Yeni sezon bize karşı sunduğu ve ilerleyen haftalarda artmasını beklediğim sinsi sorunlarına rağmen hayırlı uğurlu olsun sevgili okurlar…

Bizden başlayalım, ölü sezonda 6+0+4’e rağmen takımımızın ilk 11 ve 18’i için vazgeçilmez nitelik kazanan Melo ve Umut’un bonservislerinin alınması ne kadar mantıklı ise, koca yaz boyunca Melo-Selçuk-Hamit 3’lüsünün yanına 4. Bir ismi içeriden veya dışarıdan ekleyememiş olmak o kadar mantıksız idi bizim açımızdan… Hele hele geçen hafta Kayseri’de çıplak gözle izlediğim Hamit’in formsuzluğu bu seviyede iken.

Fenerbahçe’yi oynadığı son  4 maçın 3’ünde yenip, şampiyon olduktan sonra sadece 1 kere yenilmiş olan ekibimizde Hamit ne ortanın sağı, ne ortanın sağ içi, ne forvet arkası sağda, kısacası hiçbir yerde imiş, sahada yokmuş gibi geçirdi dakikalarını.. Hamit bu kadar etkisiz olunca Melo-Selçuk göbeğinin yanına Amrabat-Sneijder gibi geçen seneye göre bir nota yüksekten performans sergileyen oyuncuları monte etme tercihini kullanan Terim çareyi Drogba ile arayıp bulurken, kenarda Umut-Burak, tribünde de Elmander rotasyonun arka sıralarına mahkum oldular..

Maçı böyle kazanabiliriz ama bunu sezonun geneline yaymak şu koşullar altında inanın çok zor sevgili okurlar. En önemli sebebi ise Melo-Selçuk ikilisinin vazgeçilmezliği ve bırakın ikisini herhangi birisini sakatlık, hastalık, ceza veya yorgunluktan dolayı kullanamadığımız maçlarda, hatta ve hatta dakikalarda çok zorlanabiliriz..

Ne Emre, ne Yekta, ne Ceyhun bu seneye başlarken sorumluluk alabilecek durumda değiller..

Engin daha bu tartışmaya ilk cümleden bile girebilecek seviyede değil. Yeni eklenti olarak bu takımda oynamaya istekli ve mantalitesi buna uygun gözüken Erman var…Ama Erman’da göbekte veya sağda kullanılacak türde bir oyuncu değil ne yazık ki.. Kuşkusuz uzun maratonda katkı yapacaktır ama Sneijder, Amrabat, Emre ile hemen hemen aynı mevkiide (forvet arkası, ortanın solu ve sol açık) görev yaptığı için kendisini etkin bir şekilde kullanmak Fatih Hoca’ya düşecek.. Kazım’ın de şu anki Engin’i aşabilecek bir performansı hali hazırda yok iken Burak’ın tek santraforlu bir sistemde dahi sağ hücumcu olarak kullanılmasında, hatta ve hatta bunda ısrar edilmesinde fayda var.

Biz buna göre denemeleri takımızda görmek isterken, basına yansıyan denemeler ise Napoli-Lazio takımlarından Burak ile ilgili geldiği söylenen tekliflerin % 25’inin ne kadara denk geldiği şeklinde..Eeee tabii Drogba daha 28’inde ve 2017 sezonuna kadar da sözleşmeli oyuncumuz ya, Burak’ı satabiliriz ve % 25’ini sözleşme gereği Trabzonspor’a verebiliriz di mi? Geçen senenin başında bile tüm uyarılarımıza rağmen “Burak bizim oyuncumuz değildi di mi, bizde oynayamaz, Şampiyonlar Ligi’nde boy gösteremezdi değil mi?”.. Ey Türk Futbolunun az bilip çok yanlış yönlendiren Ulemaları, sırf takımımız 6+0+4 sisteminde zarar görsün diye Arda’yı 24 m EUR bonservis bedeli  ve yılda 6 m EUR hayali sözleşme bedeli ile Fener’e transfer edemediniz, sıra Burak’a mı geldi? Burak şu anki duruşu,yeteneği ve tecrübesi ile en az 2 sene daha bu kadar katı yapıp, satılacaksa bile buna benzer değerlere satılabilecek çok ama çok değerli bir oyuncudur.. Bize geleli daha  1 yıl yeni oluyorken, takımın O”nun etrafında kurulması gerekirken, kendisiyle ilgili lüzumsuz polemiklerin bitmesi ve bu akşam Gaziantep karşısında ilk 11”de başlamasını diliyorum.

Rakip yıllardır kendisinin başarısından çok bizim başarısızlığı üzerine strateji kurduğu ve bunun için saha içi ve dışında sezon öncesi ve sezon başladıktan da gereklerinin yerine duzenli bir sekilde getirmeye başladığı için, bize düşen son 2 yılda olduğu gibi bu sene de sabırla ve dürüstlükle 4.yıldızı takıp rakibi tekrar kendi dertleri ile baş başa bırakmak olmalıdır…

Saygı ve sevgilerimle
Ant İpek



Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın