Yuto Nagatomo: "Onlarla konuştum 'Hiç düşünme' dediler"
Galatasaray'ın tarihteki ikinci Japon futbolcusu Yuto Nagatomo ile Galatasaray Dergisi'ne özel açıklamalar yaptı
Okuldaki ekonomi yerine, hayatın ekonomisini baz alan; idolünün ayak izlerini takip eden, bir kelimesini dahi bilmediği ülkede beş sene sonra kaptan olarak sahaya çıkan bir isim... Sağlıklı beslenmeden yogaya; sol kanattan sağ kanada, Milano'dan İstanbul'a… Uzun bir hikayenin kahramanı Yuto Nagatomo...
Galatasaray'ın tarihteki ikinci Japon futbolcusu Yuto Nagatomo ile Galatasaray Dergisi'ne konuştu. Nagatomo'nun derginin Mart sayısında bazı sorulara verdiği yanıtlar şöyle:
Fatih Terim, Türk futbolunun yaşayan en büyük futbol efsanesi… Onunla çalışmak nasıl, neler söylersin?
Galatasaray çok büyük bir kulüp... Buraya gelme sebeplerimden bir tanesi Galatasaray'ın çok büyük, tanınan ve tarihi olan bir camia olması. Bir diğer sebep olarak da Fatih Terim faktörünü söylemeliyim. Fatih Hoca'yı daha önceden tanıyordum. Çünkü kendisi dünya futbolunda bilinen bir isim. Onunla çalışmak benim için önemli bir motivasyon oldu. Hem Galatasaray hem Fatih Hoca unsuru birleşince buraya gelmek için yeterli sebep ortaya çıkmıştı. Kendisi çok iyi antrenör ama bir o kadar da iyi bir insan. Oyuncuya nasıl yaklaşacağını çok iyi biliyor. Kendisi ile sık sık İtalyanca konuşuyoruz.
İtalya'nın ardından Türkiye'desin. Gelmeden önce düşündüklerinle paralel mi sahadaki futbol?
Yedi senedir İtalya'daydım. İtalya'dan önce başka bir yer bilmiyordum. Çünkü benim ilk yurt dışı deneyimimdi. Tabii ki gelmeden önce kafamda soru işaretleri vardı. Sadece farklı bir futbol anlayışına gelmeyecektim. Farklı bir dil, farklı bir kültür, farklı insanlar… O yüzden ister istemez şüphelerim, düşüncelerim vardı. Bunları kendime defalarca sordum. Ama buraya gelince her şey netleşti kafamda. Bir hafta içinde adapte olduğumu söyleyebilirim. Sadece Fatih Hocanın değil, takım arkadaşlarımın, teknik ekibimizin ve profesyonel arkadaşlarımızın bana yaklaşımı mükemmeldi. Gösterdikleri yardım o kadar fazlaydı ki, bir hafta sonra kendimi evimde hissetmeye başladım.
Sneijder ve Mancini gibi isimlerle de beraberdin Inter'de, onlar da burada önemli izler bıraktı. Hiç görüşlerini aldın mı gelmeden önce?
Mancini, Melo, Sneijder, Alex Telles ile görüştüm. Podolski de mesaj attı. Mancini, Melo ve Sneijder ile konuştuğumda, üçü de bana "Hiç düşünme mükemmel bir takım, çok güzel bir şehre gideceksin, teklifi kabul etmelisin" dedi. Diğer taraftan Alex Telles ve Podolski de bana mesaj attılar. Onlar da Galatasaray'ın çok büyük bir kulüp olduğunu, mutlaka İstanbul'a gitmem gerektiğini söylediler.
Ümit Davala, 2002 Dünya Kupası'nda Japonya'yı eleyen kafa golünün sahibi. Şu anda antrenörün. O maçı kendisi ile konuştunuz mu?
Kendisi ile konuştuğumuz ilk konu onun Japonya'ya attığı gol oldu. O maçı seyretmiştim. Çok iyi hatırlıyorum o günü…
2002 Dünya Kupası'na Japonya futbolunun yeniden dizaynı için önemli bir dönüm noktası diyebilir miyiz?
2002 Dünya Kupası, Japonya futbolu olarak bizim çıkış noktamızdı. Takım olarak oynamaya başladığımızın göstergesiydi. Ülke olarak bu işi yapabileceğimizi dair güvenimiz gelmişti. Futbolda kendine güvenin çok önemli olduğunu düşünüyorum.
Japonya futbolu önemli yıldızlar çıkarmıştı 2000'lerin başında... İnamoto, Hidetoshi Nakata, Shinji Ono gibi yıldızlar vardı. Şu anda da senin dışında Keisuke Honda, Shinji Kagawa gibi oyuncular var. Sence Japonya'nın futbol geleceğinde daha büyük yıldızlar var mı?
Geçmişle karşılaştırırsak şimdi daha çok bilinen oyuncular var. Avrupa piyasasına yabancı kuralının ardından daha çok Japon futbolcu gelebiliyor. İtalya'da Honda'nın ve benim ayrılığımın ardından Japon futbolcu yok ama Almanya'da, İspanya'da, İngiltere'de Japon oyuncular forma giyiyor. Gelecekte de daha çok kaliteli oyuncu çıkaracağımızı söyleyebilirim.
Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın