CANLI| Erden Timur konuşuyor
Galatasaray'ın eski sportif AŞ Başkan Vekili Erden Timur, TV 100'de canlı yayında konuşuyor.
Galatasaray'ın eski sportif AŞ Başkan Vekili Erden Timur, TV 100'de canlı yayında açıklamalarda bulunuyor.
CANLI OLARAK AKTARIYORUZ;
SAYFAYI YENİLEMEK İÇİN TIKLAYIN!
"Ali Koç, basın toplantısında sizin, Dursun Özbek'in ve Mehmet Büyükekşi arasında Şanlıurfa'daki kundura fabrikasındaki toplantıdan bahsetti. Bu toplantı oldu mu?"
- Erden Timur: "Böyle bir görüşme oldu. Kundura fabrikasında, Büyükekşi'nin yerinde olmadı. Gizli görüşme değildi. O gün biz Urfa'dayken, ondan önceki akşam, Kulüpler Birliği whatsapp grubunda ben de vardım. Hatta, Fenerbahçe'den de Ahmet Ketenci vardı. O zaman imza toplama konuları vardı. Dursun Başkan bir gün önce, gitmeyle ilgili kısmı adabımuaşerete uygun, doğru bir şekilde olsun. O yüzden imzayla değil söyleyelim, kendileri seçim tarihi belirlesinler dedi. Yazılanları hatırlamıyorum tam ama özetle, imzayla gönderilmiş gibi olmasın. Amacımız yeni yönetim seçmekse, ki Galatasaray o şekilde yeni yönetim için irade kullanıldı."
TOPLANTIDA NE KONUŞULDU?
"Toplantıda Dursun Başkanımız, ben, Mehmet Büyükekşi ve Yusuf Günay vardı. Bizden İbrahim Hatipoğlu da vardı. Sadece imzayla değil, TFF seçim tarihi belirlenmesi yönündeydi. Dursun Başkan, Büyükekşi ile görüştük dedi. Haziranda Avrupa kupası var, seçime gideceğim ama kupadan sonra oldu dedi. Kulüpler Birliği'nde görüştüğünü söyledi zaten. Kulüpler Birliği'nde konuşuldu bu. Dursun Başkan, resmi temsilcisi olarak Kulüpler Birliği tarafından seçildi. Seçimi o tarihte değil bu tarihte yap gibi bir karar alındı. Bu maalesef birçok konuda olduğu gibi yapılıyor, sanki gizemli bir şey var. Kulüpler Birliği whatsapp grubunda bu yazışmalar duruyordur. Orada her şey yazıyor zaten, Kulüpler Birliği'nde de anlatıldı."
"SANKİ BİR CİSİM YAKLAŞIYOR"
"Neden bugün konuşuyor Erden Timur? Neden şimdi?"
- Erden Timur: "Zaten geçenlerde baktım, 2 senede toplam 13-14 defa konuşmuşum televizyona, maç sonunda, ekranda görünmüşüm. Benim görmediğim varsa da 15'tir. Her zaman görev süresince kimseyle görüşmemeye dikkat ettim. Benden hoşlanmayanlar, bu sebeple hoşlanmıyor. Prensip olarak böyle davranmak gerektiğini anlatıyordum. Şampiyonluktan sonra git 5-6 yere katıl, başka dinamikler oluyor, insanın anlatmak istediği oluyor. Bazen zarar veriyor ediyor, yönetim var. O yüzden katılamıyordum. İnsanlar samimiyete inanır inanmaz, yapabileceğim bir şey yok. Hayatımda bu kadar sübjektif bir ortam yok. Yanlış yapsam Galatasaraylılar'a göre doğru, ne kadar doğru yaparsam yapayım Fenerbahçe'ye göre yanlış. Buraya çıkma nedenlerimden biri Fenerbahçe'nin de konuşulacak olması. Türk futbolunun içine girdiği girdap var, iki sorumlusu var bence ana olarak, o girdaptan çıkılması için geleceği, neler yapılması gerektiği, dünyada ne olup bittiği... Biz sadece hakem tartışıyoruz. İnsanların ana konusu 40 sene önce hakemmiş. En az futbolun geleceği kadar önemli. Galatasaraylılık'tan ötürü de konuşmak istedim. Biz objektif olduğumuzu söylemiyoruz, verilerle objektif olmaya çalışıyoruz. Muhakkak hata, eksik vardır ama net bir şekilde söyleyebilirim, bu oluşturulan kamuoyu, hakemle yapıyor, karaborsa vs. Önce kamuoyuyla yapılır bu zaten, sonra baskı. Bu kadar her şeyin üst üste gelmesinin ya istisnai bir istatistik, kısmet ya da bir plan. Sanki bir cisim yaklaşıyor."
"Bu tarafgirlik, bir takım bir tarafa diğerleri bir tarafa... O kamuoyu gücü, işi bambaşka noktaya götürür. Ben buraya bir taraftar olarak geldim."
"SADECE GALATASARAYLILAR DEĞİL, HERKES BENİ ANLASIN..."
"Hatalarımız hep oldu. Beni sadece Galatasaraylılar değil, herkes anlasın niyetindeyim. Anlaşılmak için konuşmaya çabalıyorum. Bir TFF başkanının, herhangi bir kurum başkanının, hiçbir kulüp başkanına tehdit etmeyi bırakın en ufak söz söylemeye hakkı olamaz. Orası adalet mekanizmasıdır çünkü. Kulüple ilgili konuşmaların da yapılmaması lazım. İhsası rey derler hukukta, oyunu önden belli etmektir, algı birçok şeyi değiştirir. En son bu değişiklikler, MHK konuları, oralarda farklı konular var. Galatasaray'a yakın olduğu düşünüldüğü için bir değişiklik yapılıyor."
"Şampiyonlar Ligi yarı finali, finali yönetmiş hakemler seçelim. Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş 3'er tane seçsin. Biz pozisyonları vermeyelim, 10-20 yıl geriye dönük her şeyi çıkarsınlar. Kimin lehine kimin aleyhine çıksın."
"KARABORSA HER MAÇTA OLUYOR"
"Karaborsa, her maçta oluyor. Bu iş, Galatasaray'ın kendi içinde oldu. Fatih Altaylı söyledi, Divan Kurulu'nda Hayri Ağabey söyledi. Galatasaray'ın çekineceği bir şey olsa gündeme getirmez. Olmamıştır demiyorum, muhakkak olmuştur, her takımda oluyor. Ben tesadüfen bu konu konuşulduğunda, 3-5 gün sonra kulüpteydim. 'Biz çağrı yapalım, gelin tüm kulüpler bunla mücadele edelim, bu iş soruşturulsun' dedim kulüpte. Soruşturuldu, kovuşturmaya yer yoktur kararı verildi. Hukuku tartışamam, belgeyi bulamıyorsa... İftira da şöyledir, aksini ispat edemezsin, ya tutarsa..."
"Dursun Başkan, 'her şey araştırılsın, iddia eden arkadaşlar da belgeleri ortaya koysun' diye Savcılığa başvuru yaptı. Haksız yere bir itibarsızlaştırılma varsa soruşturulsun, konu gerçekse o da soruşturulsun demek kadar medeni bir davranış olamaz. Soruşturuldu, üstü kapatıldı deniyor. Öyle bir şey olsa bunu yapmazsınız. Gidip başvurabilir misiniz!"
"STADYUMUN GELİRİ 13 KAT ARTTI"
"Stadyum gelirini 13 kat artırdık. Bizim ilk senemizde kombine fiyatları çok düşüktü. 13 kat artırıldı. Sponsorluk geliri artırıldı. Bir stadyum isim sponsorundan 8-9 milyon euro alınıyor, bu sene daha da artacak. TÜİK ile ENAG enflasyonun ortalamasını koydurdum ben sponsorluk sözleşmesinde, artırmak için."
"Stadyum hasılatı, 25.9 milyon euro'dan 52.7 milyon euro'ya çıktı. 13. sene olduğumuz sene 13.7 milyon euro. Ondan önce 5.6 milyon euro. Yayın geliri aynı kaldı. UEFA geliri bizim ilk senemizde 1.5 milyon euro, şimdi 35 oldu. Ürün satışı 24.7'den 70.5 oldu. Enflasyon muhasebesi olmadan euro'ya euro. Ürün satışında 2020/21'de 3.2 milyon adet ürün satıldı, 2023/24'te 5 milyon adet satıldı."
"TAM OLARAK 'BU LİGİ BİTİRTMEYİZ' DEMEDİM"
"Ligi bitirtmeyiz lafı hakemleri etkiledi mi?"
- Erden Timur: "Ben de Fenerbahçe tarafında olsam böyle değerlendiririm, etki olduğunu falan. Ben 'Bu ligi bitirtmeyiz' diye bir cümle kurmadım. Soru şöyleydi 'Bu hakem hatalarıyla bu lig biter mi?' diye sordular, ben de 'Bitmez, biz bitirtmeyiz' dedim."
- Erden Timur: "Bir raconu kesersin, arkanı döner gidersin. Göz ucuyla geri bakarsan racon bozulur."
"Sayın İbrahim Hatipoğlu, metodunu daha konuşmadık bile dedi. Acun Bey bir mesaj atmış evet. Acun Bey 'Pozisyonları gönderdik' dedi. Benim dediğim metot o değil. Hem herkesin telefonu incelesin hem o incelesin. Bizim kamuoyundaki, futbol bloklaşmasını aşmamız lazım."
"Telefonlar, hesaplar araştırılsın dedik. Biz yazılı olarak TFF'ye başvurduk. Başsavcıya gittik. 'Bir şey olması lazım ki devreye girelim' dedi bize, Başsavcı Yardımcısıydı galiba. Bu disipline edilsin diye yapılması lazım. Suç duyurusu tekildir. Herkesin araştırılması lazım."
"MANİPÜLASYON BİTMEZSE KAMUOYU BUNU KONUŞUR"
"Hiçbir devrim, yüzde yüzü düşünerek planlayarak olmaz. Alnı açacaksın, yakayı bağrı açacaksın. Mevlana'nın sözü vardır, yola çıkınca yol kaybolur der. Yeter ki herkes ortaya koysun, çağrı yapar herkes 'incelenelim' diye. Ondan sonra herkes başvurur. Ben başvurdum, o başvurdu, bu başvurdu. Başvurmayan 'yapmış' kabul edilecek zaten. Kamuoyunun manipüle edilmesini bitirmezsek futbol kamuoyu bunu konuşur hep zaten."
"Benim söylediğim yapı ile Fenerbahçe'nin dediği aynı yapı değil. Ben Fenerbahçe'nin nasıl bir yapı dediğini anlayamıyorum. Ben dediğim yapıyı açık açık anlatıyorum."
"YUSUF GÜNAY İLE ÇOK TARTIŞTIM AMA ÇOK DÜZGÜN BİR İNSAN"
"Yusuf Günay bizimle ilgili konularda tepki gösteriyor TFF'de demişsiniz."
-Erden Timur: "Çok açık. Bu doğru mu? Değil. Fenerbahçe'nin, Galatasaray'ın, Beşiktaş'ın TFF'de temsilcisinin olması doğru değil. Ancak böyle bir şey var. O temsilciler, kendi kulüpleriyle ilgili olanlara 10 kat daha duyarlı. Büyük kulüplerin temsilcilerini başkanvekili yapıyorlar herhalde. Ben samimi söyledim bu şekilde. Bunu 'aaaaaa' diye... 5'le 5'i topladık 10 eder dedim, 'nasıl 10 eder' diyorlar, 10 etmez mi! Biz mert şekilde söylemişiz, onlar da söylesin. Öyle bir lanse ediliyor ki... Bu doğru değil diyorum, TFF'de temsilci olmasını. Yusuf Bey'e gelecek olursak, çok tartışım, son derece düzgün bir insan. Gerçekleri açık açık konuşmak lazım, bu 20 yıldır böyle. 20 yıldır beş artı beş on ediyor, ben deyince... Her şeyin arkasında bir şey arayınca bir yere varamıyoruz."
ALİ KOÇ İLE OLAN İLİŞKİSİ
"Ali Koç ile ilişkinizi nasıl tarif edersiniz?"
-Erden Timur: "İlk baştaki 'Ne para harcadın be' kısmında, insanlar şey yapmak için söyledi dedi, ben de 'art niyetli söylem değil' dedim. Ben hep insanlara güvenerek başlıyorum. İyi insan dediklerimi insanlar hep sorgular. Tutturma yüzdem düşüktür. Ben hep çok iyi insan derim, yüzde 90 yanılırım. Şundan dolayı oldu aslında, maalesef bizim Galatasaray siyaseti de harıl harıl çalışır. Bizde yüzde 1 milyonu iftira olan dedikodular, bu sefer o taraftan... Erden'e vurmak çok kolay değildi, taraftar tepkisi falan. Buradan siyaset falan. Onların gerçek olduğunu düşündüğünü düşünüyorum. Kişisel olarak çok çaba gösterdim, futbol ortamının yumuşaması için. Bize öğretilen ne olursa olsun, kötülük de yapılsa doğru davran diye öğretildi. Ben tasavvufla ilgileniyorum, beceremediğim bir sürü tarafı oluyor ama beni en çok motive eden şey, biz de daha fazla gerersek millet birbirini öldürecek. Toplam 14 defa konuştum, 5-6'sı hakemle ilgili, geri kalan transfer, şu bu falan. Kendi pozisyonumda bulunan Galatasaray'da, 20-30 senedir en az konuşan kişiyim. 6-7'de 1 konuşmuşum."
"Geceleri yatarken Ali Koç'u düşünüyor musunuz? 'Gece yatarken beni düşün' demişti Ali Koç."
- Erden Timur: "Hayır. Icardi'yi düşünüyorum. Bazen Torreira. Düşünmüyorum tabii ki..."
"HAYALİM GALATASARAY BAŞKANLIĞI"
"Galatasaray ile ilgili bundan sonraki planınız nedir gelecekle ilgili?"
Erden Timur: "En büyük strateji, strateji yapmamaktır. Özüyle her şeye odaklanmaktır. Kim istemez. Oyuncularla birlikte olmayı, Okan hocayla birlikte olmayı çok özlüyorum."
"Galatasaray'da başkanlık hayaliniz var mı?"
Erden Timur: "Herkes ister. Kim istemez?"
"ZAHA'YI ALMAZDIM"
"Zaha transferinde 'Keşke çalım yeseydik' diyor musunuz?"
Erden Timur: "Futbolcuyken de çalım atamazdım. Bugün değerlendirirsek tabii ki öyle bir şey yapmazdık. Transfer belirleme ve oyuncu belirleme sistemi Galatasaray'ın son derece iyi olduğunu düşünüyorum. Galatasaray'ın uluslararası seviyesi iki departmanı var; scout ve sağlık ekibi. Nasıl oluyor transfer? Scout ekibi değerlendirmesi, hocalar izliyor, tekrar tekrar izleniyor, ondan sonra tercih şeyi oluşturuluyor."
"Basın toplantısında 'Tutunacak dalım yok' dediniz. Dursun Özbek de 'Galatasaray 500 yıllık bir çınardır, ararsa herkese tutunacak bir dal vardır.' dedi."
-Erden Timur: "Bazen değer, fikir ayrılıkları oluyor. Bazen devam etmek zarar verir. Değer bütünü herkese göre farklıdır. Bana göre o değerler içinde tutunacak dal kalmamıştı."
"F.BAHÇE, KONFERANS LİGİ'Nİ KAZANABİLİRDİ"
-Erden Timur: "Fenerbahçe, Konferans Ligi'ni kazanabilirdi. Olympiakos maçında Fred'in çıkması... Bir sonraki maçı, sonra düşünürsün. Belli şeyler uzak değil, onu anlatmaya çalışıyorum. Bu sene Galatasaray, Avrupa Ligi'nde neden olmasın! Şu anki performansla bakınca, oralara gidebilir mi, gider. Gitmezse başarısız değil tabii ki, çeyrek final yarı final başarıdır. Bizim oraların hayalini kurmamız lazım. Onun için yapısal dönüşüm, yapısal dönüşüm için süre, süre için şampiyonluk lazım."
"OLUR MU! BUNUN ADI NAMUSSUZLUK DEMEK!"
"Dernekle başka, AŞ ile başka sözleşme oldu mu? AŞ ile, UEFA'nın FFP limitinden kaçınmak için sözleşme yapıldı mı? Icardi, Zaniolo, Tete, Zaha ile çifte sözleşme oldu mu?"
- Erden Timur: "İmaj hakkı sözleşmesi yaptık, bunu da açık açık söyledik. İmaj hakkı sözleşmeleri dernekten değil Sportif AŞ'den yapıldı. Dernekle böyle bir şey yaparsanız, sizi sabaha bile bırakmazlar, Divan'da asarlar. İbreti alem için de 20-25 gün sallandırırlar. En kritik konudur bu. Fenerbahçeli bir gazeteci de bunu söyledi, hiç üstüne gidilmedi. Galatasaray'da üstüne gidilir. Kelime yanlış veri söylemem. Rakam olarak yarım lira fazla eksik söylerim, aklımda kalmaz ama hepsi Sportif AŞ üzerinden yapıldı. Kimse kimsenin namusuna laf edemez. Yampirik yampirik iş, namussuzluk demek. Olur mu lan, namussuzluk demek. İspat etmeyip sürekli sürekli konuşursan, her insan insani olmayan tavra tepki göstermelidir. Benim herkesten beklediğim tavır. Kimse boşa konuşmasın. Söyleyen ispat edecek. Tüm imaj hakları sözleşmesi Sportif AŞ'den yapılmıştır, FFP ile ilgili değildir. Daha geçen seçimde Fenerbahçe'nin Habertürk yayınında, Ali Koç ve Aziz Başkan yayına çıkınca, Aziz Başkan 'Mourinho ile ilgili şöyle şöyle' dedi, Ali Koç 'Bu gayet yasal, legal, bunda bir şey yok' dedi. Bu 5 ay önce oldu. Bu benden önce de vardı. İmaj hakkı sözleşmesini FIFA tanıyor. İmaj hakkı sözleşmesi, hangi ülkede şirketi varsa o ülkenin vergisine tabii. Fenerbahçe, Talisca ile görüşüyor değil mi? Talisca'yı alacak, maaşını oradan mı ödeyecek, buradan mı ödeyecek. Çünkü niye? Suudi Arabistan'daki maaş sıfır vergi, Türkiye'deki maaş vergili. Türkiye'de vergi 1.67, stopajı geri alıyorsun 1.33. Tam hesap budur. 1.67'nin yüzde 20'si. Orada sıfır. Yasal mı, yüzde yüz yasal. Etik mi etik. Tabii ki etik."
"Bizim dışımızda KAP'a maaş bildiren var mı? Fenerbahçe maaş rakamı veriyor mu! El insaf. Biz bonusları falan bildirmiyoruz, maaşları bildiriyoruz. KAP'ın polisi Fenerbahçe mi? Sen hiç yapmıyorsun."
"Oynamayan oyuncu almış olsak... Oynayan oyuncuyu alıyoruz, bedava bonservisle alıyoruz, harcama limiti yok, Arabistan olayı var. Ziyech için bedelsiz satın alma opsiyonlu bedelsiz kiralama diye literatüre bir şey kazandırdık ya... Chelsea bize 'Bedava veriyoruz manyak mısınız?' diyor. Çok oyuncuyu bir yıllık sözleşmelere ikna ettik. Mertens de aynı şekilde. Oyuncuyu önce ikna ediyorsunuz, kiralığa ikna ediyorsunuz, oyuncuyu dik durması için ikna ediyorsunuz. Harcama limiti olmadığında bambaşka sorun."
"Oynamayan oyuncu almış olsak... Oynayan oyuncuyu alıyoruz, bedava bonservisle alıyoruz, harcama limiti yok, Arabistan olayı var. Ziyech için bedelsiz satın alma opsiyonlu bedelsiz kiralama diye literatüre bir şey kazandırdık ya... Chelsea bize 'Bedava veriyoruz manyak mısınız?' diyor. Çok oyuncuyu bir yıllık sözleşmlere ikna ettik. Mertens de aynı şekilde. Oyuncuyu önce ikna ediyorsunuz, kiralığa ikna ediyorsunuz, oyuncuyu dik durması için ikna ediyorsunuz. Harcama limiti olmadığında bambaşka sorun. Hangi limitin üzerindeki maaşların KAP'a bildirileceğine kulübün yönetim kurulu karar veriyor. Galatasaray'da o maaşı açıklamazsan genel kurul ayağa kalkar. Sürekli "Eksik bildirdiniz." diyorlar. Maaş dediğiniz şey mahrem bir konudur, stratejidir. Şirketlerin en önemli mahremidir."
Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın