23
2014
2014 Dünya Kupası kabul edelimki beklediğimizden daha keyifli, sürprizli ve gollü geçiyor. Şu an kadar oynanan maçlar aslında altan alta bize futbolun değişken doğasına dair önemli şeyler anlatıyor. Ezberlerimizi bozan maçların oynandığı turnuvadan gerekli dersleri çıkarabilirsek belki kulüp ve ülke futbolumuzda mesafe kat edebiliriz.
1) Teknik direktör ne kadar iyi olursa olsun takımı uçurmaz
Kariyerini kimsenin tartışamayacağı Capello, kulüp ve milli takım düzeyinde alınmadık kupa bırakmamış Del Bosque, müthiş taktisyen Prandelli ve devamında sayabileceğimiz pek çok örnekte de görüldüğü gibi İYİ teknik direktör dediğimiz şey ya da kişi çoğu zaman afaki bir tanımlamadan veyahut lakırdıdan öteye geçemiyor. Hayranlıkla izlediğimiz çoğu teknik direktör aslında maçı kenardan sizin benim gibi izliyor sadece...
2) Takımiçi Organizasyon yeni nesil futbolda hayati öneme sahip
Kosta Rika, Şili, ABD, Avustralya ve dahi Gana gibi görece zayıf takımlar iyi organize edilmiş saha içi düzenle dişli rakiplerinin kabusu oldular. İran bile Arjantini komaya sokacaktı az kalsın. Altyapıya önem vermek denilen şey bu sebeple bu kadar hayati. Taktik disiplin ve oyun aklını oyuncularınıza bu şekilde kazandırabilirsiniz.
3) Sadece futbolcu değil iyi Atlet olmak gerekiyor
Ülkemizdeki yerli oyuncu kalitesi konusunda çekilen sıkıntının bir sebebi de bu bence. Oyuncularımız atletik açıdan neredeyse kendilerini hiç geliştirmiyorlar. Arda Turan'ın İspanya'ya gittikten sonra 7-8 kilo vermesi takımlarımızdaki antrenman eksikliğini kabak gibi ortaya çıkardı. Burdisso gibi bir balon transfere harcadığınız parayala takıma 10 tane kondisyoner kazandırıp genç oyuncularınızın fiziksel gelişimini birebir takip ettirebilirsiniz. Tanju gibi Sergen gibi yetenekli ama tembel oyunculara artık bu oyunda yer yok maalesef
4)Futbol statik değil Dinamik bir oyun
Futbola dair doğrular dönen bir çark gibi sürekli değişiyor ve sizin kulüp organizayonu olarak bu değişimie kurumsal adaptasyonunuzun hızı artık sizi bu oyunun içinde tutuyor. Ben illa şu taktikle oynarım, şu oyuncudan asla vazgeçmem gibi saçmalıklar size çok pahalıya patlayabiliyor tıpkı İspanya örneğinde olduğu gibi. Zaman ve mekan size ne gerektiriyorsa onu oynamak zorundasınız.
5) Tek mevkiide oynayan oyuncu devri kapandı
Profesyonel bir oyuncunun maksimum verimlilikle oynadığı bir mevkiisi elbette vardır. Ancak o mevkii dışında herhangi bir görev verildiğinde ishal kedi gibi bocalayan oyuncu İKİNCİ sınıf oyuncudur. Futbolcularınızı her an her mevkiide görev yapabilecek şekilde fiziksel ve mental olarak hazırlamalısnız ki oyun için varyasayn kabiliyetiniz artsın
Bu listeyi daha da uzatmak mümkün ama şimdilik bu kadar...Saygılar Selamlar..