Yazarlardan Galatasaray değerlendirmesi
YAZARLARIN DEĞERLENDİRMESİ
Spor yazarları, Galatasaray'ın Medipol Başakşehir'i 1-0 mağlup ettiği maçı köşelerinde değerlendirdi.
"FENERBAHÇE'DEN AYIRAN ÖZELLİK"
UĞUR MELEKE/HÜRRİYET: "Galatasaray’ın ilk devredeki bu denli güçlü istatistikler yakalamasının gerekçesi, bence lider olmalarının da ana sebebi: Ligin en iştahlı futbolunu oynuyorlar. Maçlara en yüksek viteste başlıyor ve rakiplerini atak sürekliliğiyle boğuyorlar. 39’da Galatasaray’ın kazandığı bir tacın çabuk kullanılması için Okan Buruk’un öyle bir çabası vardı ki, inanılmazdı gerçekten. Hocasından oyuncusuna bir iştah abidesiydi ilk devrede Galatasaray. Galatasaray’la Fenerbahçe’yi ayıran bir başka detay devreye girdi: Stat, Galatasaray’ın adeta 12’nci oyuncusu. Sarı kırmızılılar tek farklı önde olduklarında ve biraz sallandıklarında sahada dizleri titremiyor, süper bir tribün desteği buluyorlar arkalarında."
"BAYAĞI STENT TAKTIRMIŞLARDIR"
ERMAN TOROĞLU/SABAH: "Galatasaray açısından korku filmi gibi bir maç… Başakşehir'in kaybedecek bir şeyi yok. Rahat oynadılar. Galatasaray'da dün gece yük her futbolcuya eşit binmedi. Hepsi iyi niyetle çalıştılar ama çoğu gerekeni yapamadı. Muslera'yı ikinci yarı anlayamadım. Kendine gelen topları arkadaşlarına atmak istiyor ama ya taca ya Başakşehirli futbolculara gidiyor. Muslera sezon başından beri yaptığı hatalardan ders almamış. Tamam Galatasaray gergin, Başakşehir de eski Başakşehir değil. Fizik olarak da iyi değil. Son dakikada Galatasaray'ın Başakşehir'in arkasında bayağı pozisyon yakalaması gerekirdi. Dün yolda gezerken Fenerbahçeliler şikayet ediyorlardı, hocam bu takım bize sürekli stent taktırıyor. Ama bu maçı seyreden Galatasaraylılar da herhalde bayağı stent taktırmışlardır."
"ANASININ AK SÜTÜ GİBİ HAK ETTİ"
AHMET ÇAKAR/SABAH: "Galatasaray artık işi bitirdi diyebiliriz. Kolay değil 5 puan, artı ikili averaj ve ayrıca kalan maçlara baktığımızda Fenerbahçe maçına kadar rakiplerin çoğu da mütevazı… Peki Galatasaray hak etti mi? Tabii ki hem de anasının ak sütü gibi. Mesela dün geceki maça bakıyoruz; ilk 25 dakikada Başakşehir kafayı kaldıramadı. Başakşehir'e pas yapma imkânı bile vermediler. Galatasaray özellikle İstanbul'da öne geçtikten sonra aynısını yapıyor. Bu doğru mu yanlış mı tartışılır. İkiyi bulsalar maç farka gidecekken, rakibi karşılamaya çalıştılar, aslında başarılı da oldular. Maça baktığımızda Başakşehir'in ciddi bir pozisyonu yok. Bazı oyuncular sezon boyu çok iyi oynadılar. Özellikle Sacha Boey, Kerem, Rashica, zaman zaman Torreira ve Oliveira. Sonuçta G.Saray'ın, mutlu sonu yakalamaması için yüzyılın mucizesi gerekli"
"HAVAYA GİRMEMELERİ LAZIM"
LEVENT TÜZEMEN/SABAH: "Başakşehir, 60 milyonun desteğini öylesine yüklenmiş ki maç boyu şampiyon olacak takım havasında mücadele ettiler. G.Saray, kazanarak şampiyonluk için dev bir adım attı ama ikinci yarı oynadığı oyun ile taraftarlarının nabzını tavan yaptırdı. İlk yarıda rakibini sahaya hapseden, inanılmaz pozisyonları final noktasında harcayan ancak haklı bir penaltı kazanan G.Saraylı oyuncuları ilk kez bu kadar panik ve telaş yaparken gördüm. Emre Belözoğlu, Başakşehir'in defansının önüne otobüsü çekmiş, G.Saray'ı hızlı hücumlarla avlamak istedi. Şampiyonluk yolunda en zorlu maç olarak Başakşehir'i görmüş olacak ki G.Saraylı oyuncular gereksiz bir skoru koruma telaşına girdiler. 5 puanlık fark büyük bir avantaj ama daha 4 maç var! "Başakşehir'i yendik işler bitti" diyerek havaya girmemek lazım."
"BUNLAR HEP BAHANEYMİŞ"
ENGİN VEREL/AKŞAM: "Uzun bir süre, önce Galatasaray, sonra Fenerbahçe maç oynuyordu. Haliyle Galatasaray'ın önden oynayıp kazanmasının, Fenerbahçe üzerinde baskı yarattığı iddia ediliyordu. Futbol bu, her şeyin bir bahanesi var. Bu hafta önce Fenerbahçe oynadı Giresun deplasmanında. Ama gördük ki bunlar kaybedene minare kılıf olmaktan başka bir işe yaramıyor. Nereden bakarsanız bakın Başakşehir'in iyi takım olduğu gerçeğini bilerek maça başladı Galatasaray. Bu defa ilk maçta elde edilen farklı skora benzer bir tablonun ortaya çıkma ihtimalinin olmayacağını onlar da biliyordu. Galatasaraylı oyuncuların her şeye rağmen şampiyonluğa inanan, varını yoğunu sahaya koyan mücadelesini izledik. Zor ve stresli haftalarda zafere giden yol bu özveriden geçer. Galatasaraylı oyuncuların bunu fazlasıyla gösterdiğini söylemek mümkün. Sonuçta bu 3 puan büyük oranda Galatasaray'ın şampiyonluğunu da tescillemiştir. Bundan sonra bir mucize olmazsa Galatasaray'ın buradan şampiyonluk vereceğini düşünmüyorum."
"ICARDI'Yİ ÇILDIRTIYORLAR"
OSMAN ŞENHER/MİLLİYET: "Galatasaray şampiyon olmak istiyorsa her maçını kazanmak mecburiyetinde ve her maçı da derbilerin zorluk derecesinde olacak. Dün gece 47 bin taraftar takımlarına müthiş destek verdiler. Evet, bu destekle Galatasaray takımında koşmayan, mücadele etmeyen futbolcu yoktu. Rashica, Mertens, Oliveira ve Kerem iyi mücadele etmelerine rağmen kalitelerini sahaya koyamadılar. Bunun için de Galatasaray çok zorlandı. İcardi dünya çapında bir golcü... Adam çıldırıyor, ‘bana top atın’ diyor. Muslera’ya arkadaşlarına hep tepki gösteriyor. “Geri pas yapmayın’ diyor. Ama maalesef bu sorun takım içinde bir türlü çözülemiyor. Ne zaman Okan hoca Zaniolo’yu oyuna aldı, ondan sonra İcardi’nin etkisi daha çok arttı. Sahaya bakıyorum, iki takımın da futbolcuları gergin... Tribünler gergin... Hatta saha kenarında ısınan futbolcular bile neredeyse birbirlerine saldıracaklar. Böyle bir ortamda fazla gol atamasa da galip gelerek üç puan almak Galatasaray için büyük başarı...
"OKAN BURUK RİSK ALMIŞTI"
SERKAN KORKMAZ/FOTOMAÇ: "Maçın on biri şaşırtıcıydı. Son iki maçında beş puan kaybetmiş bir takıma sadece Adekugbe ile Kazımcan değişikliği bence yeterli değildi. Belliki Okan Hoca dört beş formsuz oyuncuyu ya aynı anda değiştirmek ile istikrar arasında kalmıştı. Sadece iki üç değişiklikle durduk yere kalp kırmak istememiş olabilir ama ilk yarıdaki Oliveira, Kerem hatta Rashica'yı görünce ne büyük risk aldığını idrak etmiş olabilir. Yine de son derece çekingen ve boyun eğmiş bir Başakşehir karşısında güçlü bir oyun ortaya kondu. Tek olumlu hareketi penaltının kazanıldığı ortayı yapmak olan Oliveira sahanın en kötüsüydü. Rashica en azından savunmaya dönüyordu ama Kerem'de o da yoktu. Mertens vücut diliyle, hırsıyla sahada kalmayı "gidiş yolundan" hak ediyordu fakat (kendi isteğiyle) ilk çıkan o oldu. Kerem veremediği paslarla Icardi'yi hayli tüketmişken Zaniolo gol tehditini arttırıyordu. Kritik galibiyetle şampiyonluğa giden yolu çiçeklerle bezeyen sarı kırmızılarda en çok Torreira, Kazımcan ve Boey'i beğendim.
"O STRESSİZ OLURSA HERKES RAHAT OLUR"
NİHAT KAHVECİ: "Okan hoca biz şampiyon olacağız diyor ama bunu söylerken gergin, bu da çok normal. Derbiden önce Başakşehir maçına gelmeden herkes 'Şampiyon' kelimesinin N'si eksik diyordu. Bu maça gelindiğinde öyle bir geldi ki bu stres normal ama stressiz olursa futbolcular da stressiz olur"
"GALATASARAY'DAN TECRÜBE FIŞKIRIYOR"
NECATİ ATEŞ: "Galatasaray kaldırabileceği bütün kupaları kaldırmış bir takım. İyi oynamasa da kazanmasını bilen bir takım, bu gibi finalleri de iyi oynayan bir takım Galatasaray. Şampiyonluk şansını oynanan oyundan değil alınan sonuçtan almak gerekiyor. Geçen sene Konferans Ligi'ni kazanan Oliveira ve Zaniolo da oynadı. Icardi, Dubois kim varsa Galatasaray'dan tecrübe fışkırıyor. Daha önce kupa kaldırmış oyuncuların olması, Galatasaray'ı şampiyonluk yolunda Fenerbahçe'den daha avantajlı yapıyor. Fenerbahçe ile Galatasaray arasındaki en büyük fark şampiyonluk yaşamış oyuncular arasındaki farktan geliyor"
"HAKEM 'SES DUYAMIYORUM' DEDİ"
BÜNYAMİN GEZER: "Daha maçın 4. dakikasında hakem Halil Umut Meler, bir yerde tribünlerdeki tezahürattan 'kulaklığı duyamıyorum' işareti yaptı. Bu taraftar baskısı hem takımını hem de rakibi etkileyen hüviyette bir hareket."