Arda Turan, Hırvatistan maçını anlattı

Futbolu bırakma kararı alan Arda Turan, A Milli Takım'ın 2008 Avrupa Şampiyonası'nda Hırvastistan'ı penaltılarda eleyerek yarı finale kaldığı maçla ilgili anılarını anlattı.

Hırvatistan maçında penaltıyı gole çeviren Arda Turan, Kafa TV'ye yaptığı açıklamada bu kararı alırken yaşadıklarını ve penaltıya giderken hissettiklerini ve sonrasını aktardı.

İŞTE ARDA TURAN'IN AÇIKLAMALARI...

Hırvatistan maçının Türk futbolunda önemli bir yeri var. Tarihin önemli başarılarından biridir. Ben de topa çok kötü vuran bir adamımdır. A Milli Takım'da kaleciler dahil topa en kötü kim vuruyor deseniz, ilk üçe girerim. 1-0'dan 1-1'i yakaladık, penaltılar oldu. Enerjiyi yakaladık ve çok heyecanlıydık. Tuncay Şanlı falan takımı motive ederken, penaltıları kim atacak diye soruyoruz. Duran top konusunda kötüyümdür. Kornerde iyiyimdir ama penaltı ve frikik konusunda kendimi iyi bulmam. Yeteneklere hitap ettiğini düşünürüm. Sahanın ortasında toplandık, Fatih Hoca da 'Kimler penaltı atabilir?' diye sordu. Sabri Sarıoğlu'na sordu, 'Kasım ağrıyor' gibi bir şey dedi sanırım, tam hatırlamıyorum. Zor durum, ağrısı olan var. Tuncay ağabey 'Kim atar?' dedi. Ben de oyunculara döndüm, ben de 'Kim atar?' diyorum. Sessizlik oldu, sonra bir daha yine 'Kim atar?' diye sordum. Ses çıkmayınca, içimden bir şey geldi ve 'Ben atarım' dedim. Pişmanlık yaşadım, 'Ardacım sana ne! Zaten sen İsviçre'ye son dakika golünü atmışsın. Çek Cumhuriyeti maçında çok iyi oynayıp maçı çevirenlerden olmuşsun. Zaten turnuvanın kahramanı olmuşsun... Sana ne kardeşim! Sen neden rahat duramıyorsun!' Fatih Hoca da beni çok iyi bildiği için bana öyle bir bakış attı ki, 'Sen mi?' der gibi. Hoca da 'Tamam' dedi. Öteki, penaltıcı Semih ağabey, o ana hiç penaltı atmamış. Öteki de Hamit ağabey, tamamen duygusal yaşıyor.

Luka Modric, benim gibi turnuvada 14 numara giyiyor ve kıyaslanma durumumuz var. Ben de içten içe 'Allahım atamasın' diyorum. Modric dışarı attı, sıra bana geldi. Benim gözüm bozuk, 2,5 numara ve göremiyorum. Flaşlar patlıyor, ben panenka atmayı düşünüyorum. Kaleye doğru gittikçe kale küçülüyor. Eyvallah, tamam. Duaları karıştıyorum. Panenka atacağım ama krampon vidalı. Giderken ayağım takıldı, 'Eyvah dedim, rezil oluruz.' Sonra mahalle işi penaltıyı atmaya karar verdim. İnanılmaz kötü bir penaltı attım, rezil. İki adımda penaltı attım, hiçbir stratejisi olmadan. Ortaya vurdum, kalecinin koltuk altından gol oldu. Geriye döndüm ve 'Sakin olun, bizde bu iş' diyorum. Semih Şentürk, Hamit Altıntop attı ve dördüncü penaltıya gerek kalmadı. Rüştü ağabey penaltı kurtardı. Sevinç sırasında Rüştü ağabeyin kulağına çarptım ve orta kulaktan sıkıntı yaşadı. Almanya maçına öyle çıktı. 

Hayatımızdaki en güzel anlardan biriydi. Almanya maçında ben, Tuncay abi ve birkaç oyuncumuz daha cezalıydı. Yerimize oynayanlar, bizden daha önemli büyük, performans gösterdiler. Herkes 'O gün olsaydınız, başka olabilirdi' der. O gün olsak belki başka bir şey olurdu ama asla daha iyi oynayamazdık. Avrupa Şampiyonası'nı üçüncülükle tamamladık. Benim için o penaltı çok güzel anıdır. Bir daha penaltıya yaklaşmak istediğim söylenemez açıkçası."