18
2015
Sevgili Galatasaray'lılar...Öncelikle hepinize bir soru sormak istiyorum. Nasıl bir Galatasaray istiyorsunuz? Düşünün ve ses çıkarın. Çünkü şu anki gidişatımız pek parlak değil.Açık konuşmak gerekirse,geçtiğimiz yaz transfer sezonundan beri Galatasaray'ın transfer haberleri beni bir gram heyecanlandırmıyor. Tıpkı şimdiye kadar çıkmış başkan adayları gibi. Duygun Yarsuvat, ekibindeki Ali Dürüst ve Abdürrahim Albayrak dışında büyük bir talihsizliktir Galatasaray için. Söyledikleri,söylettikleri,yapacağım diye gelip yapamadıkları...Bir bakalım şimdi. Ünal Aysal'ın gidişinden sonra Galatasaray'da olağanüstü hal ilan edildi. "Galatasaray sahipsiz değildir ! " sloganı altında bir ekip kuruldu ve getirildi. Duygun Yarsuvat diye bir adam tanıdık. Hepimiz biliyoruz ki yeni gelen yönetimde biraz önce yukarıda belirttiğim iki büyük insan -Abdürrahim Albayrak ve Ali Dürüst - dışında kimsenin umudu yoktu. Duygun Yarsuvat ve ekibinin geldiği günden beri Ünal Aysal'ın maddi hatalarını anlatmaktan ve yaptığı açıklamalarla Galatasaray taraftarının dik başını önüne eğdirmekten başka bir şey yaptığını,icraatinin olduğunu gören oldu mu aramızda? Tek bir faydası oldu o da Florya'yı emin ellere teslim etmek. Zaten o iki isimde Prandelli'yle yolları ayırıp nokta atışı yaptı ve futbol şubesininin başarısını bugüne kadar getirdi. Bu düşüncemi kanıtlayan en büyük olay ise basketbol ve diğer şubelerin halihazırdaki durumu.Gelelim yarına...
Çok açık söylüyorum ki seçimleri ve adayları zerre kadar takip etmiyordum. Zira,zerre kadar umudum yok. Başkan adaylarımızın dediklerine bakarsanız bana hak vereceksiniz. Yıllardan beri hep aynı laflar... Aslında benim gözümde şu an hala bir Başkan Adayı yok. Ancak son dönemde patlayan Turgay Kıran bombalarını görünce gidişatın artık zıvanadan çıktığını düşünmeye başladım.
Sevgili başkan adayımız Turgay Kıran'ın söylediği 3-4 şeye fazlasıyla takıldım.Bakınız; bahsettiği 3 transferi hepiniz duymuşsunuzdur. İkisi orta saha biri sol kanat. Orta saha oyuncularını kimin yerine düşünmüş sayın Kıran çok merak ettim. Selçuk,Melo,Sneijder? Bu çocuklar kimi kesebilecek? Sol kanat oyuncusundan bahsetmek bile istemiyorum. Aranızda videoları izleyip biraz heyecanlanan arkadaşlar varsa eğer şimdiden " aman ha ! " diyorum. Diyeceğim odur ki, Bizim oturmuş,sağlam bir iskelet kadromuz var Sayın Kıran. Biz bu kadroya ya tecrübeli,kendini ıspatlamış yada genç ama geldiği gibi etkisini gösterebilen isimler istiyoruz. Yani her transfer döneminde 5'er milyondan 6 futbolcu alacağımıza 10'ar milyondan 2 futbolcu alalım ama tam alalım diyoruz. "Takımı gençleştireceğiz" adı altında yapılan saçma sapan transferlerden bu taraftar bıktı. Son gençleştirme operasyonunda alınan futbolculardan şu an kaç tanesi 18'de? Juande Ramos adını duyuyoruz. Kimse kusura bakmasın ama Türkiye'de,Galatasaray'da Ramos'dan önce altyapıyı çok iyi bilen,tanıyan ve en önemlisi hak eden çok isim var. "Avrupa Şampiyonu olmuş" diyor. Biz ne Şampiyonlar gördük Sayın Kıran... Del Bosque'ler Aragones'ler Rijkaard'lar vs vs... Türkiye'de işler biraz daha farklı işliyor. Dahası bence herkesin aklına "Neden Juande Ramos? " sorusu gelmeli. Belki de yine etrafımızı kurtlar sarıyordur...Prandelli'den sonra gözümüzü uzaklara dikmiştik hatırladınız mı? Sonra Hamzaoğlu geldi ve hepimize " Bu zamana kadar nerdeydin sen be adam?" dedirtti. Felaket tellallığı yapmak istemem ancak; olur ya ,bu başkan adaylarından biri başa gelirse Galatasaray 2-3 yıl içinde 2010 yılındaki gibi bir uçurumla yeniden karşılaşacaktır. Ekonomik durum işin bahanesi. Galatasaray'ın bu borcu yıllardan beri var ve bugüne kadar kim sıkıştıysa yada sıkıştırmak istediyse bu konuyu gündeme getirdi.Özet geçmek gerekirse eğer;Benim bu seçim konularında biraz tecrübem varsa eğer Ali Dürüst ve Albayrak'tan son dakika golü bekliyorum. Ya bir ekibe girerler yada kendi ekiplerini kurarlar. Ve bence şu an Galatasaray için en hayırlısı o olacaktır. Diyelim ki aksi oldu ve iki efsanemiz köşesine çekildi. O zaman ne bekliyor bizi?Öncelikle bunu net olarak söylüyorum ki maddi durumumuzda gözle görülür bir ilerleme olmayacaktır. Hamzaoğlu gibi bir isim 1-2 yıl içinde kaybedilecektir. Zor bela oturttuğumuz takım iskeleti bozulabilir. Son dönemde büyük uğraşlarla zirve yapan marka değerimiz yeniden düşüşe geçecektir.Bu seçim gerçekten çok kritik. Çünkü şimdiye kadar aday olanların kafasında ya vizyonu yada marka değerini küçültmek var. Ve bu ikisinden birini kaybetmek bizi 10 yıl geriye atar. Bize öyle biri lazım ki takımı büyütürken borcu küçültecek. Ve bu kritik dönemde böyle biri çıkmazsa sonumuz pek de aydınlık görünmüyor.