Şampiyonluğun rengi
Büyük camialar, ayağa kalkmayı başaranlardır. Galatasaray, birkaç yıldır yaşadığı özgüven eksikliğini, hatta geçen yıl yaşadığı bunalımı atlattı.
Webaslan.com

Büyük camialar, ayağa kalkmayı başaranlardır. Galatasaray, birkaç yıldır yaşadığı özgüven eksikliğini, hatta geçen yıl yaşadığı bunalımı atlattı. Sezon başında yeni oluşan takımın birbirine uyum sağlaması beklenmişti. Kolay değil, farklı ortamlardan bir araya gelen kalabalık bir topluluktan bahsediyoruz. Antrenman yaptılar, beraber alışverişe çıktılar, kamplarda sohbet ettiler. Sahada kademeye girip, en önemlisi “rekabet” ettiler. Sonra fikstür gereği büyük maçlar dönemi yaklaştı. Önce İnönü'de çıkıp oynadılar, tam bir büyük takım gibi. Yenilmediler...Ardından TT Arena'yı Fenerbahçe'ye dar ettiler, pozisyon dahi vermeden maçı tamamlamak kolay iş değil. Son olarak da Avni Aker'de gözler önüne serildi kazanma kültürü.
Terim'in taktiksel değişikliğinin ve form grafiğinin de etkisi var tabiki bu dönemsel başarıda. Fenerbahçe'nin ve Trabzonspor'un formsuzluğu da etkendir mutlaka. Bunları yadsıyamayız ancak Galatasaray gerçekten özletmişti ruhunu.
HATIRLAYIN O GÜNLERİ...
Hafızalarınızı biraz zorlayın, Ali Sami Yen'den ayrılırken yaşanan sancıyı, takımın durumunu, Adnan Sezgin'e ve Adnan Polat'a yapılan tezahuratları...O günlerde bazı Galatasaraylılar bazı ofislerde ve bazı lokantalarda toplandı ve bu takımı yeniden ayağa kaldırmak için birleşti. Yöntemsel farklılıklar taşısa da önce Galatasaray yönetimi toplandı Aysal etrafında. Ardından Florya'nın anahtarı teslim edildi daha önce başarılı olmuş bir isme. O da başarılı isimleri topladı etrafına.
Hocalık deneyimleri çok fazla olmasa da Ümit Davala ve Hasan Şaş kulübedeydi. Müfit Erkasap ve Tugay Kerimoğlu da Terim'in gölgesinde şu an. Florya'da sezon başında yeni bir takım inşaa ediliyor demiştik. İlk etap başarılı geçmiştir. Görüldü ki izlenen yol doğru. Bu dönemsel başarının içinde rakiplerin performansı ve yalnızca ligde mücadele ediyor olmak da çok büyük etken, bu asla unutulmamalı. Galatasaray yalnızca ligde oynuyor ve rakiplerin, ülkemizin futbol adına geçtiği süreç, play-off sistemi her takımı etkiliyor. Galatasaray bu dönemden en karlı çıkacak takımdır.
Ali Dürüst ile yaptığımız bir sohbette, bu başarı kültürüne değinmişti. Yeniden yönetime geldiklerinde amaçlarının bu başarı kültürünü tekrar takıma aşılamak olduğunu üzerine basa basa söylemişti. Çünkü daha önce buna ulaşanlar, o başarı kültürünü taşıyabilenler; taşımayanlardan hep bir adım öndedir. Gerek yönetim, gerek yedek kulübesinin sevki, takımın oluşumu ve yönetimi, gerekse saha içindeki seçimler; Galatasaray'ı bu sezon ligdeki tüm takımlardan farklı kılıyor. Sezon sonunda play-off'ta rakiplerini 3'er 5'er golle darmadağın edip şampiyonluk kupasını uzak ara müzesine götürecek kadar olmasa da, diğer 17 takımdan farkı; takımdaki başarı kültürüdür.
Galatasaray'a gönül veren her kimse, Beşiktaş'taki naif duruşu da içinde barındırır, Fenerbahçe'deki başarı baskısını da. Çünkü Galatasaraylı kimse, naif bir duruşla en büyük başarıları tatmıştır. Bu büyük başarıları yakaladığında dahi kendi camiasına karşı nefret oluşmamıştır.
BAŞARI KÜLTÜRÜ
Geçmişinin eğitime dayanan kökleri, ülkedeki spor kulüplerinin de ötesinde olduğundan; Galatasaraylılık kolay kolay anlatılmaz,yalnızca yaşanır. Galatasaraylı olmak, 1905'ten beri spor ile alakalıdır. Öncesi tamamen kendine has bir kültürün ifadesidir.
İçinden Metinleri, Hakanları, Bülentleri, Fatihleri ve Tugayları çıkaran bu arma, şimdi Semihleri, Emreleri, yarın Mertanları ve nicelerini sahaya sürünce hep hatırlanacak o başarı kültürü. Göğsünde çocukluğundan beri o armayı taşıyanlarla, Avrupa'nın farklı köşelerinden gelecek usta ayaklar yine Türkiye'deki şampiyonluğu araç olarak görüp yüzünü batıya dönecektir. Ali Sami Yen, Galatasaray Lisesi'nde bu kulübü kurmaktan ilk kez bahsettiği günlerde Emre Çolak'tan 1 yaş ufaktı. Maksadı, İngilizler gibi toplu bir halde oynamak, bir renge ve bir isme malik olmak ve Türk olmayan takımları yenmekti.
Bu maksattan hareketle Galatasaray, yüzünü hep batıya dönmüştür. Bu sezon oluşturulan takımın sebebi de mutlak şampiyonluğun ardından yeniden Avrupa'da söz sahibi olmaktır. Eminim Galatasaraylılar sokağa dökülmeyi, manşetlerdeki “Avrupa Fatihi” ifadelerini çok özledi. Bunun için adım adım gidiliyorsa, ilk adımı sağlam atmıştır Terim ve öğrencileri.
Yeni Galatasaray, şampiyonluğu son maça kadar kovalayacaktır. Karşısındaki rakibin rengi bilinmez ama bu yıl şampiyonluğu en çok hangi rengin istediği çok belli.
Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
Diğer Haberler
En çok okunan haberler
AVRUPA'DAN FUTBOL

Paris Saint-Germain, Arsenal deplasmanında avantajı aldı!

Real Madrid'de Alaba, ameliyat olacak!

Real Madrid, kardeş Bellingham'ın peşinde!

Rüdiger'e 6 maç men cezası!

Real Madrid'e Mendy'den kötü haber!

Eric Dier, Monaco'ya gidiyor!

Dzemaili: "Conte kazanmak için Napoli'ye geldi"

Milan'da büyük hayal kırıklığı: Divock Origi

Hansi Flick'ten yeni sözleşme yanıtı!

İşte Kenan Yıldız'ın cezası!
