Hasan Şaş: "Aklım İngiltere'de kaldı"
 
Hasan Şaş: "Aklım İngiltere'de kaldı"
Cimbom'un süper starı Hasan Şaş Futbol Federasyonu'nca çıkarılan Tam Saha Dergisi'ne ilginç açıklamalarda bulundu. Hasan yurt dışında futbol oynama hayalini hep kurduğunu da dile getirdi.

Nasıl futbolcu oldun?
16 yaşında Adana Demirspor genç takımına geldim ben. Bir sene genç takımda oynadım. Çok başarılı bir sezon geçirdim. Sonra A Takım'la idmana çıkmaya başladım. İkinci sene sonunda kadroya girdim. O zaman A.Gücü izliyordu beni. 18 yaşında oraya transfer oldum. Ankara'da da TSYD Kupası'yla başlayan bir çıkışım oldu. 21 yaşında da G.Saray'a transfer oldum. Tabii Anadolu'dan gelen bir gencin, Ankara'daki ortamı ile İstanbul ortamı çok farklı. Bilirsiniz, buraya gelip 1-2 senede dönen arkadaşlarımızla dolu ortalık. Zorluklara karşı insan ancak kendi gücü ve iradesi ile karşı durabilir. Ben hep bunu yapmaya çalıştım.

Ne gibi zorlukları vardı İstanbul'un?
İstanbul herşeyiyle değişik bir yer. Her grup ayrı bir camia. Futbolcular ayrı bir camia, hocalar ayrı bir camia. Medya da öyle. Dışardaki hayat çok çok hızlı, hayatında görmediğin kadar çok genç kız görebilirsin burada. E onlar da futbolcuya aşık olabilirler. Gezmek tozmak isterler. Bu da cezbediyor insanı. Burada önemli olan iradeli olmak. Benim önerim futbolcunun kız arkadaşı olsun ama iki üç yıl birlikte olsunlar. 15 günde bir sevgili değiştirmek. Futbolcunun performansını ile birlikte medya ile olan ilişkilerini bozuyor.

Basınla iyi olmanın ölçüsü nedir?
Tavrını koyman lazım. Ben öyle yaptım. Kimseyle kavgam yoktur, kimsenin de benden bir şikayeti yoktur. Çok eleştirilmeme rağmen kimseye saygısızlık etmedim. Hep ciddi röportajlar yapmaya özen gösterdim. Kaldı ki futbolcu da o kadar çok medya önünde olmamalı. Ayda, hatta iki ayda bir röportaj yapmalı.

Peki basın neyi yanlış yapıyor?
Örnek vereyim. Genç arkadaşım Sabri'nin parladığı ilk dönemleri hatırlıyorum, çıkmadığı gazete kalmadığı çocuğun. 18-19 yaşında bir çocuk, bir ayda her yerde zirvede. Ama ondan sonra ne oldu? Bir iki maç kötü oynadı. Sonra eleştiriler ve uzun süreli bocalama dönemi. Çocuk da haklı hergün gazetede manşet, aklı karışıyor. Konsantrasyonunu yitiriyor.

G.Saray'da iyi başladın müthiş bir Fener derbisi ve sonrasında düşüş?
Tam da bahsettiğim nedenlerden oldu bu. "Ulubatlı Hasan geldi, bayrak dikti, şuraya gitti, buraya gitti" diye yazıp durdular. Ne oldu, 21 yaşındayım. İki maç kötü oynayınca psikolojiyi kaldıramadım. Yalnızdım, o sıra ailem de yoktu. İçime kapandım. Onun için 2-3 ay bocalama devresi geçirdim.

Nasıl çıktın o karanlıktan?
Bununla da kalmadı ki başıma gelenler. Ardından hiç haketmediğim bir doping olayı gündeme geldi. Ben de askere gittim. 6 ay orada hiç futbol oynamadım. Ama hiç yılmadım bunun tek bir nedeni var, içimdeki hırs. Kafaya taktım ben. G.Saray'a geldiğim gibi kalacağım, kariyer yapacağım dedim hedefler koydum önüme. İşte ben böyle yırttım. Yoksa doping olayı ile kaybolup gidecektim. G.Saray'da yedinci yılım kariyerim de Allah'a şükür iyi.

Güneş'le Milli Takım'da Lucescu ile G. Saray'da iyiydin sonra ne oldu?
O yıl ben Şampiyonlar Ligi'nde Lucescu döneminde çok iyi oynamıştım. Dünya Kupası'nda da 'geliyorum' diyordum. Nitekim dünya üçüncüsü takımın ön plandaki futbolcularındandım. Ama G.Saray'a döndüğümde tekrar kendi kulübümdeki pozisyonuma döndüm. Bir futbolcu 'ben orda burda oynayamam' demez. O dönem çok kırıldım.

Neye kırıldın?
Düşünebiliyor musunuz bir ay önce bir insan omuzlarda, Türkiye için çok şey yapmış biri olarak övülüyor. Sonra bir ay içinde öyle kötü şeyler yazılıyor ki, inanamıyorsunuz. Ben kırıldığım zaman bırakın koşmayı adım atmak bile istemem.

Yurtdışı hayalin var mı?
Açıkcası içimde kaldı. Gecikmiş diye düşünmüyorum, ama o dönem gidilebilirdi, o dönem önemli bir dönemdi benim için. Ama olmadı. Bir daha öyle bir fırsat bulur muyum bilemiyorum?

Tarzın İtalya ligine uygun gibi ama hangi lig seni daha çok çekiyor?
Yok, İtalya Ligi zor bir lig, herkes orada top oynayamaz. İngiltere Ligi çok zevkli bir lig. Ben orayı isterdim. Taraftarlar ne olursa olsun, yensen de yenilsen de, küme düşsen de taraftar stadlara geliyor, her maç full çekiyor.

Milli Takım'ın hız kaybı sürecek mi?
O dünya kupasında oynayan ağabeylerimiz Tugay, Bülent, H.Şükür, Alpay İlhan Mansız, Arif, Abdullah, Ergün, Hakan Ünsal vardı. Düşünebiliyor musunuz Milli takım 15 oyuncusunu kaybetmiş. Yine de siz bir yılda toparlanacaksınız. Yok öyle şey. Mevcut milli takım kadrosu yaş ortalaması 23. Demek ki bu kadro daha 10 sene oynayacak. Demek ki, zamana ihtiyaç var.



Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
Puan Durumu Fikstür
Bizi Takip Edin :
Webaslan Google+ Webaslan Facebook Page Webaslan RSS Webaslan iPad Webaslan Mobil
En çok okunan haberler