İyi teknik direktör formülü; 6-8 numara
SPORX İNCELEME - Futbolculuk döneminde 6-8 numara oynamış oyuncular, "genellikle" iyi teknik direktör oluyor. Futbolculuk dönemlerinde sahayı en iyi görebildikleri, oyunun iki yönünü de en iyi analiz edebildikleri pozisyonlarda oynamaları oyunculara iyi teknik direktörlüğün ipuçlarını en baştan veriyor.
TEKNİK DİREKTÖRÜN İYİSİ 6-8'DEN ÇIKIYOR
İNCELEME - Futbol hepimizin günlük hayattaki sıkıntıları bir kenara bıraktığımız tek alan. Bu oyunu hepimiz çok seviyoruz ve her geçen gün gelişen bu "kaçamağım" en büyük aktörleri artık oyunculardan çok teknik direktörler olmaya başladı. Peki geçmişten günümüze futbola damga vuran teknik direktörlerin hangisinin başarılı olacağını önceden anlamanın bir yolu var mı? Tabii ki kesin bir yorum yapmak çok zor ama iyi teknik direktör bulmanın en garanti yolu artık apaçık ortada: futbolculuk döneminde 6-8 numara oynamış oyuncular, "genellikle" iyi teknik direktör oluyor. Futbolculuk dönemlerinde sahayı en iyi görebildikleri, oyunun iki yönünü de en iyi analiz edebildikleri pozisyonlarda oynamaları oyunculara iyi teknik direktörlüğün ipuçlarını en baştan veriyor. Gelin en büyük örnekleri inceleyelim.
PEP GUARDIOLA
Bu listenin olmazsa olmaz ismi Pep Guardiola. Futbolculuk döneminde 6-8 numara oynayan Guardiola, hiçbir zaman teknik direktörlüğü kadar büyük bir oyuncu olmadı. Ancak İspanyol "deha" artık futbolun 1 numaralı yön vericisi. Barcelona'da başladığı teknik direktörlük kariyerinin ilk yılından itibaren trendleri o belirlemeye başladı. "Tiki-taka"yı hiç olmadığı bir seviyeye getirdi, Almanya'ya gitti Bayern'in vizyonunu geliştirdi, Manchester City'de ise dünyanın en zor ligi olarak görülen Premier Lig'de adeta bir krallık kurdu. Bu serüvenlerde sayısız kupa kazanan Guardiola, hiçbir kulüpte tekdüze hareket etmedi. Pasa dayalı oyunu da o geliştirdi, 'iç bek' kavramını da o yaygınlaştırdı, stoper orijinli oyunculardan bek performansı almaya da futbol dünyasını o itti. Bunun gibi sayısız örnek, Guardiola'nın belki de kariyeri bittiği zaman tarihin en iyi teknik direktörü olarak anılmasını sağlayacak.
CARLO ANCELOTTI
Futbol dünyasının "Don'u" Carlo Ancelotti, listenin en üst sıralarında yer alacak diğer isim. Ancelotti oyunculuk kariyerinde büyük bir futbolcu olarak anılmadı ancak teknik adamlığı tartışılmaz seviyede. Gittiği her kulüpte başarılı oldu, 5 büyük ligde şampiyonluğa ulaştı, Şampiyonlar Ligi koleksiyonu yaptı ve en önemlisi çalıştırdığı her kulüpte şartların ve oyuncu grubunun ne gerektirdiğine bakarak hareket etti. Futbol tarihinin en pragmatist teknik direktörlerinden birisi olan Ancelotti, her zaman kazanmanın bir yolunu buldu.
FRANK RIJKAARD
Ülkemizde Galatasaray'ı da çalıştıran Hollandalı Frank Rijkaard, hem futbolculuğu hem de teknik direktörlüğü başarılı olan nadir isimlerden. Futbolculuk döneminin en iyi orta saha oyuncularından birisi olarak anılan Rijkaard, teknik direktörlük döneminde Barcelona ile Şampiyonlar Ligi ve LaLiga şampiyonlukları yaşamayı başardı.
DIEGO SIMEONE
Atletico Madrid'in kalbi, yüreği, o takımı bugün olduğu hale getiren her şey Diego Simeone. Futbolculuğunda olduğu gibi sert, agresif bir takım yaratan Diego Simeone, tıpkı Mourinho gibi kimileri tarafından sıkıcı futbol oynamakla eleştirildi. Ancak Simeone'nin anlayışı Real Madrid ve Barcelona'nın arasında ezilmek yerine Atletico Madrid'e 2 LaLiga şampiyonluğu kazandırdı. 'El Cholo' aynı zamanda kulübe 2 kez Şampiyonlar Ligi finali heyecanı yaşattı.
ANTONIO CONTE
Futbolculuk kariyerinin önemli bir bölümü Juventus'ta geçen Antonio Conte, birçok kupa kazansa da tarihin en büyük futbolcularından birisi olmadı. Ancak İtalyan futbolunun en büyük teknik direktörlerinden birisi olmayı başardı. Gittiği her kulüpte oyuncularından maksimumu talep etti ve çoğu zaman da aldı. Onun bu mükemmeliyetçi anlayışı, kendi takımları kadar bulunduğu liglerin takımlarını da geliştirdi çünkü Conte ile baş etmenin tek yolu en az onun kadar hırslı olmak ve onun kadar istemekten geçiyor.
DIDIER DESCHAMPS
Fransa'nın belki de en çok polemiklere maruz bırakılan insanlarından birisi, Fransa Milli Takımı'nın teknik direktörü Didier Deschamps'tır. Marsilya'da yaşadığı şampiyonluğun ardından uzun yıllardır milli takımı çalıştıran Deschamps, aşırı potansiyelli olarak görülen Fransa Milli Takımı'na 1 Dünya Kupası şampiyonluğu yaşattı, finaller oynattı ama eleştirilerden kurtulamadı. Tercihleri tartışılabilir, kazanma biçimi eleştirilebilir ancak günün sonunda kazanma biçiminizin eleştirilmesi için önce kazanmanız gerekir. Deschamps da 'şimdilik' kazanan tarafta.
MASSIMILIANO ALLEGRI
Massimiliano Allegri, kariyeri boyunca İtalya'nın orta sıra takımlarında forma giymiş bir futbolcu oldu ve listedeki birçok meslektaşı gibi hiçbir zaman büyük bir oyuncu olmadı. Ancak Allegri, teknik direktörlük döneminde zirveye tırnakları ile kazıya kazıya geldi. Futbolda savunma bir ders olsaydı Allegri'nin tezleri tüm okullarda okutulurdu. Onun kazanma formülü bir dönem Serie A'da düzeni bozacak seviyede etkili oldu ve hangi takıma gitse İtalya Ligi'nin favorisi o olarak görüldü.
XABI ALONSO
Dünya futbolunun en potansiyelli gördüğü teknik direktör tartışmasız Xabi Alonso. Bunun tabii ki çok geçerli sebepleri var çünkü Alonso, Bayern Münih gibi bir canavarın Almanya'daki hegemonyasını, Bayer Leverkusen gibi tarihinde hiç şampiyonluk olmayan bir takımla yıktı. Yenilmez bir takım oluşturdu ve bunu yaparken de kendi stoperlerini rakip ceza sahasının önünde konumlandıracak kadar cesur bir oyun oynattı. Beklentileri karşılar mı bilinmez ancak o beklentileri Xabi Alonso'nun kısa sürede yazdığı tarih oluşturdu.
MIKEL ARTETA
İspanyol ekolünün bir diğer prensi de Mikel Arteta. Pep Guardiola tedrisatında yetişmiş, futbolculuğunda göze hoş gelen bir oyuncu olmuş Arteta'nın CV'si iyi teknik direktör olmak için fazlasıyla yeterli. Arsenal kariyeri oldukça çalkantılı başlasa da kulüp yönetiminin ona güvenmesi ile birlikte Mikel Arteta'nın Arsenal'i, ustası Pep Guardiola'nın Manchester City'si ile mücadele edebilecek konuma geldi. Henüz Arteta ustasını deviremedi, belki de hiç deviremeyecek ancak Guardiola'nın tahtını sarsmayı şimdiden başardı.
OKAN BURUK
Okan Buruk, ligimizde Galatasaray'ı iki sezondur neredeyse yenilmez bir takım haline getirdi. Galatasaray öncesi Akhisar ile Türkiye Kupası, Başakşehir ile Süper Lig şampiyonlukları yaşayan Buruk'un ayak sesleri iki lig öteden dahi duyuluyordu ancak Galatasaray döneminde yarattığı etki, kendi camiası içinde 'yeni Fatih Terim' beklentisini şimdiden yarattı bile. Öte yandan Buruk'un başarılı kariyeri, Avrupa'da Türk teknik direktörlerine olan bakış açısının değişmesine yol açabilecek seviyede ilerliyor. Süper Lig'de rekorları altüst eden Buruk, bu başarısını potansiyel bir Avrupa kulübüne gittiğinde de gösterirse tıpkı Fatih Terim'in bir dönem yaptığı gibi Türk teknik direktörlüğünde yeni bir devrim yaratabilir.
STEVEN GERRARD
Futbolculuğunda Liverpool efsanesi olarak anılan Steven Gerrard, teknik direktörlük kariyerine de oldukça görkemli bir giriş yaptı ve Rangers'a yıllardır beklenen şampiyonluğu kazandırdı. Aston Villa deneyimi başarısız geçse de Gerrard ile Liverpool'un yollarının kesişeceği çok açık. Esas soru, o gün geldiğinde Rangers'ı şampiyon yapan Gerrard mı yoksa Aston Villa'da dağılan Gerrard mı olacak?
XAVI HERNANDEZ
Barcelona'nın efsane futbolcusu, Xavi - Iniesta'nın Xavi'si, teknik direktörlüğüne de oyunculuk dönemi gibi istikrarlı, gelenekçi ve gösterişten uzak başladı. Katar macerasından sonra efsanesi olduğu kulübe döndü ve Real Madrid'in ağır favori görüldüğü ligde Barcelona'yı yeniden şampiyon yaptı. Kariyerine LaLiga şampiyonluğu apoletini şimdiden takan Xavi'nin pozitif futbola dayalı oyun anlayışının onu sadece Barcelona'ya hapsetmeyeceği ve önemli bir teknik direktör olmasının önününü açacağı bariz. Günümüz Barcelona'sında yaşanan ekonomik problemlerden bağımsız, kafasının daha rahat olduğu bir kulüpte Xavi'nin büyük başarılar yakalaması oldukça olası.
ENZO MARESCA
Guardiola tedrisatından geçmiş bir başka isim Enzo Maresca. Pep'in yanında 1 yıl çalışması, onu Leicester City'nin teknik direktörlüğüne getirdi ve Maresca kendisine verilen Premier Lig'e çıkma görevini layığıyla yerine getirdi. Basamakları hızla atlayan Maresca'nın önünde şimdi daha büyük bir görev var ve şu ana kadar hiç de fena gitmiyor: Chelsea. İspanyol teknik adamın pozitif futbol anlayışı, sonuçlardan bağımsız olarak insanların onun takımını merak etmesini sağlıyor. Ayrıca devraldığı Chelsea'yi düşündüğümüzde sonuçların da önceye oranla daha iyi olması, Maresca'nın bu listede kendine yer bulmasını sağladı.
NURİ ŞAHİN
Türk teknik direktörlüğünün günümüzde en üst düzeyde çalışan ismi Nuri Şahin. Genç yaşta devraldığı Antalyaspor görevinde şartlar ve imkanlar düşünüldüğünde gayet iyi bir iş çıkaran, göze hoş gelen bir futbol oynatan Nuri Şahin'in bu performansı, ona efsanesi olduğu Borussia Dortmund'un kapılarını açtı. Sezona istediği gibi başlayamasa da iç saha performansı ile potansiyelini gösteren, Real Madrid deplasmanında 5-2 kaybetse de 2-0'a getirdiği oyunla tünelin sonunda bir ışık olduğunu gösteren Nuri Şahin'di. Borussia Dortmund'un başında olmak çok büyük bir görev ancak Nuri Şahin'in bu görevi başarıyla tamamlaması, ona Türk futbol tarihine ve Avrupa futboluna adını altın harflerle yazma fırsatı sunabilir.
THIAGO MOTTA
Thiago Motta, Bologna'da geçtiğimiz sezon yakaladığı trend ile takımı tarihinde ilk kez Şampiyonlar Ligi'ne taşıdı ve bu başarısı ona Juventus'un kapısını açtı. Tıpkı Bologna'da olduğu gibi Juventus'ta da çok zor yenilen, asla maçtan kopmayan bir takım yaratan Motta, Juventus'a son yıllarda özlenen şampiyonluğu tekrar yaşatabilir. Juve'nin son şampiyonluklarında olduğu gibi direnç ve savunma üzerine bir oyun anlayışına sahip olan Motta, tıpkı diğer antrenörlerde olduğu gibi oyunculuk döneminde oyunu en iyi analiz edebileceği pozisyonda oynamanın faydalarını teknik direktörlük kariyerinde görüyor.
DİĞER EFSANELER HANGİ MEVKİDE OYNADI?
Tabii ki bu yazının en başında yazdığımız gibi her iyi teknik direktör 6-8 numaralardan çıkmıyor. Ortalamaya vurduğumuz analizin dışında kalan efsane teknik direktörlerden bazıları şunlar;
ALEX FERGUSON
Manchester United'da başarıdan başarıya koşan Alex Ferguson, futbolculuk döneminde bir forvet oyuncusuydu.
JÜRGEN KLOPP
Geçtiğimiz günlerde teknik direktörlük kariyerini noktalayan Jürgen Klopp, bir savunma oyuncusuydu.
ROBERTO MANCINI
Manchester City, Inter, İtalya Milli Takımı'ndaki başarıları ile dikkat çeken, ülkemizde de bir dönem Galatasaray'ı çalıştıran Roberto Mancini de bir hücum oyuncusuydu.
JOHAN CRUYFF
Futbolculuğu ve teknik direktörlüğünde başardıkları ile futbol tarihininin en büyük ikonlarından birisi olan Johan Cruyff, bir hücum oyuncusuydu.
FATİH TERİM
Galatasaray ve A Milli Takım'daki başarıları ile Türk futbol tarihine adını kazımış olan 'İmparator' Fatih Terim, futbolculuk döneminde bir savunma oyuncusuydu.
AYKUT KOCAMAN
Fenerbahçe'de hem oyunculuk hem de teknik direktörlük döneminde kazandığı başarılarla efsaneleşen Aykut Kocaman, futbolculuk döneminde bir hücum oyuncusuydu.