23
2013
Bu soruya herkesin muhakkak bi cevabı vardır. ama futboldan da öte şöyle bir şey var; kişiyi, bir grubu ve topluluğu baskı altında tutarsanız hiçbir şekilde verim alamazsınız.Konuya genel bir kanıyla başladım. Bunu futbola uyarlayacak olursak... Nedir Türk futbolundaki baskı? Cevap basit; öncelikle süper ligde herkesin karşı çıktığı yabancı kuralı. Bir kere alt liglerde olması gereken yabancı kuralı bizde süper ligi de kapsıyor. Şu unutulmamalı ki yabancı oyuncular, Türk oyunculardan, Türk oyuncular da yabancı oyunculardan bir çok şey ve farklı futbol kültürünü öğreniyor. Zaten rekabetin olduğu bir ortamda başarı gelir. Sen yabancıları kısıtlarsan Türk oyuncular için REKABET azalacak REHAVET artacak bunu idrak etmeliler artık. Milli takımın hali ortada. En son çare olarak Fatih Terime imza attırdılar bakalım Fatih Hoca yabancı kuralı konusunda tavrını kabul ettirecek mi yıldırım beye... Bir diğer yapılan baskıysa kulüplerin birbirlerine yaptığı baskı... Çoğu taraftar grubu yüzünden aileler maçlara gidemiyor ve çocuklarını stadlara göndermiyor. Bu benim bizzat şahit olduğum bir olay. Taraftar terörünün önüne geçilmeli. Rakip takımı alkışlayabilmeliyiz veya onlar bizi alkışlayabilmeli. Avrupa ülkelerine bakın taraftar modelini görürsünüz. Başka bir baskıysa teknik direktörlerin baskısı... Çoğu teknik direktör sürekli aynı oyunculara şans vererek diğer oyunculara haksızlık edebiliyor. Tabi ki istikrar üzerine kurulu bir takım olmalı fakat iyi oynamayan bir oyuncuyu sırf ismi var diye oynatan hocalar var. Hem süper ligde hem de ptt1. ligde bunu gorüyoruz. Oysa çok yetenekli ve genç yıldız adayları var ülkemizde. Ptt 1. ligi takip edenler görür o yıldız adaylarını. onları büyük takımlar alıp denese en azından 1-2 tane oyuncu kazanmış oluruz. Oyuncuyu alıp a2 ye gönderip oradan başka takıma kiralamakla oyuncu gelişmez. Semih Kaya örneğinde olduğu gibi a takıma bir anda alıp bazı hatalarını görmezden geldikten sonra zaman içinde o genç yıldız adayının gelişimini göreceksiniz. Ama teknik direktörler bunu göze alamıyor. Tapusunu al, kirala, al kirala. bu şekilde olmaz. Bu şekilde çok az futbolcu gelişir. Zaten o oyuncu kiraladığın takım ayarında oynuyordu eskiden. Onu geliştirmek için büyük maçlara adapte etmelisin. Bak barcelonaya, real madride, arsenale. Büyük maçlarda hep genç isimleri var. futbolcu böyle hırs yapar, böyle çalışır böyle gelişir. futbol sadece yetenek değil mentalite meselesi. sen oyuncuyu küçük takımlara kiralık gönderirsen o oyuncunun mentalitesi de küçük kalır. sen onun vizyonunu büyütmelisin. Uzun bir yazı oldu ama umarım değmiştir.