10
2014
Geçtiğimiz sezon patlak veren ve bu sezon başında da devam etmekte olan bir kriz var camiamızın gündeminde. Son oynanılan İzlanda maçında da artık bıkkınlık boyutuna gelen iki büyük futbolcumuzun performansının yerlerde olması ile karşı karşıyayız. İsimlerse Selçuk İnan ve Burak Yılmaz.Eminim ki tüm taraftarımızın kafasındaki asıl soru şu: "Hadi Burak tamam ama ya sen Selçuk?"Büyük futbolcu olarak yıldızımız olarak lanse edilen bu isimlerin bu denli düşük performans gösterdiği bir zamanda transfer döneminin son gününde kadroya dahil olan Dzemaili ve Pandev ciddi anlamda ilaç olacaktır takımımıza.Ancak asli sıkıntı şu ki Dzemaili ve Pandev'in ligde Prandelli tarafından tercih edilebilme durumlarının çok çok zor olması. Zaten kadroda Muslera, Melo, Sneijder sahada olması şart isimler. Geriye ilk 11'imizi şekillendirmek için 2 hakkımız kalırken; sıkıntı yaşadığımız stoper, sol bek, forvet ve sol kanattan ikisine seçim yapmak durumunda kalmaktayız. 2 pozisyonumuza uygun Türk futbolcu bulamaz ve yabancı hakkımızı da doldurmuş durumdayken bu iki pozisyondaki eksikliğimizin üzerine bir muammayı da Selçuk İnan eklendiğinde Prandelli tamamen çaresiz kalıyor.Yabancı sınırlaması olmasa Galatasaray sahaya şu 11 ile çıkabilir ve başarılı olabilirdi: Muslera Tarık Chedjou Semih Telles Dzemaili Melo Olcan Sneijder Bruma PandevGörüldüğü üzere 8 yabancılı olan bu kadronun ligde kullanılabilmesi ihtimali yok. Ancak Selçuk ve Burak'tan da beklentimiz malesef kalmadı. Bu kadro, Prandelli'nin kafasında Şampiyonlar Ligi için oluşacak en ideal opsiyon gibi gözükse de, lig maçlarında devamlı olarak ideal kadro olarak kullanılamayacağı için Şampiyonlar Ligi'nde de başarı getirme şansını zorlaştırmakta.Çözüm ise basit ancak hiç kimsenin elinde değil. Yalnızca Burak ve Selçuk'ta. Her ne kadar mütevazı ve karakterli insanlar olsalar da, Galatasaray'ın kimseye mecbur olmadığını farketmeleri gerekiyor. Aslolan Galatasaray'dır.Performanslarını düzeltmeleri durumunda: Muslera Veysel Semih Chedjou Tarık Melo Selçuk Olcan Sneijder Bruma Burak 11'i kullanılabilirse, hem 5 yabancıyla oynarız. Hem Dzemaili, Pandev ve Telles'i yedek kulübesinden oyuna alıp formda tutmaya çalışırız. Ayrıca devamlı formasyonla oynayıp durmak zorunda kalmayız.Ancak şahsi kanaatim başarı sağlamamızın tek şartının beklerimizin bitmek bilmeyen kondisyona sahip olmaları gereğidir. 4-2-3-1 olan formasyonumuzu hücumda ne kadar 4-3-3 gibi kullanıp tek olan forvetimizi daha güçlü hale getirebilirsek hücumda o kadar aktif bir futbol karakteri ortaya koyabileceğimiz inancındayım.Umuyorum ki Selçuk ve Burak performanslarını yükselterek camiamızı utandırırlar...