09
2011
Son 15 yıldaki şampiyonluklarımızı incelersek; 1996-2000 yılları arasında Galatasaray takımında savunmadan hücuma Popescu-Bülent-Okan-Suat-Hagi-Arif-Hakan Şükür gibi 4 yılda maçların yaklaşık %80 kadarında oynayan iskelet bir kadro vardı.Savunmada ayağa top yapan bir stoper(Popescu),yanında savaşçı,fizik gücü müthiş ve yürekli bir stoper(Bülent),orta sahada kısa boylu,çabuk,top tekniği ve fizik gücü ortalamanın üzerinde olan futbolcular(Okan-Suat),ileride çabuk,fırsatçı ve gol vuruşu ve şutu iyi bir forvet(Arif),yine hücumda uzun boylu,dayanıklı,hava toplarında dünya standardında olan,pres gücü yüksek,son dakikaya kadar savaşan,gol vuruşu çok iyi olamasa da her maçta en 5 pozisyona girebilen bir forvet(Hakan Şükür) ve bir lider,futbol profesörü,kumandan Hagi…
Bu o zamana kadar görülen en iyi takım iskeletiydi.2001-2002 şampiyonluğunda takımda Bülent-Ergün-Hasan Şaş-Arif Erdem gibi oyuncular özellikle Ergün ve Hasan Şaş’ın tavan performansları ve kiralık oyuncularla birlikte yüksek standartta olmasada başka bir seçenek sundular şampiyonluk için…
2005-2006 da ise Hakan Şükür ve Hasan Şaş’ın müthiş performansı ve ağabeyliklerine ek olarak diğer takımlar tarafından aşağılanma sonucu ortaya çıkan(Bknz Fenerbahçe yöneticisi Murat Özaydınlı’nın ve diğerlerinin konuşmaları) yeniden kendini ispatlama ve yeniden en büyük olma çabası vardı,takım adeta küllerinden yeniden doğmuştu…2007-2008 yılında yine Hakan Şükür ve arkadaşları Feldkamp’ın ayrılması sonucunda üstlerine daha fazla sorumluluk alarak,performanslarını zorlayarak,oluşabilecek bir başarısızlıkta suçlunun kendileri olmaması için son 7 maçı yardımcı teknik direktörle geçmelerine rağmen şampiyon olmuşlardı…Her biri farklı bir hikaye gibi görünse de temelde iskelet kadro,kalite,süreklilik,istikrar,ve her düşüşde yeniden başkaldırı vardı…
2010-2011 sezonunda bu saydıklarımdan iskelet kadro oluşturuldu,kalite fazlasıyla var,alınan oyuncuların ve kadroda kalanların çoğunun (Selçuk-Muslera-Ujfalusi-Eboue-Elmander-Ceyhun-Melo-Servet-Riera-Hakan Balta-Sabri)istikrarlı ve sürekliliği olan oyuncular olduğunu görüyoruz,sadece bir arada oynamaya ihtiyaçları olduğuna inanıyorum.Geriye tek eksik kalıyor… Her düşüşde yeniden başkaldırı...Geçen seneki yok oluşu yaşadıktan sonra şaşkınlık ve beklemekten vazgeçip, kendi küllerimiz üzerinden anka kuşu gibi yeniden doğabilirsek eğer 1992-2002 arasındaki 10 yılda 7 şampiyonluk istatistiğini yeniden yakalayıp hikayeyi baştan yazarız…