Üstündağ'dan TFF başkanlığına: "Israr olursa..."
TVF Başkanı Mehmet Akif Üstündağ, TFF başkan adaylığı konusunda Attila Gökçe'ye konuştu.
Milliyet gazetesi yazarı Attila Gökçe, köşesinde Türkiye Voleybol Federasyonu Başkanı Mehmet Akif Üstündağ ile Türkiye Futbol Federasyonu başkan adaylığı için yaptığı görüşmeyi yazdı. Gökçe'nin yazısının tamamını Milliyet'i satın alarak okuyabilirsiniz.
İşte Attila Gökçe'nin satırları:
"Nihat Özdemir, TFF başkanlığını bıraktığında kulüp başkanı bir dostum, "Vakit geçirmeden seçime gidip iki adaydan birini seçmeliyiz" demişti. O adayların kimler olabileceğini sordum: "Mehmet Büyükekşi'nin uygun bir aday olduğunu düşünüyorum. Ayrıca Göztepe'nin Başkanı Mehmet Sepil de federasyon başkanlığına yakışır. Belli olmaz tabii, başka yiğitlerin gönlünde de aynı aslan yatabilir."
Oysa istifadan sadece iki saat sonra bilinen ve beklenenlerin dışında ideal "alternatif" adayı konuşuyordu iki-üç kişi…
Günler, haftalar ve aylar çabuk geçiyor…
Kulüp başkanı dostumun adını verdiği Mehmet Büyükekşi adaylığını resmen ilan etti. Büyükekşi ile bir kez (Sumudica konusunda) telefonda konuştum. Hakkında olumlu/olumsuz kanaat sahibi değilim. Ne var ki, adaylık çalışmaları ilerledikçe Büyükekşi'ye itiraz edenler çıktı. En önde Fenerbahçe Başkanı Ali Koç'u görüyoruz.
Başkan, 3 Temmuz sürecinde Fenerbahçe'nin FETÖ kumpasına karşı verdiği mücadeleyi hatırlatarak bu konudaki hassasiyetlerini vurguluyor ve "Aynı konuda bir yakınıyla ilgili yargılama süreci bitmeden" Büyükekşi'nin adaylığına karşı çıkıyor. İtirazlar sadece Fenerbahçe Başkanı ile sınırlı değil. Başka kulüp başkanları ve spor adamları da itiraz edilemeyecek alternatif adayın peşindeler. Dikkat edin, aday arayışı demiyorum, alternatif adaydan söz ediyorum.
İstifadan hemen sonra Türkiye Futbol Federasyonu için bulunan alternatif aday, Türkiye Voleybol Federasyonu Başkanı Mehmet Akif Üstündağ'dı.
TVF Başkanı Türkiye'nin en başarılı spor adamlarından biri olarak her zaman hak ettiği saygıyı görüyor. Voleybol kadın ve erkek milli takımlarımızın başarısı, kadınların olimpiyat oyunlarına katılması, Kadınlarda Uluslar Ligi, erkeklerde Altın Lig'de yaşadığımız heyecan, kulüp takımlarımızın – en son da Vakıfbank'ın- yarattığı gurur ve coşku, Üstündağ'ı elbette övünebileceği, övülebilecek bir noktaya taşıyor: Zirveye.
Üstündağ'la dün konuştum. Voleybolda yapacağı işlerin bitmediğini, olimpiyat madalyası için kulüpler ve sporcularla birlikte adanmışlıkla çalıştıklarını anlattı ve "Olmaz!" dedi.
Çok doğal bir tepki... Akıllı, başarılı ve asude bahar ortamında çalışan hiç kimse başına yeni dertler açmaz.
Üstündağ'ın kamuoyuna dünkü açıklaması da bir manifesto değerinde. Bunu biliyorum.
Ama ona sorduğum soruyu ve yanıtını da yazmam gerekir.
"Peki, her şeye rağmen ısrar edilirse ne olur?"
Bir süre sessiz kaldı… "Böyle bir durum olursa düşüncelerimi ve hedeflerimi anlatır voleybolda devam ederim ama ısrarlar sürerse o isteklere uymak zorunda kalırım..."
Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın