20
2016
Sonunda elimizdeki bomba patladı maalesef. Avrupadan men cezası birkaç yıldır başımızda üşüşen karabuluttu fakat bu yıl yıldırımını çaktı üzerimize gibi gözüküyor. Peki bu yıldırım neyin YILDIRIMı?
Bence GS miz üzerinde çok büyük oyunlar oynandı. Futbolun ergenekonu sinsice GS mizi küçültme girişimlerini gerçekleştirdi. 2010 yılında öyle bir GS miz vardı ki en az 10 yıl kupalara ambargo koyacaktı. Peki ne oldu? Önce Fatih Hoca üzerinden oyun başladı gönderildi sonra da şikeciler federasyon başkanı bile olabilecek mevkiye kadar ulaşabilecekleri bir zemin oluşturuldu. Tabi ki bunda siyasi faktörleri hiçe sayamayız. Suçlular baş tacı yapıldı futbolda da maalesef.
Peki ne yapılmalı? Madem her yıl zarar ediyoruz elimizde ki yıllık ücreti yüksek oyuncuları iyi bir bonservis ücreti karşılığında satmalıyız. 30 yaşına merdiven dayamış yıllık ücretleri en yüksek oyuncular kim? Burak, Selçuk, Sneijder hatta Muslera. Ama bunu yaparken Linnes gibi gelecek profili parlak yıllık daha düşük ücrete oynayacak oyuncular belirlenmeli. Burak’ın hala satılmaması takımımıza en büyük kazık oldu zaten. Hem faydasız hem de egolu takıma zararı çok büyük. Diğerleri faydalı belki ama geleceğimizi düşünüyorsak bu adımı atmalıyız. Onlardan gelecek bonservis ücretlerinin yarısına Güney Amerika ve Kuzey Avrupadan genç ve yetenekli oyuncuları üçte bir yıllık ücrete imza attırırız, Linnes’te olduğu gibi.
Eğer bu adımlar hızlı bir şekilde atılmazsa futbolun ergenekonu bizi bitirecek. Ya onlara karşı atak yapmalıyız ya da her geçen gün eriyişimizi izleriz ve kahroluruz. Ya da bir arap sermayesinin gelip bizi almasını beklemekten başka bir çaremiz kalmaz ilerisi için.