Galatasaray yönetiminde kimler geldi kimler geçti ama ben bu yönetim kadar enterasan işlere damga vuran yönetim görmedim. Bir bakıyorsun 2-3 senede gerçekten takım büyük işler başarmış,Avrupada tekrar adını duyurmuş,ama diğer yandan baktığında Chelsea yenilgisini dış basın yazmıyor bile yane Chelsea Galatasaray'la değilde sanki Maribor'la oynamış ve öyle turu geçmiş... Diğer yandan baktığında 3 senedir bu takımı dipten zirveye taşıyan ve artık Galatasaray'la bütünleşen ; yense de yenilse de taraftarın takdirini toplayan ; çünkü yenildiğinde dahi gururlu bir şekilde futbol oynatan;hırsını,inancını,ruhunu oyunculara ve taraftara yansıtan ve hissettiren ki bunu Mancini gibi kendine bağırarak veya sadece kulübeyi tekmeleyerek değil bizzat doğrudan oyunculara yansıtan bir teknik diröktörü göndermişsin,gittiği günden beri 2 hafta susmuşsun ve hala mantıklı bir açıklama yapmamışsın, sırf sözde kurumsallık ve daha rasyonel(Sıfır ruh ve inanç) futbol oynatma adına Mancini'yi getirmişsin ki,Ali Dürüst ve Abdurrahim Albayrak gibi takımı için canını dişine takan idarecileri daha genç yöneticilerle çalışma adına beklenmedik bir seçimle göndermişsin, sonra dalga geçer gibi çok daha yaşlı yöneticileri yönetime almışsın.Üstelik oturmaktan başka birşey yapmayan hiç bir müdahelede bulunmayan yan gelip yatan Tugay Kerimoğlu'nu asistan menejer olarak getirtmişsin... Fatih Hoca'nın, Tugay Kerimoğlu'nu floryanın kapsından dahi sokmadığı kadar gerçekten varmış... Bu takıma rahat battı bunu anlayabiliyorum.Fatih Hoca'yı göndererek takımın liseden , üniversite hayatına geçtiğini vurgulayan Ünal Aysal Mancini'nin gelişiyle birlikte ilkokul seviyesine geçtiğini göremiyor... Mancini'nin gelişiyle birlikte takımın gençleştirilmesi ve daha çok alternatiflerin alınması beni gerçekten ilk başlarda sevindirdi.Ama haddinden fazla gereksiz transfer yapılması ve 2 kişiden fazlasını 11'e sokamamasını futboldaki acelelik ve yanlış transfer politikası olarak düşünüyorum. Bugün gelenler ve gidenleri kıyasladığımda Telles,Veysel ve Hajrovic'in 11'de oynayabilecek kapasiteye sahip olduğunu düşünüyorum. Koray Günter,Ontivero,Oğuzhan Kayar gibi isimlerin ileriye yönelik transfer olduğu gerçekten bu oyuncuların kumaşlarının iyi olduğu ve belki de 2-3 seneye kadar bu takımda kendilerine yer bulabileceği alenen açık. Ancak Salih Dursun,Umut Gündoğan,Burdisso transferlerinin Galatasarayda oynayabilecek kalitede olduğunu düşünmüyorum.İşte bu yüzden Galatasaray'ın Scout ekiplerini gerçekten eleştiriyorum.Bu oyuncuları bir kereliğine izlemeye alıyorlarsa,defans oyuncusu olmasına rağmen ikili mücadeleye bile giremeyen Burdisso'yu Dany'e tercih ediyorlarsa kurumsallıktan bahsetmeniz gerçeği yansıtmaz.Ayrıca Kayserispor'dan , Galatasaray dahil tüm takımların dilinin yanmasına rağmen, başta 8.000.000 €'ya aldığımız Amrabat olmak üzere hala bu takımda ki oyuncuları almada ısrar edilmesine anlayamıyorum... Galatasaray'ın kadrosuna baktığımda artık çoğu oyuncunun miyadının dolduğunu anlayabiliyorum. Bu taraftar sadece iç sahada değil dış sahada da ASLANLAR gibi oynayan futbolcular istiyor.İç sahada taraftar takımın hep yanında, ancak dış sahada da teknik diröktör faktörünün girmesi şart.Teknik Diröktörlük sadece 11'i sahaya sürmek değildir,yeri geldiğinde oyuncularıyla baba-oğul ilişkisi kurmak,yeri geldiğinde bir arkadaş olmak,yeri geldiğinde de otoritesini ortaya koymaktır.Ancak Mancini'nin takıma otoritesini yansıtmadığını,yabancılar ve türk oyuncular arasında ayrım yaptığını düşünüyorum.Chelsea maçından sonra ki analizim ve seneye sadece 8 yabancının bulunacağı sistemi göz önünde bulundurursak birçok yabancının takımdan ayrılması ve  yeni bir yapılanmaya girmek en mantıklısı.Ayrıca takımın borç sınırına bakıldığında birçok kaliteli oyuncunun değerini bulduğunda satılması da en doğru olanıdır... Futbola doyan oyuncuları gönderip futbola aç oyuncular almalıyız. Sadece iç sahada taraftarın baskısıyla oynayan değil dış sahada da Melo gibi 90 dakika savaşan futbolcular almalıyız. Seneye takımda Burdisso(K),Ontivero,Telles,Hajrovic,Bruma,Melo,Chedjou,Dany,Amrabat,Elmander,Muslera,Eboue, Drogba ve Sneijder olmak üzere toplamda 14 yabancı bulunacaktır. Bunlardan Burdisso,Elmander,Chedjou,Dany,Amrabat,Eboue ve Drogba'nın gönderilmesinden yanayım. Chedjou,Dany,Amrabat,Eboue gibi isimlerin her zaman talibi vardır. Bu isimlerden en az takım 15.000.000 € kazanır.Satın alındıkları paraya göre belki oldukça az ama zararın neresinden dönersen kar gözüyle bakmalıyız artık. Sneijder'e 12.000.000 €'dan fazla teklif verildiği takdirde satılmasından yanayım. Türk oyunculardan ise Gökhan Zan,Ceyhun,Yekta,Engin,Yiğit Gökoğlan,Sercan Yıldırım gibi isimlerin gönderilmesi gerekir. Böylelikle takımda Muslera,Eray,Ufuk,Semih,Koray,Hakan Balta,Telles,Sabri,Salih Dursun,Veysel Sarı,İbrahim Coşkun,Emre Can Coşkun,Melo,Selçuk,Umut Gündoğan,Furkan Özçal,Hamit,Sneijder,Oğuzhan Kayar,Emre Çolak,Aydın Yılmaz,Ontivero,Hajrovic,Bruma,Burak,Umut,İsmail Ünsal gibi isimler kalıyor.   Bu kalan oyunculardan İbrahim Coşkun,Emre Can Coşkun,Oğuzhan Kayar,Ontivero ve İsmail Ünsal'ın kiralık gitmesinden yanayım. Böylelikle bölgelere oyuncu dağılımına baktığımızda birçok yere oyuncu ihtiyacı doğuyor. Benim istediğim oyuncuları sizlere listeleyim: Ömer Toprak(Stoper)(7.000.000 €) ; Puyol(Stoper)(Ücretsiz) ; Tolga Ciğerci(Orta Saha)(4.000.000 €) ; Jem Karacan(Orta Saha)(2.500.000 €) ; Hakan Çalhanoğlu(Orta Saha)(6.000.000 €) ; Samed Yeşil(Forvet)(3.000.000 €) ; David Villa(Forvet)(2.000.000 €) Totalda 24.500.000 € gibi bir maliyet.Gidenlerle gelenler arasında 7.000.000 € gibi bir açık kalacak ki alacağın bu oyuncular hem hazır oyuncular hem de her sene her sene sana dünyalar kadar para harcatmaz. Seneye istediğim kadro ve sistem: -----------------------Muslera----------------------- ------------------------------------------------------- Hamit--------Semih---------Ömer----------Telles ---------------Selçuk(K)------Melo----------------- ------------------------Sneijder--------------------- Bruma-----------------------------------David Villa ------------------------Burak------------------------ Bu sistem defanstan Melo , Selçuk ikilisinin oyunu kurmasıyla çıkılması,topa daha fazla sahip olunması,topu kanatlara taşıyarak hücumdaki etkinliği artırmaya ve forvet arkasında Sneijder'i daha çok ön plana çıkarmaya yönelik bir sistem. Bu sistemde endişeniz belki Burak Yılmaz ancak kanatlı sistemde Burak Yılmaz'ın eski futbolunu aratmıyacağına eminim.Ayrıca beklerin Hamit ve Telles'in bu sistemde daha faydalı olacağını düşünüyorum.İlerde topu tutmada Villa ve Sneijder ikilisi ön planda olacaktır.Topu taşımada ve oyunu rakibin sahasına yıkmada seneye daha güçlü bir Bruma'nın ön planda olacağından eminim.Ayrıca bu sistemde bütün oyuncular gol atabilir. Artık her maçı kaldıramayacak olan Hamit'in yerine çok rahat Veysel'i oynatabilirsin.Puyol'u,Hajrovic'i dönüştürmeli oyuna alabilirsin.Sneijder'in sakatlığında çok rahat Hakan Çalhanoğlu'na formayı verebilirsin. Selçuk ve Melo'yu şampiyonlar ligi maçından önce dinlendirip,Tolga Ciğerci ve Jem Karacan ikilisini oynatabilirsin.Forvette Samed Yeşil ve Umut gibi yedeklerinde her zaman var.Yane her bölgede hazır futbolcun bulunacak. Ancak bu sistemde tek kilit adam David Villa olur... Kısacası artık bir sistemi oturmalıyız ve mecburen kurallara dayanarak bazı oyuncularımızı elden çıkarıp kadro derinliğini kaliteli oyuncularla doldurmalıyız.Benim düşünce ve görüşlerim bunlardan ibarettir Renktaşlar... Okuyan herkese Teşekkürler...