18
2016
Bir takım düşünün Ekim ayından beri deplasman galibiyeti olmayan, son on maçta ise sadece bir galibiyeti olan...
Bakın son on deplasman maçı da demiyorum, iç dış on maç...
Geçen yıl bu aylarda şampiyonluk yolunda emin adımlarla ilerleyen Galatasaray, nasıl oldu da bir sene sonra bu kadar büyük bir düşüş yaşadı?
Bir yönetim nasıl oluyor da bu kadar kötü yönetebiliyor bir takımı?
Siz bu işin gerekliliklerini hiç mi bilmiyorsunuz?
Şampiyon takıma, çiçeğe konan arı misali konan bu yönetim başta beni ümitlendirnişti. Galatasaray'ın geleceğini güvence altına alacaklarına gerçekten inanmıştım. Sonuçta Galatasaray'lıyım. Kulübün ihtiyacı var diye düşündüm ama Dursun Özbek ve beraberindeki beceriksizler ordusu kulübün başına geçtiği günden beri yüzümüz gülmez oldu.
Önce transfer vaadleriyle Galatasaray taraftarını oyaladılar. Dani Alves, Zlatan İbrahimovic, Niasse derken gelenler Jem Paul ve Jose Rodrigez gibi futbol katili oyuncular oldu. Madem almayacaktın o zaman Dzemaili'yi kullansaydık. Jose'den kötü bir futbolcu olamaz sonuçta.
Mario Gomez için çok para istiyorlar denildi ama Beşiktaş çok enteresan bir şekilde ücretsiz -kiralık- bir şekilde kadrosuna kattı ve bonservisini almak isterse Fiorentina kulübüne sadece 1,500 euro ödeyecek.
Bunlar yetmezmiş gibi Telles ve Melo gibi takımın direkt ilk on birinde yer alan iki oyuncuyu gönderip yerini dolduramadılar.
Tabii bir de Grosskreutz olayı var. Nasıl olur da bir belgeyi hatasız bir şekilde gönderemezsiniz? Galatasaray kimlere emanet böyle?
Ego savaşları yüzünden Hamza Hamzaoğlu'nun görevine son verilince takım büyük bir çöküntüye girdi. Devre arası alınan Donk transferi elde patladı. Sağ bek eksiği olan Galatasaray'a, sağ bek olarak gelen Linnes futbol oynamayı unutur oldu. Emekli olmadan önce son bir iş mantığıyla takımın başına gelen Mustafa Denizli ise taraftarı her fırsatta ümitlendirip, yaptığı işi yüzüne gözüne bulaştırdı ve kulüpten ayrıldı. Şuan takımın başında başka bir teknik direktör var ve açıkçası adamı günah keçisi ilan etmek istemiyorum.
Oyuncuların saha dışı aktiviteleri yok, florya kopuk ve koskoca Galatasaray takımı galibiyete hasret!
Olacak iş mi?
Galatasaray taraftarı, acaba Rize'yi eleyebilir miyiz diye tartışmaya başlamış!
Lig sonuncusuna bile "yeneriz" diyemiyoruz.
İstesen bu kadar çökmez bu kulüp ama Dursun Özbek ve arkasındaki beceriksiz tayfa nasıl başardıysalar, kulübü birkaç ay içerisinde kaosa sürüklediler.
Gerçekten kendisi ve ekibi eşsiz yetenek!
Buradan kendilerini kutluyor ve en yakın zamanda kulüpten ayrılmalarını diliyorum.
Taraftarlarda insan ve sabrımız sonsuz değil.