Yağmura şükrettim!

Sahanın en iyi oyuncusu Engin'di. Takımına çok fayda sağladı. Galatasaray onunla işledi  

Webaslan.com
Yağmura şükrettim!
Güzel bir şiirdir.
Galiba Japon şairdi…

Bütün gece camıma vuran
Ve beni hiç uyutmayan yağmura
Lanet ettim!…
Bütün gece ıslık çalarak esen
Ve penceremi açan rüzgara
Lanet ettim.
Ne zaman ki sen geldin.
Yağmura şükrettim;
Islak elbiselerini çıkartmaya mecbur kaldın
Rüzgara şükrettim;
Çünkü lambamı söndürdü!...


Galatasaray da dün geceki galibiyetten sonra yağmura şükretti.
Golü de Melo atınca çok daha fazla sevindi…

Hayat işte böyle!
Bazen küser bazen sevinirsiniz.
Aynı futbolda olduğu gibi…
Galatasaray İnönü'de Beşiktaş'ı 2-0 yenince liderliğine sahip çıktı.
Beşiktaş da kendi sahasında yenilince şu gerçek ortaya çıktı;
Süper Lig, Süper Final'in aynasıdır!
Beşiktaş çok değişmeli! İşlemiyor. Tek Fernandes var o da bireyselliği seçince Q7'yle beraberliği kaçırıyor.

Kötüye prim sevince engel!
Süper Final'i ve Melo'nun affını kabul edemiyorum.
Beşiktaş taraftarının kızgınlığını da anlıyorum. Onlar da benim gibi haksızlıklara isyan ediyorlar.
TFF ve Yıldırım Demirören onları çileden çıkarttı.
Hakem Hüseyin Göçek de Beşiktaş'a golü ofsaytten yedirdi.
Tribünler durdu durdu taştı!
Her şeyin bir sınırı var. Süper Final süresince daha ne tahammüller taşacak göreceksiniz.
Uygulama yanlış!
TFF böylesi bir şike kaosu yaşayan Türk futbolunda sezonu ne yapıp edip erken bitirecekti. Süper Final'le kaosu uzattı.
Yanlış!
Şimdi her an tribünler patlamaya hazır bomba!
TFF, Digitürk'e prim vermek için tribünleri tahrike devam etti.
Tribünlerin hepsi sevinç yaşayacak değil ya!... Yenilen de üzülecek. Bu kadar haksızlığın yaşandığı bir ortamda da hatalar yaşanacak. Beşiktaşlıların sahaya atlamaları hatadır ama her insanın da bir sabır eşiği vardır.
Sabırlar taştı!

Digitürk sıvamacı politika güdüyor
Digitürk de maçın adamı olarak hakem Hüseyin Göçek'i seçti.
Dalga geçer gibi.
Spor yazarları da maçın adamı olarak Melo'yu seçmiş.!
Hayret!
Nerede kaldı adalet?

Melo ve Terim uyanıklığı!
İşe bakın;
Arkadaşını döven Melo affediliyor. Affeden Terim.
Melo gol atıyor gole sevinen Melo.
Terim bu sevinç gösterisine kızıyor. Selçuk'la Melo'yu uyarıyor.
Melo hala santraya gidip show'una devam ediyor.



Terim de durumdan kendine pay çıkartıyor;
Melo'ya kızıyor.
Tavşana kaç tazıya tut!
Terim suça ceza vermiyor.
Sevince kısıtlama getiriyor.

Tepeden bakarsan
TFF de aynı;
Şaibeli ligi devam ettiriyor, sonunda taraftar sahaya atlıyor…
Şike için karar veremeyenler, sahaya atlayan için ceza verecek.
Böyle başa böyle tıraş!

Fenerbahçe neden suskun?
Sezon boyu şike konusunda Allah'ın günü demeç veren Fenerbahçe yönetimi ırkçılık konusunda tek laf etmedi.
Emre Belözoğlu 'ırkçılık' üzerine Zokora'ya da hata ediyor ve gecenin bir saatinde Ligtv'ye bağlanarak suçunu da itiraf ediyor.
Başkanının hatasını örtbas etmek için ayağa kalkan Fenerbahçe yönetimi Emre konusunda  hala suskun!
Bu Fenerbahçe'de Zokora gibi; Yobo, Dia, Bienvenu ve Sow da var!
Yazıklar olsun!
Koskoca yönetim bir Emre'yi susturamıyor. Emre dilediği an tvlere çıkıp konuşuyor.
Sonra da bu Fenerbahçe CAS'a şikayete gidiyor.
Önce iğneyi kendine batır da görelim!

Şimdi benden Beşiktaş – Galatasaray maçının yorumunu bekliyorsunuz.
Bunlar gözümüze batarken futbol yorumu yapılırsa tuhaf olmaz mı?
Digitürk zaten herkesin gözünü boyamaya devam ediyor.
Markus en iyi hakem olabilir ama en iyi de rütbesiz asker.
Emir almasını iyi biliyor.

Süper Final bu hafta daha da zorlanacak.
Galatasaray Fenerbahçe'yi yenerse veya berabere kalırsa Süper Final biter.
Yenilirse kaos büyür!

Beşiktaş kendi sahasında dağınık!
Sol savunma çok aksadı, çünkü İsmail ileri kaçan bir oyuncu. Önündeki Quaresma bağlantısızlar ülkesi insanı. Top ayağına gelirse oynamaya çalışıyor. Yoksa çakılı!
Ayrıca Eboue'nin karşısında Quaresma'nın da şansı pek yoktu!
Beşiktaş'ın sağ kanadı Hilbert ötesi boş!
Holosko sağdan çok, her yerde…
Beşiktaş'ın bu sebepten kanatları işlemedi. Yardımlaşma da olmayınca Beşiktaş kendi sahasında mahkum oynadı.
Orta alanda Ernst, Veli, Fernandes çok koştu ve çabaladı ama çok da top kaybı yaşadılar. Sonuca gidecek hareket yapamadıkları gibi kale önünde de çok yığıldılar. Galatasaray'ın onları pres altında tutması Beşiktaş'ı savunmada bıraktı.
Tayfur Havutçu bu sıkıntıyı aşmak için hamle yapmadı. Simao'nun oynaması bu kurguyu bozabilirdi. Mustafa Pektemek Beşiktaş'ın en iyisi olarak gözlendi ama çok da yalnız kaldı.
Fernandes tek başına kurtarıcı olamadı. Q7'ye vermediği pas Beşiktaş'ı beraberlikten etti.

Galatasaray takım olarak başarılıydı
Tehlikeli, maçta Galatasaray takım olarak iyiydi. Çok dengeli ve kontrollü oynadılar. Her zaman topa hakim olan ve rakibe pres yapan taraf Galatasaray'dı.
Golü hakemin kör noktasına denk geldi.
Ancak Galatasaray'ın bu golü sayılmasaydı yine Beşiktaş'ı yenerdi. Çünkü oyunun hakimiydi ve hatasız oynadı.
Sahanın en iyi oyuncusu Engin'di. Takımına çok fayda sağladı. Galatasaray onunla işledi.
Elmander de her zaman önemli bir güç. Rakibi yıldıran ve devamlı tedirgin eden bir oyuncu. Melo'nun golünde payı büyük.

Aydın için umutlandım. Her zaman söylüyorum bu çocuk üstün yetenek. Çağdaş bir futbol anlayışı ve stili var ancak tutuk!
Her gelen hoca ona çok şans verdi Aydın devam ettiremedi.
Bu kez Terim'in öteki hocalardan çok daha farklı olması gerektiğini düşünüyorum.
Aydın kazanılmalı. Attığı gol de hazırlanış ve vuruş bakımından mükemmeldi.,
Golün her aşamasında Aydın vardı.

Galatasaray'ın ikinci kez şampiyonluğuna az kaldı.
Hatta kimsenin onu engellemeye gücü yetmeyeceği de ortaya çıktı.
Şimdi hakemlere bir kez daha zorluk düşüyor.
Digitürk'ün para politikası hakemleri ateşe atmasa bari!...

Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
Puan Durumu Fikstür
Bizi Takip Edin :
Webaslan Google+ Webaslan Facebook Page Webaslan RSS Webaslan iPad Webaslan Mobil
En çok okunan haberler