Spor yazarlarından Uğur Meleke, Galatasaray'ın Roberto Mancini'yi teknik direktörlüğe getirmesi hakkında bir değerlendirmede bulunurken, önemli detaylar verdi.

Meleke'nin yazısında yer verdiği, Sven-Göran Eriksson'un Roberto Mancini hakkında kullandığı ''Hem antrenör, hem futbolcu, hem malzemeci, hem otobüs şöförü olmak isteyen, her şeyin mükemmel olması için tek başına mücadele eden bir adam'' sözleri oldukça dikkat çekti.

İşte o yazı ve Eriksson'un Mancini hakkında söyledikleri:

''Şöyle bir iddiam var ve bunu Aysal’dan (veya herhangi bir yöneticiden) teyit etme şansım olmadı: Aysal galiba iş hayatında (+özel hayatında) bolca İngilizce konuşuyor ve zaman içinde İngilizce düşünmeye başlamış.

Çaykur Rizespor maçından bahsederken “yarışma (competition)” kelimesini kullanması da bu yüzden, kulüp yapısının “elemanlardan (elements)” oluştuğunu ifade etmesi de... O yüzden ben Terim için eleman kelimesini kullanmasına çok takılmamıştım, ama belli ki Terim ve etrafındakiler çok takılmışlar.

MANCINI'NİN FLORYA'DAKİ İLK KARELERİ

Zannımca Galatasaray yönetimi de mevcut yapı içine çabuk uyacak bir “element (parça, eleman)” arıyorlardı ki Mancini bu tanıma uygun bir antrenör... Eski hocası Eriksson onun için “hem antrenör, hem futbolcu, hem malzemeci, hem otobüs şöförü olmak isteyen, her şeyin mükemmel olması için tek başına mücadele eden bir adam” tabirini kullanıyor. Mancini’nin bu tavrı muhtemelen liseli Galatasaray yönetimini etkileyecektir. Ama bence futbolcu kadrosunda Mancini’nin bu stiliyle uyuşmayacak adamlar var. Kendisi olağanüstü sorumluluk sahibi olduğu için çalıştığı futbolcular içinde aynı duyguya sahip olmayanlarla hep çatışmıştır Mancini... Geçmişte çatıştığı Bellamy, Balotelli veya Adebayor’un yanına Galatasaray’da Sneijder, Burak, Eboue veya başkaları eklenir mi, bunu zaman gösterecek.

Mancini’nin, Galatasaray’da kısa vadede yaşayabileceği bir başka sorun da takımın çok gol yemesi ve sonra yediğinden fazlasını atmaya çalışması... Oysa İtalyan teknik adam savunmada tutarlılığı çok önemser, 4-2 kazanmak yerine 1-0’ı tercih ettiğini defaatle yinelemiştir. Galatasaray’ın bu haliyle 1-0 takımı olmaya pek yatkın olmadığı düşünülürse, Florya’da devre arası transfer döneminin de hareketli geçeceğini kestirmek çok zor sayılmaz.''



Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın