakipten top kaptıktan sonra çok çabuk biçimde gole gitmeye çalışıyorlar. Paslaşırken riske girmemeli ve basit oynamalıyız.

Oyuncu bazında Avusturya’dan daha kaliteli bir takımız. Bu farkımızı gösterebilmemiz için konsantrasyonumuzun yüksek olması gerekiyor. Şartlar ne olursa olsun maç boyunca motivasyonumuzu bozmamalıyız.

Çoğu kişi bu maçı 6-1 yenildiğimiz karşılaşmanın rövanşı olarak görüyor ama her maçın farklı bir hikayesi vardır. Biz yarın 6-1’i unutup, Avusturya’yı nasıl yenebiliriz ve zaaflarını nasıl değerlendirebiliriz, onu düşünmeliyiz.

Avusturya, sert oynayan, faul yapmaktan çekinmeyen bir takım. Turnuvanın en çok faul yapan takımı. Onların sert oyununa karşı sabırlı ve sakin olmalıyız. Sinirlerimize hakim olmalı ve kart görmemeye çalışmalıyız.

Rakibin defans oyuncuları çok açık veriyor, arkaya adam kaçırıyor. Hollanda maçında 25. dakikadan sonra rakibe defalarca boş alanlar bıraktılar. Bu zaaflarını değerlendirmek için defans arkasına top atmalı ve çabuk hareket etmeliyiz.

Acele etmemeli ve hiçbir zaman telaşa kapılmamalıyız. Avusturya karşısında önceliğimiz savunma olmalı. Rakibin hücum silahlarını durdurmalıyız. Yardımlaşmalı oynayıp, boş alan bırakmayalım ve koşu yollarını kapatalım. (Hürriyet)