Umut Bulut "Fenerbahçe için"...
Galatasaray'ın Fiorentina maçındaki golünü atan ve harika bir hazırlık dönemi geçiren yeni transferi Umut önemli açıklamalar yaptı.  
Radyospor
Umut Bulut "Fenerbahçe için"...

Türk sporuna damga vuran ve ''Zıt Kardeşler'' olarak adlandırılan Fenerbahçe ile Galatasaray'ın yüzyılı geçen rekabeti birçok ilginç olaya tanık oldu. 
103 yıllık rekabette ilk golü Galatasaraylı futbolcu Emin Bülent Serdaroğlu attı.

17 Ocak 1909'da ''Papazın Çayırı'' olarak adlandırılan yerde yapılan ilk maçı 2-0 kazanan Galatasaray, rakibinden ilk 7 maçta gol bile yemedi. Rekabette son golü ise 22 Nisan 2012'de Türk Telekom Arena'da yapılan ve 2-1 Fenerbahçe'nin kazandığı Süper Final Şampiyonluk Grubu maçında Fenerbahçe'den Miroslav Stoch kaydetti.

-Fenerbahçe 5 yıl bekledi-

Fenerbahçe, Galatasaray karşısında ilk golü ve galibiyeti, rekabetteki 8. randevuda elde etti. 4 Ocak 1914'te Union Club sahasında yapılan İstanbul Ligi maçını 4-2 kazanan Fenerbahçe, böylece rakibi karşısında yaklaşık 5 yıl süren suskunluğuna da son vermiş oldu. Sarı-lacivertli takım adına Galatasaray'a tarihteki ilk golü ise Hasan Kamil Sporel attı.

-En az ve en çok seyircili maçlar-

Fenerbahçe ile Galatasaray arasındaki maçlarda en az seyirci 17 Kasım 1922'deki karşılaşmaya geldi. İttihat Sahası'nda şiddetli yağmur altında yapılan ve hakem Fethi Tahsin Başaran'ın şemsiyeyle yönetmek zorunda kaldığı maçı, tamamı biletsiz 14 kişi izledi.

21 Eylül 2003'te İstanbul Atatürk Olimpiyat Stadı'nda yapılan lig maçını ise 70 bin 125 seyirci izlerken, bu rakam, rakipler arasındaki bir maçı izleyen seyirci sayısındaki rekor olarak tarihe geçti.

-Rekabetin golcüleri-

Galatasaray ile Fenerbahçe arasındaki 103 yıllık rekabette en fazla golü, Fenerbahçeli Zeki Rıza Sporel attı. Sporel, Galatasaray'a karşı oynadığı 42 maçta, toplam 27 kez rakip fileleri havalandırdı.

Zeki Rıza Sporel'i, 24 golle yine bir Fenerbahçeli Alaattin Baydar izliyor. Fenerbahçeli Lefter Küçükandonyadis'in 20, Galatasaraylı Metin Oktay'ın ise rekabette 19 golü bulunuyor.

Bu arada, iki takımda da forma giyen Tanju Çolak'ın da 14'ü Galatasaray, 8'i Fenerbahçe formasıyla olmak üzere rekabette toplam 22 golü var. 
Lig maçlarında ise Galatasaraylı Metin Oktay 9, şu an Fenerbahçe'nin teknik direktörlüğünü yapan Aykut Kocaman da 8 golle takımlarının en golcü isimleri olarak tarihe geçti.

-Turgay Şeren'in rekoru-

Fenerbahçe-Galatasaray maçlarında en çok oynama rekoru Turgay Şeren'e ait. (A) Milli Takım ve Galatasaray'ın unutulmaz kalecilerinden Şeren, sarı-kırmızılı kaleyi 55 kez Fenerbahçe'ye karşı korurken, rekabette en çok forma giyen futbolcu unvanını elinde bulunduruyor.

-Özlem dolu yıllar-

Ezeli rakipler, rekabetin bazı dönemlerinde birbirlerine karşı galibiyet alma bakımından üstünlük kurmakta zorlandı. Galatasaray üst üste 18, Fenerbahçe ise 11 maçta galip gelemedi.

Sarı-kırmızılı takım, 17 Mayıs 1942'de 3-1 kazandığı maçın ardından tam 18 maç galip gelemedi ve 19. maçta 1 Aralık 1946'da sahadan 1-0 galip ayrıldı.
Sarı-lacivertliler ise 20 Kasım 1949'da 2-0 kazandığı maçın ardından üst üste 11 maç galip gelemedi ve 22 Şubat 1953'de taraftarlarına Galatasaray galibiyeti armağan edebildi.

-Bir maçta 4'er gol atanlar-

Fenerbahçe-Galatasaray maçlarında şimdiye dek 1 maçta bir futbolcu tarafından atılan en fazla gol, 4 olarak gerçekleşti. Galatasaraylı Celal İbrahim, Cemil Gürgen ve Metin Oktay ile Fenerbahçeli Zeki Rıza Sporel, rakip filelere bir maçta 4'er gol atma başarısını gösterdi.

-En çok görülen sonuç: 1-0-

Ezeli rakiplerin 103 yıllık geçmişinde, geride kalan 371 maçta en çok görülen sonuç 1-0 oldu. Galatasaray ile Fenerbahçe arasındaki maçlarda tam 69 kez 1-0'lık sonuç ortaya çıkarken, 46 kez 2-1'lik skor alındı.

-En çok mart ayında karşılaştılar-

Galatasaray ile Fenerbahçe, en çok mart, en az ise temmuz aylarında karşılaştı. Ezeli rakipler, mart ayında 50 kez birbirleriyle karşılaşırken, temmuz ayında ise yalnızca 10 kez maç yaptılar.

-En farklı skorlu maç-

İki takım arasındaki 103 yıllık rekabette geride kalan 371 maçta en farklı skorlu galibiyeti, 7-0'lık sonuçla Galatasaray aldı. 12 Şubat 1911'de İstanbul Ligi'nde yapılan maçı, Galatasaray 7-0 kazanmıştı.

-Fenerbahçe'nin farklı skorlu galibiyetleri-

Fenerbahçe ise rakibi Galatasaray karşısında şimdiye dek en farklı skorlu galibiyeti, 2002-2003 sezonunun ilk yarısında Kadıköy'de yapılan maçta elde etti. 6 Kasım 2002'de yapılan lig maçını 6-0 kazanan sarı-lacivertli ekip, aynı zamanda lig maçlarında iki takım arasındaki en farklı skorlu galibiyete imza attı.

-En gollü maçlar-

Fenerbahçe ile Galatasaray arasındaki en gollü maçlarda, penaltılar dışında sporseverler toplam 8'er gol gördü. 5 Haziran 1983 tarihinde Ali Sami Yen Stadı'nda yapılan lig maçında, ezeli rakipler 4-4 berabere kaldı. İki takım arasında 2000-2001 sezonunda, 7 Şubat 2001'deki Türkiye Kupası yarı final karşılaşması da 4-4 berabere sonuçlandı.

-Yarıda kalan maç ve tarihi kavga-

Rakiplerin 23 Şubat 1934 tarihinde yaptıkları İstanbul Ligi maçı futbolcular arasında çıkan büyük bir kavga nedeniyle yarıda kaldı. Taksim Stadı'nda yapılan maçın 60. dakikasında Galatasaraylı Kadri Dağ'ın, Fenerbahçeli M.Reşat Nayir'e attığı tekme ve Kadri'nin üzerine doğru koşan Fenerbahçeli Fikret Arıcan'ın, Galatasaraylı Tevfik tarafından kucaklanıp, saha kenarına atılmasıyla saha bir anda karıştı. İki takım oyuncuları arasında başlayan kavgaya tribünlerdeki seyirciler de katılınca, olaylar iyice büyüdü.

Yarıda kalan maçın ardından toplanan ''Mıntıka Futbol Heyeti'', Türk spor tarihinin en ağır cezalarından birisini verdi ve Fenerbahçe'den 9, Galatasaray'dan 8 futbolcu olmak üzere toplam 17 futbolcuyu uzun süreli cezalandırdı.

Bu cezalardan en karlı çıkan takım Beşiktaş olurken, sezonu rakiplerinin önünde şampiyon tamamladı.

-Yabancı hakemler-

Rekabetin geçmişinde yabancı hakemler de görev yaptı. Bu hakemler arasında Çek, İngiliz, Yunan, İtalyan, Avusturyalı, Alman, İsviçreli, Rumen, Macar, Yugoslav, Belçikalı ve Bulgar hakemler bulunuyor.

-Tarihten yapraklar-

-Galatasaraylı Bahri Altıntabak, Fenerbahçeli Şeref Has ile Nezihi Tosuncuk, rekabet tarihinde hem kendi kalesine, hem de rakip kaleye gol atan oyuncular oldu.

-Şevki Şenlen, Raşit Çetiner, İlyas Tüfekçi, Hasan Vezir, Saffet Sancaklı ve Tanju Çolak hem Galatasaray hem de Fenerbahçe formasıyla rekabette gol atma sevinci yaşadılar.

-Ezeli rekabette takım değiştiren oyuncular arasında eski takımlarında kaptanlık bandını taktıktan sonra transfer olan futbolcular, Fenerbahçe kaptanıyken Galatasaray'a geçen Naci Erdem ve Galatasaray kaptanıyken Fenerbahçe'ye geçen Mehmet Oğuz olarak kayıtlarda yer aldı.

-Ezeli rekabet, ebedi dostluk-

Ezeli rakiplerin 103 yıllık geçmişinde pek çok centilmenlik gösterileri yaşandı. İki takım arasındaki rekabette futbolcu ve yöneticilerin centilmence davranışları, bu zevkli mücadeleye renk kattı.

Spor tarihçilerinin derlemelerine göre, rakiplerin birbirleriyle yapacakları bir maç öncesinde, Fenerbahçe Başkaptanı Galip Kulaksızoğlu, Galatasaraylılara, ''Oberle kardeşler hasta, Hasan da sakatlanmış. Sizi karşımızda eksik kadroyla görmek istemiyoruz. Dilerseniz maçı erteleyelim'' diye haber göndererek, maçın ertelenebileceğini iletti.

Fenerbahçe'nin bu önerisini kabul eden Galatasaray, oyuncuların iyileşmesinden sonra, 20 Ekim 1914'te yaptığı erteleme maçında sarı-lacivertli rakibini 6-1 yendi.

-Beraber ev kiraladılar-

Aynı kaynaklara göre, rekabetin yeni başladığı dönemlerde Galatasaray ile Fenerbahçe sporcuları ortak kiraladıkları bir evde kalıyorlar ve beraber ava çıkıyorlardı.

İki takım sporcuları geceleri bir araya gelerek sohbet ediyorlardı. Yine bir gece sohbetin koyulaştığı sırada Galatasaray'dan Ali Sami Yen, Fenerbahçelileri, ''Said, yarın bizimle maçınız var. Git yat ve dinlen'' diye uyardı.

-Ertelemeyi önerdiler-

İki takım arasında 17 Kasım 1922'de yapılan maç öncesinde de ilginç bir durum yaşandı. Bu tarihte Kadıköy'de rakiplerin maçı vardı. Maç öncesinde günlerce yağan yağmur sahayı adeta göle çevirmişti. Fenerbahçe Başkaptanı Galip Kulaksızoğlu, Galatasaray Kulübü'ne telefon ederek, ''Saha çok kötü, maçı erteleyelim'' dedi. Galatasaray Başkaptanı Necip Şahin, bunun üzerine, ''Anamız bizi bugün için doğurdu. Galip Bey, gelip maçı oynayacağız'' diye cevapladı. Galatasaray, Kadıköy'e gelip maça çıktı ve Fenerbahçe karşılaşmayı 3-0 kazandı.

-Birleşme durumu ve ortak takım kurma düşüncesi-

Ezeli Rakiplerin kuruluşlarının ilk yıllarında birleşme durumlarının bile ortaya çıktığı, hatta iki kulüp başkanının ortak takım kurma konusunda anlaştıkları iddia edildi.

Galatasaray Kulübü'nün resmi yayın organı Galatasaray Dergisi'nin Şubat 2003 sayısında, Adnan Işık'ın belgelere dayandırarak verdiği haberde, 1912 yılında Galatasaray Kulübü Başkanı Ali Sami Yen ile Fenerbahçe Kulübü Başkanı Hulusi Bey'in ortak imzayla kayıt altına aldıkları belgenin, birleşmeseler dahi, 2 kulübün yabancılara karşı ''ortak bir takım'' kurma konusunda anlaştıklarını, hatta tüzüğü bile hazırladıklarını gösterdiği kaydedildi.

-Bilerek kaçırılan penaltı-

İki takımın 23 Ocak 1925 tarihinde Taksim Stadı'nda yaptıkları Vatan Gazetesi Kupası maçında ilginç bir olay yaşandı. Fenerbahçe'nin kazandığı penaltı sonrası, atış öncesinde stadın büyük balkon kısmı çöktü. Fenerbahçeli Cafer Çağatay, bu gelişme üzerine penaltı atışında topu bilerek kaleci Ulvi Yanal'a teslim etti.

-Karma takım: ''Fenersaray''-

Fenerbahçe ile Galatasaray, 1934 yılında Türkiye'ye davet ettikleri yabancı takımlarla birer kez hazırlık maçı yaptıktan sonra, üçüncü maçı ''Fenerbahçe-Galatasaray Karması'' şeklinde oynadılar. Bu karmanın forması ise iki kulübün renklerinin karışımı olan lacivert, sarı ve kırmızıdan oluştu.

-Merhum Canaydın'dan centilmenlik dersi-

Son yıllarda rekabetteki maçların genelinde olaylar yaşanırken, Galatasaray Kulübü'nün merhum başkanı Özhan Canaydın, rekabete centilmence yaklaşımıyla alkış aldı. Sarı-kırmızılı ekibin 6 Kasım 2002'de, FB Şükrü Saracoğlu Stadı'nda ezeli rakibine 6-0'lık yenilgiyle tarihi hezimete uğradığı maçta, başkanlık sıfatıyla ilk Fenerbahçe derbisini izleyen Galatasaray Kulübü Başkanı Özhan Canaydın'ın, rakibinin attığı golleri alkışlayarak Fenerbahçeli yöneticileri kutlaması, maça damgasını vurdu.

Merhum Canaydın'ın bu centilmenlik gösterisi kendi camiasından bazı tepkiler görse de Dünya Fair Play Konseyi (CIFP) tarafından 2002 Dünya Fair Play Ödülü'ne layık görüldü. Özhan Canaydın ayrıca bu davranışı nedeniyle Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi (TMOK) tarafından düzenlenen ''Fair Play Sportif Davranış Ödülü''nü aldı.



Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
Puan Durumu Fikstür
Bizi Takip Edin :
Webaslan Google+ Webaslan Facebook Page Webaslan RSS Webaslan iPad Webaslan Mobil
En çok okunan haberler