Tüm Galatasaraylılara Selamlar.

Webaslanda ilk yazımı sizlerle paylaşıyorum umarım galatasarayı kendi penceremden sizlere aktarabilirim. Tüm eleştirileriniz için şimdiden teşekkür eder, Galatasaraylı günler dilerim.

 Son günlerin dedikodusu malum Mircea Lucescu. Peki Lucescu gelicek tüm sorunlar biticek mi? Takımın oynadığı futbolun tek sorumlusunu Mancini olarak görmek Galatasarayın 30 Eylül 2013 sonrasına bakmaktır.Mancini Galatasarayda çok zor şartlar altında işini yapmaya çalışıyor. Tartışmamız geldiği ilk günden beri futbol kamuoyunun en çok konuştuğu isim Mancini.

Mancini, ligde 6 maçtan 2 galibiyet çıkaran ikisi deplasmanda (bursa-eskişehir) ikisi arenada(antalya-rize) 4 beraberlik almış, şampiyonlar liginde real madrid' e içerde 6-1 kaybetmiş bi takımı devraldı. Kabul etmek lazım takım şuanki ruh halinden daha ii durumdaydı fakat işler zaten kötü gitmeye başlamıştı. Manciniye bırakılan takım kesinlikle planlanmadan oluşturulmuş ve kervan yolda düzülür mantığıyla yola çıkarılmış bi gruptu. Drogba ve sneıjder takıma katıldıktan sonra hangi sistemde oynadığımızı hiçbirimiz bilmiyoruz. Fatih Terim işleyen bi takım kurmuştuda mancini gelip bi çuval inciri berbat etmedi. Terim döneminde takım içinde yerli-yabancı kavgası zaten başlamıştı selçuğun elinden duran topları manci almadı.  Bu duruma çözüm bulmayan sessiz kalan Terim sebep oldu. Terim giderken galatasaraya hazır durumda bir yedek kaleci bile bırakmamıştı. Geçen sene kupada 1461 faciasına sebep olan hazırlıksız külübenin sahibide Terimdi.(Yiğit Gökoğlan, Sercan Yıldırım, Amrabat, Dany, Furkan Özçal, Cris, 20 maça yakın ceza alan Engin Baytar, Süper kupada oynayıp giden Emrah Kılıç,  hatta Riera maliyetleri şampiyonluklar nedeniyle hiç görülmedi. Başkan ''Sneıjeder'' transferi için suçlanırken 13 milyon avroya Brumaya evet diyen Terimdi.Unutulmasın ki yerden yere vurulan Ünal Başkan 2.şampiyonluğun geldiği devre arası golcü olarak Drogbayı getirirken Kadiköyde imza töreni Webo için yapılmıştı.)

Mancini macerası hiçde fena başlamadı Şampiyonlar Liginde Juventus deplasmanıydı ilk maç 2-2 lik skor Drogbanın katkısı takımın sağlam duruşu ve sahaya yayılışı beni çok umutlandırmıştı. Büyük golcü Burak yılmaz artık 3. seneçekti bu maçtan sonra mancinin kafasında. Zaten Sneıjder ayarında bir 10 numara yakalamışken kadroda 4-4-sneıjder-1'i düşünüp tahtaya ilk önce sneıjderi yazmak girilmesi gereken en doğru yoldu.Ama yerliler içinde burak yılmazın konumundan dolayı drogba veya umut bulutun arkasında bekletmek kolay olmadı.Drogbayı ise o dönemde kulubede oturtmak akıl işi değildi(Sezon başında Süper Kupa finalinin kupa törenine o gün 11' e giremediği için Burak Beyin tripleri suratları törene damga vurmuştu) Mancini takım içindeki homurdanmaları gördü Burak Yılmazda Kopenhag maçında sol çizgide taraftarın ve özellikle spor medyasının gözünü boyamayı başardı. Üstelik şikayet ettiği yabancılar Kopenhag (şampiyonlar ligi!!!) maçında Buraka gol attırmak için herşeyi yaptılar. Burakın sol veya sağ çizgideki performansı o günden sonra bitti kanatlar için sadece 1 maçlık kredisi vardı burakın onuda Kopenhag maçının ilk yarısında vermişti manciniye sonrasında sürekli 11 deydı ama burakı gören olmadı. Selçuk ve Burak ikilisi bu sene şampiyonlar liginde 3 gol atan Umut, diğer golleri atan ve tüm golleri asiste eden yabancıları izlemekle yetindiler.(gönderilen, dany amrabat bile asist yaparak katkı verdiler). Mancinin en büyük hatası floryada bu ikiliyi kontrol edememek oldu Bunun için yanında Tugayda vardı ama tugay benzer durumları oynadığı dönemde hagi yle yaşamış takımdan ayrılarak rangersın yolunu tutmuştu bu olayın içine girmedi yada girmek istemedi.( gizliden gizliye burak ve selçuka arka çıktığı , Drogbayla bu nedenle aralarının açık olduğunu duymuştuk.) 4-4-sneıjder-1 den juventus maçı sonrası vazgeçmek zorunda kaldı mancini. (burak soyunma odasında yerlilerın arkasında en çok durduğu isim) ve muslera sneıjder sakatlıkları madrid deplasmanı kabusa çevirdi. Ercan Tanerin ALLAHIMM GOLLLLL çığlıkları tüm galatasaraylıları gözyaşlarına boğarken,, lig 2.liğinin şampiyonlar ligine direkt katılma bilet olması herkesi lig için (taraftar dahil ) gevşetmeye yetti. Spor medyası ise Son 2 senede Avrupadan 2 kupayla dönmüş (şampiyonlar ligi ve uefa kupası) sezon başı süper kupayı 5 te 4 penaltı atarak 5 te 5 yapan Bayerne kaybetmiş Mourinholu Chelseayi sanslı kura olarak gösterdi. Kabul ediyorum Şampiyonlar liginde gruptan çıkıldıktan sonra zayıf takım gelmesini beklemek anlamsız ama geçen sezonki Schalkeye göre Chelsea ye elenmek bence normaldi ama ş. liginde elenmemizin sonuçları akbabaların işine geldi ve gündemdeki 10 spor olayından 5 i olumsuz Galatasaray haberi olmaya başladı ve hem haberler hemde deplasman maçları yıkıcı oldu bana göre şampiyonlar liginde başarısız değildik.(Ş.ligi bu sezonda yarı final gördü chelsea a.madridle madridte gol yemeden berabere kalmaları bana göre final için avantaj son 4 sezonda 2 yarı final gördüler ş.liginde)

Burak Yılmazın ise soyunma odasında bu kadar kısa sürede bu kadar nüfuslu olmasının tek nedeni selçuk. Selçuk sakin ve dengeli bi futbolcu olmasına rağmen ekürisi tek kelimeyle bencil. Selçukun performansının düşmesi sneıjder ve drogbadan önce burakın galatasaraya imza atmasıyla başladı.Elmander- Baros, Elmander -Necati, Elmander - Umut Bulut  ikililerinin pres gücü Selçuk ve Melonun performansını yüzde yüz etkiledi ne zaman buraklı bi forvet hattımız oldu o zaman düşmeye başladık. Burak Yılmaz istatikleri yüksek bir golcü olmasına rağmen bana göre Galatasaray golcu  tercihi Burak olmamalı ağır olabilir ama Burakın futbolu bilmediğini düşünüyorum. Selçuk-Forma olaylarının yaşandığı derbide ise eleştirilen yabancılar müdahale ederken Selçuğa Burakın sağ çizgiden ayrılmayıp tüm olan biteni  maça başlayıp hiç ayrılmadığı sağ çizgiden izlemesi normal olamaz zira yediği içtiği ayrı gitmeyen bi adamın en zor anında ilk burakın koşması gerekirdi. Selçuğun forma çıkarmasının ise hiç bir sebebi olamaz, Kaptanlık pazubandı kolundayken üstelik.

Birazda Lucescu meselesine bakalım, Fatih Terimden sonra geldiği Galatasarayı bana göre 1 gömlek üstte çekmeyi başarmıştı. Şampiyonlar Liginde format farklı olmasına rağmen 2000-2001 de (çeyrek final için ilk gruptan çıkıp tekrar yapılan grup aşamasındada 4 takım arasından 2 olmak gerekiyordu) çeyrek finale taşımıştı Takımı. Çeyrek finalde Ali SamiYende 2-0 dan 3-2 ye getirtiğimiz efsana Madrid maçını dün gibi hatırlıyorum .ligte 31. haftada kadiköyde kaybedilen derbi sonrası şampiyonluk kaçmış. Fakat ertesi sene şampiyon olmuştuk şampiyonlar liginde ise ilk gruptan yine çıkmayı başardık 2. grup aşamasında ise Roma, Barcelona ve Liverpool lu grupta 5 beraberlik 1 mağlubiyet alarak veda ettik. (berabere biten 5 maçın 4unde liverpool deplasmanı 0-0 bitmişti o maç hariç hep öne geçen takımdık.)Üstelik efsane kadrodan eser kalmadan  bu derece başarılı olmuştu Lucescu. Sonra İtalyada aradığını bulamayan Terim geldi yada getirildi 2 kabus sezondan sonra arkasına bile bakmadan bi kez daha gitti Başarızdı gitmeliydi elbette ama Lucescuyu gönderen yönetim 6-0 lık bi maç görmek zorunda kaldı kadikoyde Lucescunın ahı böyle çıktı. (2. Fatih Terim dönemde yapılan transferleri lütfen araştırın ve geri dönüşlerinin biz kaç sene geri attığına siz karar verin!!) Lucescuyu ise fazla uzaklaşmadı Floryadan Dolmabahçe yeni adresi oldu. 100. yıl şampiyonluğu getirdi İnönüye ertesi sezon 4 kırmızı kart olayları 10 puan önde giderken neler olduda sezon sonu kovuldu Türkiyeden anlayamadım. Şimdi sormak lazım Lucescu aynı Lucescu o zaman ne farklıydı paket yapıp Hem Galatasaraydan hem Beşiktaştan gönderdik bu adamı ne hafifliği kalmıştı adamın ne beresi ne soyunma odasında otoritesizliği en çokta sinan enginden çekti. Sergenin performansını yüzde 500 etkileyen bu adamın formulu Sergene özel anterman günleriydi.Sinan Engine göre ise Sergen at yarışı izlesin die takım otobusu 5 dk geç kaldırılırmış sonrada sergen çıkar rahat oynarmış malasef bizde mantık böyle işte.

Mancisi meselesinde ise  Mancini ye yazık etmeyelim. Evet kabul ediyorum ligte berbat durumdayız ama yönetim güçlü durursa hocanın arkasında basına ve özellikle bikaç yerliye karşı hocaya destek olursa floryada yapılacak değişikliklerle herşey zamanla rayına girer. Sorunlu(lar) gider. tahtaya önce sneıjder yazılır ona göre bir takım oluşturulursa önümüzdeki sezon MAncini 4. yıldızı takar armaya. Yerlilerin ise şapkalarını önlerine alıp düşünmeleri lazım Engin Baytar gibi bi adam bile çıkıp Melo yu agresif olduğu için eleştirebilirken yabancıları asıp kesmek tüm sıkıntıyı Mancini ve yabancılarda aramak doğru bir yaklaşım değil. Üstelik Mancini yerlilere daha çok sabır gösteriyor yabancılara göre Drogbanın aldığın maç başı primle performansı Drogbanın yüzüne karşı sorgulayabilen bi adam.

Umarım bi an önce üzerimizden karabulutlar dağılır ve kendimizi buluruz. 

Tüm Galatasaraylılara Saygılar, Mutlu sağlıklı Ve Sarı Kırmızı Günler Görmeniz Dileğiyle.