Gündemdeki konuları Ant İpek ile masaya yatırdık bugunkü söyleşimizde, Evet Sn.İpek nereden başlamak istersiniz?

Tolga Zengin'den... En sonunda Milli Takım yetkilileri bu ülkenin en iyi 3 kalecisinin 2'nin Trabzonspor'un kalesini korudugunu kabul ettiler... Kendi takımında hiçbir şekilde güven vermeyen ve BJK veya FB'nın kalecisi olmasalar asla Milli takımda görev almamları gereken kalecilere kaleyi teslim etmekten vazgeçtiği için Abdullah Avcı'yı kutluyorum...

Anladım, siz her zamanki gibi dolusunuz... Biz kendimize dönelim... Ufjalusi'nin beklenmedik sakatlığı sonrası Cris hamlesini ve Baros'un takımda kalmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Tabii ki dolu olurum... Mehmet Topal elle gol atti, kamuoyundan çıt yok... Burak'ı ceza alanına girerken ittiler, neymis efendim penaltı değilmiş... Daha çocuğun ılk macı, kendileri kıymetini bilemediler ülkenin şu anki en iyi forvetinin- bize de yar olmamasını istiyorlar... Gecen sene önceki sene yaptıkları hatalardan dolayı bir anda can ciger kuzu sarması olmuşlardı, bu sene de devam ediyorlar kaldıkları yerden... Bu oyunlara, suni gündemlere karnımız tok sevgili okurlar... Burak'ı yıpratmaya calısacaklarına düne kadar pırlanta olan ve her ne kadar çubuklu formayı üzerine geçirse de adamlığından ve topçuluğundan şüphe etmediğim M.Topal'ı oyun kuralları içinde kalmasını, diğer bir kaptan olan I.Toraman'ın ortasahanın ortalarında oyuncularımızın ayaklarına tekme atmamasını tavsiye etsinler kendi oyuncularına...

Ufjalusi çok onemli bir kayıp bizim adımıza... Zira Eboue sakat olursa kafamdakı sağbek ismi Ufjalusi idi... Sorun hem Dany'nın hem de Semih'in bilhassa top karşı sahadan gelirken pozisyon alırken hata yapıyor olmaları... TV'den izlendiğinde kadraja girmedigi için belli olmasa da, her 2 stoperimizde Şampiyonlar Ligi'nde bu tarz hataları yapmamalılar... Şu anda başka bir sorunumuz daha var, bu 3 stoperden biri daha sakatlansa elimizde başka oyuncu olmaması... Bakınız 26 Mart 2012'de ne yazmışım:

Son nokta Semih ile ilgili... Yeni sezonda nasıl Semih kadroda tutulmak zorunda ise kesin bir şekilde 30 yaş altı kendi milli takımının altında da oynayan 1.85 ve üzeri bir yabancı stoper almak zorundayız... Favorim bonservisi Wolsburg'da olan ve bu sene kiralık olarak gittiği Roma'da sadece 12 maça çıkan ve bugün 23. yaş gününü kutlayan Danimarkalı stoper Kjaer... Sabri'nin bu sayede bizdeki misyonunu doldurmak üzere olduğu düşünüldüğünde Eboue-Ufjalusi- Kjaer-Semih-Hakan 5'lisi sezon boyunca defanstaki 4 pozisyon için gerekli olan bir yapıyı oluşturacaklardır... Hakan sahada iken önünde oynayabilip o olmadığında solbekte oynayabilecek (Riera veya Culio'dan değil Newcastle United'li Taiwo'dan bahsediyorum) bir ortanın soluna da zaten 2007'de Ergün bizden ayrıldığından beri ihtiyaç duyduğumuzu sanırım belirtmeme gerek bile yok sevgili okurlar...

Aradan geçen 6 ayi aşkın sürede bu tarz bir transferi gerçekleştiremedik... Bugünden kayıtlara dusmekte fayda var... Devre arasında 22-35 yas arasında sadece 1 stoperimiz oluyor olacak ve Avrupa'da oynasın oynamasın "direkt 11'e alacağımız ve 25-30 yas arası tecrübeli-kendi milli takımında da gorev yapan bır stopere ihtıyacımız" da devam edecek...

Peki ya Baros?

Baros olayinin buraya gelmesini elbet yönetimde istemedi... Fakat sırası ile yapılan Elmander-Sercan-Necati-Umut-Burak transferleri sonrası artik bizde oynamamasi gayet dogal Milan'ın... Kendisine bu sene verilecek olan EUR 2.5 m'u Burak'ın bonservisine saysak Burak'ı 5m EUR'a degil 7.5 m EUR'a almı; olacagız...Deger mi? Bence hala deger sevgili okurlar... Yönetim belki şunu yapabilirdi: Baros'u pazarlarken bir mİktarda yıllık Ücreti verip "2.5 m EUR'u vermeye kalkışmayabilirdik" ama olmadı... Elimizde istim uzerinde bulunan 3 forvetimiz varken, bu senenin

Şanslı oyuncusu Sercan olacak... Ilk 11'e girme stresi de yok Sercan'ın, otursun açık alanda mı oynar, Umut'u mu zorlar... Kendisi bilir... Altın fırsat tekrar sunuldu Sercan'a...Üstüne üstlük takımda Kazım, Yigit, Necati gibi hemen hemen hepsi daha çok katkı yapmış oyuncular gönderilmiş iken kendisini takımda tutulması Sercan için büyük şans...

Takımda parlama yapmasını bekledığiniz oyuncu?

Parlama demeyelim de daha cok dakika/sorumluluk ile geciştirerek `Yekta` diye cevaplayalim bu soruyu...Selcuk ve Melo görünen geçen sene gibi 90'ar dakika sahada kalmaya devam edecekler... Sampiyonlar Ligi ile bu tempo yürümez... Öte yandan 7 yıllık kupa ozlemi var... Yekta'nın kupa macları basta olmak uzere kalburustu bır performans sergileyerek burada kalıcı olacağını bize göstermesi gereken yıl bu yıl... Üstelık skora da katkı yapmalı... Şut atma özelliği var... Asist yapmalı, adam eksiltmeli ve Emre Çolak'tan da dakıka da calmalı...

Pekı ya ümitsız olduğunuz oyuncu?

Engin... Yarın bir Rus takımına satsak üzülmem ne yazık kı... Kazım-Engin gibi oyuncular gecmişten kötü bır tarıhçe getirdikleri için geldıkleri 2-3 ay usulu duruyorlar, sonra olaylar başlıyor... Ne zamankı 2. olay patlak verıyor... Olayın ardı arkası kesılmıyor... Şimdi sezonun 1/3'ünde oynamayıp Yekta-Aydın-Emre-Furkan'ın onune gecerse hala Fatıh Hoca'nın bir bildiği vardır dıyecegım ama O'nunda artık bu saatten sonra pek bilmek ısteyeceğını de düşünmüyorum sevgili okurlar...

Hollanda karsısında Milli takımımız ne yapar pekı?

Rakıp bizi, biz Onları çok iyi tanıyoruz... Madrid'lıler cok formdalar... En zor maçımıza beklentilerimizi minimize etmiş sekılde çıkıyoruz... Galibiyet olmasa da en azından beraberlik alma şansımızı yüksek goruyorum... Tahminim Burak'ında milli maçlar ıle beraber takımımızın 11'ine yerlesmesı yonunde...

Sn. Ant Ipek, dilerseniz bu tahmininizden sonra sohbetimızın 2. kısmını Pazartesi'ne bırakalım...

Hay hay, bana uyar... Her zaman her yerde en buyuk Cimbom...