Büyük keyif
Sabri sakatlıktan yeni çıktı diyebilirsiniz ama Sabri'nin tabanca gibi hallerini de biliyoruz. Onun için de Sabri orta saha oynasa daha iyi
Webaslan.com
İlk yarı Galatasaray Samsun'da 2-0 yenik, maç bitişinde 4-2 galip.
Maçı izlemeyenler de der ki Galatasaray ikinci yarı coşmuş!
Hayır!
Galatasaray ilk yarı göçmüş.
Bir Terim kararsızlığı daha yaşadık
Galatasaray'da bir adamın önemi çok. Oysa futbolda ekip on bir kişi.
Melo yoksa takım yarım,
Eboue yoksa savunma kevgir,
Elmander yoksa takım esir,
Baroş yoksa forvet kısır…
Samsunspor maçında Eboue'nin yokluğu belli ki Galatasaray'ın üzerine karanlık gibi çökmüş. Yerine Sabri'nim oynatılması da Galatasaraylının dünyasına düşen karanlık. Sabri artık kesinlikle anlaşıldı ki bu yerin adamı değil. Ayrıca uzun zamandır sakat olan Sabri'nin, Eboue'nin alternatifi olarak oynatılması da bir Terim kararsızlığı.
Galatasaray'ın üst üste maçlar kazanmasının bir ayağı Eboue'nin sağ bekte oynamasıydı. Ondan önceleri de malum, savunmanın sağı Sabri'yle hüsrandı. Dün ilk yarı yine hüsran yaşandı.
Sabri sakatlıktan yeni çıktı diyebilirsiniz ama Sabri'nin tabanca gibi hallerini de biliyoruz. Onun için de Sabri orta saha oynasa daha iyi. Oradaki hatalarını başka arkadaşları kapatabilir, Sabri de rakibe basarak taciz edebilir. Ama Sabri asla sağ savunma oynamaz!
Sağın önü ardı berbat!
Kazım'ın da olmamasıyla sağ kanat Engin'e emanetti.
Yani; sağın önü de ardı da berbat!
Çağdaş futbolda artık mevki kalmasa da o mevkide oynayacak olanların üstün yetenek, zeka ve fizik güçleri olmalı. Ayrıca o mevkiin gereklerini yapmalı.
Sabri ve Engin bu yerlerin adamları değil! Onları oralarda oynatan hatalı.
Hele Samsunspor'a karşı.
1-Samsunsporlu iki hızlı ve delici forvet Ekigho ile Zenke'nin karşısında fizik ve düşünce eksiği olan, çok pozisyon hatası yapan Sabri'nin oynatılması hata! Rakiplerini kaçırdı mı bu Sabri onları yakalayamaz. Nitekim 22 ve 32'deki iki gol de Sabri'nin hatalarından geldi.
2-Engin'in sağ kanatta oynaması dünya sonu. Adamın açık özelliği yok. Engin'i orada oynatıyorsan kulağını iyice çekeceksin; topla fazla oynama, hızlı atağa çık, güzel orta yap. Demezsen Engin kafasına göre takılır ve yeteneklerini bireysel kullanır, üç kişinin arasına girer çıkamaz! Öyle oldu. Engin durmadan topla içeri kayıp çalım atmak istedi, yerden kalkmadı, Galatasaray'ın sağ kanadı felç oldu. Hiç akışkanlık kazanmadı. Böyle bir oyuncuya arkadaşları Melo, Elmander, Baroş da kükrediler. Galatasaray'ın oyun disiplini ilk yarı sıfırlandı.
3-Sol kanatta da kimse olmayınca yüz metrelik alan bir tek Hakan Balta'ya kaldı. Emre sözde sol açık… O da durmadan oyunun içine kayıyor. Melo ve Selçuk da Zenge ve Ekigho korkusuyla fazla ileri çıkamayınca Galatasaray forveti gol yollarında 2.5 kişi kaldı.
Elmander, Baroş ve buçuk Emre…
Onlar da stabil rakip savunmanın kucağında kaldılar.
Böyle kadro olmaz. Hele Samsunspor gibi iyi kapanan, orta alanda rakibe pres uygulayan ve de çok hızlı iki forvete sahip takıma karşı hiç olmaz!
Ben yaptım oldu dersen işte böyle olur.
İlk yarı göçersin!
Samsunspor'un işi kolaylaştı
Rakip Galatasaray.
Adı büyük ama kanatsız bir Galatasaray rakibin işini kolaylaştırır.
Samsunspor kanatları bırakıp ortaya kümelenince İBB maçında olduğu gibi Galatasaray'ın gol yolları tıkandı. Kalabalık savunmayı aşmak için top gezdirildi zaman kaybedildi. Kontra uzun toplar denendi, o topları süratiyle götürecek oyuncular da olmayınca Samsunspor kaptığı toplarla ani ataklar geliştirdi. Melo orta alanda top kaptırdı. Sabri de adamını kaçırınca Muslera golü yedi. Sonrasında bir uzun kontra topta yine Sabri yine gol. Golleri atan da Ekigho…
Devre bittiğinde göçmüş Galatasaray'ın doğru dürüst bir atağı yok, top kaybı çok!
Emre ile Engin'in oyun içinde kanat değiştirmesi de önemli değil. Mühim olan kanat değiştirmek değil, oyun içinde alan değiştirmek. Rakip savunmayı açacak toplu topsuz koşular yapmak. Pas trafiğinde ulu orta top kaybetmemek.
Hatadan dönülüyor
Terim hep aynı şeyi yapıyor. Önce çıkaracağı 11'i ne yazık ki ikinci yarı akıl ediyor.
Ujfalusi savunmanın sağına, Melo göbeğe geçiyor. Sabri kenarda…
Riera solda.
Oyun biraz kıpırdıyor çünkü ne kadar randımansız olursa olsun Riera sol kanat görevini biliyor.
Ancak şu da yanlış. Servet varken Melo stopere çekilmez.
Belki savunmayı sağlama alırsın ama 2-0'dan sonra Galatasaray'ın gol yememeğe değil gol atmaya ihtiyacı var. Yanlış karar. Melo ilerde kalmalı.
Nitekim Terim riski göze alıyor ve asla forvete çıkmayan Ujfalusi aut çizgisinden ortalıyor savunma adamı Semih'le 51'de golü buluyor. Düşünün gerisini…
57'de Terim maçın en doğru kararını veriyor ve tek farka düşerek paniğe kapılmış Samsunspor karşısında takımını gole itiyor;
Servet göbeğe Melo ileri…
Engin kenara, Emre sağ kanada…
İşte doğru kadro bu.
Şahlanış başlıyor
Şunu da belirtmekte fayda var. Galatasaray takımının fizik gücü yüksek. Kazanma azmi fazla. Rakipten yılmıyor ve yenilgiyi kabullenmiyor. Bu güzel bir kazanım. Galatasaray ligin en mücadeleci takımı. En güçlü takımı. Elmander çağdaş futbolun en iyi temsilcisi en az dört beş kere geri gelerek rakip atağı kesen adam. Selçuk da bu maçta görevini iyi yaptı. Savunmaya koştu, golünü attı. Dinamo gibi çalıştı.
Orta sahası giderek oyundan düşen, Fink, Murat Ceylan, Murat Yıldırım ve Ekigho ile Samsunspor duraladı. Yediği beraberlik golünden sonra havlu attı. Maçı kazandıklarını sananlar Galatasaray'ın hışmına uğradı. Sarı-kırmızı formanın ağırlığı hissedildi.
Riera ilk kez pozitif işler yaptı. Yine halı saha oyuncusu gibi ama aklıyla 70'de işi bitirdi. Top takibi ile aut çizgisinden üç rakibi atlatıp topu oyuna sokması Selçuk'a mükemmel bir gol pası oldu.
Samsunspor hepten kontrolden çıktı. Çok hata yapmaya başladı. 2-0'ın gereğini yapmadılar. Kadro yetersizliği göze çarptı. Samsunspor düşmek istemiyorsa bu takıma transfer yapmalı. Samsun'un kulübesi eksik.
Arkayı dörtleyelim…
78. dakika kurtuluş anıydı. Baroş'un yere doğru vurduğu kafanın ortası da Emre'den. Ama güzel. Ama çok güzel. Galatasaray iki farklı yenilgiden sonra üç golle öne geçiyor.
Pardon ama!...
Sercan dörtlüyor.
Hani bir zamanlar Fenerbahçe Samsun'da yenilince söyleniyordu ya;
'Arkayı dörtleyelim!'
Galatasaray yenerek dörtledi!
Helal olsun.
Sonuç;
Nasıl ki gecikmiş adalet adalet değilse gecikmiş doğrular da zafer değildir.
Doğrular yanlışları silmez.
Ancak iki avans verip dört golle geriden öne geçiş de büyük keyiftir.
Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
Diğer Haberler
En çok okunan haberler
AVRUPA'DAN FUTBOL