Galatasaray Es Es'i yense yılların rekorunu kıracaktı…
Yenemedi,  es geçti.
Neden yenemedi.
Çünkü yenmeye oynamadı.
Terim beraberliğe yattı.
Kadro açıklandığında bu net bir şekilde belli oluyordu. İlk yarı Galatasaray Eskişehir'deki hava gibiydi, sıfırın altında…

Elmander'in ileri uçta oynaması hata idi. Mevsim başı da böyle maçlar oynandı yenilgiler geldi.
Elmander forvet arkası oynarsa üç işlev görüyor;
1-Gol atıyor
2-Goller attırıyor
3-Rakibi orta sahadan karşılamaya başlıyor, taa kalesine kadar savunmasına koşuyor.
Bu maçta Elmander yok gibiydi.

Sercan oyuna girince Elmander kendine geldi.
Ama bu sefer de takım gümledi.

Kazımdan sağ bek? Allah Allah!

Terim zaman zaman bu dahiyane buluşlarla takımın çivisini çıkartıyor.
Tamam anladık bir puana yatmış ama büyük de riske girerek. Eskişehirspor'un iyi forveti olsa galibiyeti ıslık çalarak alırdı…
Batuhan tekdüze bir oyuncu. Topu havaya kaldıracaklar Batuhan vuracak. Hareket kabiliyeti kısıtlı. Çabuk değil. Yanına sokulan başka oyuncu da olmayınca Eskişehir'in gol atması sadece Tello'nun uzak vuruşlarına kaldı.
Aynı şekilde Galatasaray'ın da gol atması mümkün değildi.
Maç köy düğünü gibi kırk gün kırk gece oynansa gol olmazdı.

Kazım'ın sağ bek oynaması gereksiz bir çare!
Ujfalusi, Semih, Melo Hakan Balta daha isabetli olurdu.
Nedeni açık;
Galatasaray'ın zaten sol kanadı yok. Buna rağmen haftalardır o beğenilmeyen Hakan Balta başarıyla oynuyor ama atağa kalkamıyor.
Kazım da geriye çekilince Galatasaray'ın atak yapma şansı yüzde ellinin altına indi.
Ayrıca,
Rakip de moral buldu Galatasaray'ın üstüne geldikçe geldi.
Böyle bir taktik uygulama çok yanlıştı.

Sercan da Baroş'un alternatifi değil!
Sercan bir Baroş değil! Top kontrolü zayıf bir oyuncu. Dağınık. Kaybettiği topta rakibi presi de zayıf. Takip etmiyor. Onun, forvetin ucunda oynaması, her kaptırılan topta Galatasaray'ın tehlike yaşaması demek.
Oysa Kazım, ileri uçta oynasa, rakibi daha meşgul eder, topu daha çok saklar ve takımını soluklandırırdı.
Sercan kanatta, Kazım ortada Elmander'le daha iyi top çevirebilirlerdi.
Bu tarz Eskişehirspor'u da tedirgin eder Galatasaray'ın üzerine bu kadar fazla gelmesini engellerdi.
Neyse ki gol olmadı.
Selçuk'la Emre de etkisizdiler. Biraz Melo çabaladı gol için. Attığı kafada, topa yükselişi fotoğraflıktı…

Galatasaray'da tek ciddi hata yapmasına rağmen Semih, en iyi performansla oynayan oyuncuydu.
Hakan Balta'yı da beğendim.
Biraz da Ujfalusi ve Muslera…
Gerisi durumu idare etti.
Elmander de bu kaosun içinde eridi gitti.

Terim'in ilk düşüncesi Engin, Selçuk, Melo ve Emre ile oyunu orta alanda tutup şans golü aramaktı. Unuttuğu bir şey vardı; Yapayalnız kalan Elmander nasıl görev yapacak? Oyunun başında Kazım, Baroş'un pozisyonunda olmalıydı ki gol olabilsin.
Galatasaray'ın ısırgan olmadığını anlayan Eskişehirspor ilk yarı yüklendikçe yüklendi. Onlar da Kamara'nın dışında pozisyon yakalayamadılar. Onu da Muslera kurtardı.



Hakem Cüneyt Çakır pozisyonlarda haklıydı
Verilmeyen iki penaltı pozisyonu var.
İlkinde devam kararı çok doğru. Semih'in kolları bedenine yapışık ve sakınıyor.
İkincisinde Hakan Balta da kollarını sakınıyor ama topun geliş yönüne açıyı kapatmak için bedenini atınca acaba diyorsun penaltı olabilir mi? Ancak hakem onda da haklı. Yoksa çok ucuz bir penaltı olurdu.

Havanın soğuk oluşu da oyunu etkiledi.
Başlarda zemin taş gibiydi, oynandıkça gevşedi ama yine de berbat bir saha vardı.

Yiğit Gökoğlan'dan besmele…
Acaba Yiğit, Baroş'un yokluğunda kafadan oynasa mıydı?
Yiğit, Selçuk, Melo, Emre, Elmander, Kazım
Bu forvet daha etkili olurdu kanısındayım.

Terim de şöyle düşünmüş olabilir;
Eskişehirspor'da Dede sol kanadı çok iyi kullanıyor. Sabri ve Kazım onun koşu yolunu kapatsın demiş olabilir.
Ancak korkunun ecele faydası yok.

Engin taktik icabı savunmaya dönük oyunda daha etkisiz. Ayağında çok top tutuyor ve kayıpları tehlike yaratıyor.
Yiğit'le daha enerjik daha atak olunur muydu?
Belki…

Eskişehirspor savunması Nadareviç ve Diego ile hiç zorlanmadı çünkü onları zorlayacak forvetler yoktu.
Galatasaray uzun aradan sonra ilk kez sıkı bir takımla karşılaştı iki puan kaybetti. Bereket Eskişehirspor da kötü günündeydi.

Ersun Yanal da kalabalık orta saha dedi
Alper Potuk, Tello, Hürriyet ve Koray ile orta alanı tutan Ersun hoca soldan Dede, sağdan da Kamara ile top taşıdı. Forvette gol noktalarında çoğalamadıkları için gol bulamadılar. Atakları çok yavaş başladı. Galatasaray savunmasında Ujfalusi ve Semih de dikkatli olunca Eskişehirspor'un gol atması Batuhan'a kaldırılacak hava toplarına kaldı. Uzun Galatasaray savunması da buna izin vermedi.

Kötü oyunu gol getirmedi.
Alınan birer puan her iki takım için de kardır.


Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın