30
2013
Pazar gecesi Galatasaray hem direk bir rakibine karsi almis olmasi hem de Trabzon ve Kasimpasa maclarindaki puan kayiplari sonrasi olmasi itibariyle onemli bir uc puani hanesine yazdirdi.Sari kirmizililar maca alisilagelmis ic saha dinamizmiyle basladi. Bu seferki dinamizimde Elmander'in fiziksel olarak dusene kadar verdigi gecen seneki Elmander esintilerinin payi buyuktu. Erken gelen gol de bu dinamizmi taclandirdi. Golde Emre'nin hem kendini konuslandirdigi en arkaya sarkan ideal sol acik pozisyonu,hem de topa dusmeden (aslinda) zor pozisyondaki vurusu takdire sayandi. Ayni Emre'nin Kasimpasa macindan sure gelen hatalarini tekrarlamaya devam ettigini ve takimdaki yerini koruyabilmesi icin oyununu olgunlastirmasi gerektigini de bir cumleyle belirtmekte fayda var. 20'ye kadar suren Galatasaray firtinasi yerini macin ilk devresinin sonuna kadar daha dengeli bir oyuna birakti. 45'te gelen gol ise bircok kisi icin cok daha rahat ve rakibin tecrubesizligini de goz onune alirsak farka gidilebilecek bir ikinci yarinin habercisiydi sanki; ta ki ikinci yarinin basinda gelen gole kadar.Galatasaray macin kesin favorisiydi; cunku Almeida'nin olmayisi defansta zaman zaman yerlesim sorunlari yasayabilen Terim'in ogrencileri icin buyuk bir avantajdi. Bunun yaninda Almeida'nin yoklugunda en ciddi sorun teskil edebilecek Holosko, Semih'e karsi Fernandes ise Melo'ya karsi fiziksel anlamda tam bir yenilgi yasiyordu. 2-1 sonrasi bile ozguvenli Galatsaray 3. gol icin ciddi sinyaller veriyordu. Oyunun bu fazi da Melo'nun pazar gecesinin en buyuk tartisma konusu olabilecek kirmizi kart ile sona erdi.Kart sonrasi oyunda Besiktasin yeni ve tecrubesiz sol beki karsisinda bir turlu ustunluk kuramayarak hayal kirikligi yaratan Hamit'in kacirdigi cok net pozisyon hem Hamit'e hem de oyunun gerPazar gecesi Galatasaray hem direk bir rakibine karsi almis olmasi hem de Trabzon ve Kasimpasa maclarindaki puan kayiplari sonrasi olmasi itibariyle onemli bir uc puani hanesine yazdirdi.Sari kirmizililar maca alisilagelmis ic saha dinamizmiyle basladi. Bu seferki dinamizimde Elmander'in fiziksel olarak dusene kadar verdigi gecen seneki Elmander esintilerinin payi buyuktu. Erken gelen gol de bu dinamizmi taclandirdi. Golde Emre'nin hem kendini konuslandirdigi en arkaya sarkan ideal sol acik pozisyonu,hem de topa dusmeden (aslinda) zor pozisyondaki vurusu takdire sayandi. Ayni Emre'nin Kasimpasa macindan sure gelen hatalarini tekrarlamaya devam ettigini ve takimdaki yerini koruyabilmesi icin oyununu olgunlastirmasi gerektigini de bir cumleyle belirtmekte fayda var. 20'ye kadar suren Galatasaray firtinasi yerini macin ilk devresinin sonuna kadar daha dengeli bir oyuna birakti. 45'te gelen gol ise bircok kisi icin cok daha rahat ve rakibin tecrubesizligini de goz onune alirsak farka gidilebilecek bir ikinci yarinin habercisiydi sanki; ta ki ikinci yarinin basinda gelen gole kadar.Galatasaray macin kesin favorisiydi; cunku Almeida'nin olmayisi defansta zaman zaman yerlesim sorunlari yasayabilen Terim'in ogrencileri icin buyuk bir avantajdi. Bunun yaninda Almeida'nin yoklugunda en ciddi sorun teskil edebilecek Holosko, Semih'e karsi Fernandes ise Melo'ya karsi fiziksel anlamda tam bir yenilgi yasiyordu. 2-1 sonrasi bile ozguvenli Galatsaray 3. gol icin ciddi sinyaller veriyordu. Oyunun bu fazi da Melo'nun pazar gecesinin en buyuk tartisma konusu olabilecek kirmizi kart ile sona erdi.Kart sonrasi oyunda Besiktasin yeni ve tecrubesiz sol beki karsisinda bir turlu ustunluk kuramayarak hayal kirikligi yaratan Hamit'in kacirdigi cok net pozisyon hem Hamit'e hem de oyunun geri kalan kismina ciddi endiseli gozlerle bakilmasina sebep oldu. Bunun paralelinde Sneijder ve Engin gibi hem fiziksel hem de mental anlamda nerede olduklari bilinmeyen iki oyuncunun girisi kafalardaki soru isaretlerini azaltmadi. Bu dusuncedeki kisiler ciddi bir yanilgi yasadi, Galatasaray da Hamit de oyundaki en iyi dakikalarini yasadi geri kalan kisimda. Besiktas bu bolumde nerdeyse tek ciddi atak yapamadigi gibi Galatasaray henuz hazir olmadigi gozlemlenen Sneijder'i de katarsak neredeyse 9'a 11 modda oynanan karsilasmada rakibine ciddi bir fiziksel ustunluk kurdu.Macin iyileri tartismasiz Sabri, kirmizi kart pozisyonunu gozardi edersek Melo idi. Sneijder ise daha takima alismak ve fiziksel olarak kendisini yukseltmek anlaminda zamana ihtiyaci oldugunu gosterdi. Sneijder kalitesindeki ve yasindaki bir yildiz bu evreyi cok kisa surede atlatirsa sasirmamak lazim. Macin hakemi zorlandi. Galatasaray Besiktas'a son 25 dakikada supriz ustunlugunu saglamasa, kendisi icin cok ciddi paragraflar acilabilecek bir aksam yasayabilirdi. i kalan kismina ciddi endiseli gozlerle bakilmasina sebep oldu. Bunun paralelinde Sneijder ve Engin gibi hem fiziksel hem de mental anlamda nerede olduklari bilinmeyen iki oyuncunun girisi kafalardaki soru isaretlerini azaltmadi. Bu dusuncedeki kisiler ciddi bir yanilgi yasadi, Galatasaray da Hamit de oyundaki en iyi dakikalarini yasadi geri kalan kisimda. Besiktas bu bolumde nerdeyse tek ciddi atak yapamadigi gibi Galatasaray henuz hazir olmadigi gozlemlenen Sneijder'i de katarsak neredeyse 9'a 11 modda oynanan karsilasmada rakibine ciddi bir fiziksel ustunluk kurdu.Macin iyileri tartismasiz Sabri, kirmizi kart pozisyonunu gozardi edersek Melo idi. Sneijder ise daha takima alismak ve fiziksel olarak kendisini yukseltmek anlaminda zamana ihtiyaci oldugunu gosterdi. Sneijder kalitesindeki ve yasindaki bir yildiz bu evreyi cok kisa surede atlatirsa sasirmamak lazim. Macin hakemi zorlandi. Galatasaray Besiktas'a son 25 dakikada supriz ustunlugunu saglamasa, kendisi icin cok ciddi paragraflar acilabilecek bir aksam yasayabilirdi.