Futbol değil, dönerli voleybol!

İBB-Galatasaray maçı öyle bir maç ki sonucu ilk dakikasından belli.
Bu maç köy düğünü gibi 40 gün 40 gece oynansa Galatasaray İBB'yi yenemezdi.
Neden?
Çünkü Galatasaray futbol değil, dönerli voleybol oynuyor.
Maça;
Eboue, sağ ileride,
Kazım sol ileride başladı.
Sonrası arap saçı oldu. Eboue'nin oyun içinde değiştirmediği mevki kalmadı hep gol kovaladı maçı sol bekte bitirdi!
Sabri orta sahada başladı, sağ bekte bitirdi.
Ujfalusi sağ bekte başladı göbekte bitirdi.
Gökhan göbekteydi, ışınlandı!
Bu karmaşada Melo ve Selçuk kaynadı! Yerlerini kaybettiler, verimleri düştü.

Böylece alan değiştirerek oynanan, herkes her mevkide oynayabilir denen ‘çağdaş total futbol' anlayışının da içine edildi.
Böyle bir takımın galip gelmesi mümkün değil.
Zaten karşında da taş gibi bir takım ve taktik uzmanı Avcı hoca var…

Belli ki Terim çaresiz!
Belli ki Terim'in belirgin bir oyun şablonu yok.
Belli ki Terim'in bazı mevkilerinde oyuncusu eksik.
O zaman akıllı olacak, macera aramayacaksın!

Mukayesen kabul etmez ama!...
Gelin iki takımı da bir tartalım;
Bu iki takımdan birinin hocası İmparator ötekininki bir garip Avcı!
Birinin başta Başkan'ı olmak üzere neredeyse bütün yöneticileri ve profesyonelleri futbolcu avında… Ötekinde sadece attığını gözünden vuran keskin bir Avcı var.
Dün ilk kez maça çıktılar; fark gözüktü.

Devam ediyorum;
Galatasaray'ın savunması geçen yıl elek gibiydi. Onun için de liderden 40 puan geri kaldı. Türkiye Kupası'ndan tez elendi.
Bu yıl neredeyse bütün yabancıları yollandı! Yenileri alındı. Çuvalla para verildi.
Hala eksik mevkileri var.

Ya İBB?
Geçen yılın Türkiye Kupası finalisti. Kupayı da kıl payı kaçırıp Avrupa'ya gitmekten olan takım.  Yıllardır belli bir oyun planı var. Sistemi tıkır tkır işliyor. Büyüklere hep kafa tutuyor.
Bedavaya aldığı yabancıları daha ilk günden adamın ağzının suyunu akıtıyor.
Takımında mevki eksiği yok.
İmkanları da kısıtlı.
Taraftarı da neredeyse yok!

Terim'in takımı buymuş!
Gelelim Galatasaray'a;
Futbol hata kaldırmaz. Ya hesabını doğru yapacaksın ya boyunun ölçüsünü alacaksın! Öyle; ben yaptım oldu mantığı ile Amerika'yı yeniden keşfetmeğe kalkarsan olacağı budur. İBB seni Olimpiyat'a götürür meşaleyi yaktırmadan iki golle geri getirir!

Maç öncesi yazımda Galatasaray'dan emin olmadığım için ipuçları verdim.
İlk maçta Terim'in sahaya çıkaracağı kadro da bana ipuçları verecek dedim…
Verdi.
Birtakım tereddütlerim vardı, onlar doğrulandı.

1-Galatasaray iyi transferler yaptı ama eksik yerleri var.
2-Transferde seçtiğini değil bulduğunu alan Galatasaray'da Arda'nın da gitmesiyle takımın çivisi çıktı!
3-Terim de buna maceracı bir yaklaşım gösterince doğrular şaştı!
İBB-Galatasaray maçının sebep sonuç ilişkisinden çıkan yorumum budur!

İBB adına güzel bir maç
Gelelim maça;
Abdullah Avcı büyük taktisyen çünkü oyun içinde de verdiği kararlar çok doğru. Maçı iyi seyrediyor.
Avcı; oyun planını Galatasaray'ı durdurmak üzerine kurmuş. Nitekim ilk 15 dakika Galatasaray atakmış gibi gözüktü ama Avcı'nın kalabalık orta saha ve oyunu kontrol düşüncesi kısa sürede sahadaki etkinliğini artırdı.
Galatasaray'ın pas trafiğini kesmek isteyen Avcı gördü ki rakibinde zaten mevki karmaşası var biraz tempo yaptı golü buldu.
Önce sağdan işledi. Webo aldığı topları mükemmel götürdü…
Sonra ortadan ve sağdan yüklendiler.
Gol, sağdan sola kontra uzatılan topla geldi. Galatasaray savunması yerini kaybetti. Muslera rahat topa uçarak hamle yapınca elinden kaçırdı…
Burası çok önemli;
Muslera'nın elinden kaçırdığı topa kale dibinde hamle yapan sadece Melo var! Yetişemedi gol oldu. Ötekiler nerede?



İBB'de yenilerden Webo, Visca, Da Silva ve de Holmen uyumlu işler yaptı.
Efe ve Mahmut da onlara yardımcı olunca Galatasaray sindi.
Yabancıların hepsini yabancılık çekmeyip, takımlarına uyum gösterdikleri içinde çok beğendim. Bu konuda da Avcı'yı kutlarım.
Takımdaşlık, takım ruhu işte bu!
Bence iyi teknik direktörlük budur, sevgi bağı sevgiyle kurulur, kolluk kuvveti gibi sindirmeyle değil. Kurtarıcılığa soyunmakla değil. Bravo Avcı.

Galatasaray neden 2-0 yenildi?
Ne diyordu Terim ve yönetim;
Orta sahaya adam gerek Golcü forvet gerek!
Kimler vardı peşinde koşulan;
Forlan, Reyes, Cambassio, Archavin ve daha bir yığın…

Oysa neymiş Galatasaray'ın eksiği?
1-Savunma!
2-Forvetin savunmasına yardım etmemesi.
3-Atağa kalkarken çoğalamama.

Açalım;
Bu sene savunmada ne değişti de Terim'den başarı beklenir oldu?
Değişen şudur; Düşünce.
Terim başarır! Terim onları adam eder!
Edemez!
Gördük işte; İBB 2- Galatasaray 0

Biraz daha açalım; savunmaya bakalım;
Ujfalusi ve Eboue geldi. Neill gitti!
Bence Neill'le Ujfalusi arasında pek bir fark yok. İkisi de yaşlı, ikisi de birbirine benzer futbolcu.
Galatasaray İBB karşısına nasıl bir savunmayla çıktı?
Ujfalusi, Gökhan Zan, Servet, Çağlar.
Al sana geçen sene liderden 40 puan geri kalan savunma!
Sağ bekte neden eden Eboue yoktu?

Belli ki Terim'in eli zorda. Takımda eksik mevkiler var Terim kaydırma metoduyla  halletmeye çalışıyor ama olmuyor.
Platin'in yerini çivi tutmuyor!

Ayrıca;
Riera, Sercan, Milli Yekta kenarda oturtulup da amorf bir takım kurulmaz!
Terim'e bir konuda anlayış gösterebilirim. Yeni oyunculara eskileri kırmamak için hemen itibar etmem. Evet bu düşünce doğru olabilir.
Ama takımın da onlara ihtiyacını göreceksin!

Riera daha hazır değilmiş!... Bizim lig bir ay geç başladı Riera bu süreçte havyar mı kesti ki hazır değil!
O zaman almayacaksın!
Sercan en hazırları. Bursaspor Avrupa için sezonu erken açan bir takım…
Neden Sercan kenarda?
Galatasaray'ın solu Eboue… Allah Allah!...
Yekta milli takımda var Galatasaray'da yok!
Galatasaray sahada bocalıyor.

İBB'ye karşı ligdeki ilk maçına çıkıyorsan macera aramayacaksın!
Yenilirsen zaten vasat olan moralin dibe vuracak bir de moral motivasyonla uğraşacak hırslanıp küplere bineceksin!

Öyle olmadı mı?
Maç öncesi söylediklerimin hepsi bu şüpheleri taşıyordu ama önyargılı olmamak için kısa kestim. Çünkü bu ülkede herkes gerçekler değil, duymak istedikleri söylensin istiyor!
Herkes bir kişiyle Galatasaray kurtulacak sanıyor.

İBB  maçından sonra detaylı bir şeklide Galatasaray yazacağım. Terim'in sahaya süreceği kadro bana çok şeyler söyleyecek, dedim.
Söyledi!

Takım bir bütündür!
Hocasıyla, kalesiyle, savunmacısı, golcüsüyle… Yönetimiyle…
Ortak aklıyla…
Galatasaray daha kıvamında değil!
Olmaz mı?
Olur.
Bu kafayla değil!

Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın