10
2012
Rüya takım Galatasaray. Evet muhteşem olma yolunda ilerliyor. Hem kurumsal olarak hemde sportif alanda ama dikkaleri tam da bu noktada geçiş sürecinde olan takım kadrosuna çekmek istiyorum.
Bu takımı yere göğe sığdıramayanlar var, o kadar büyük bir yanılgı içindeler ki. Gs yın bu bu kadrosu, geçiş formudur. Semih, Abramat, Emre Çolak, Muslera, Burak, Selçuk bunlar rüya takımın gerçek parçaları diğerleri ise geçiş dönemini yaşayan işçilerdir. Hamit olsun, Eboue olsun, Melo olsun bunlar takımın seviyesini yükselttiler ve 1-2 sene daha görevleri var sonrası Avrupa da devamlılık için alt yapı ve dünyanın her kıtasında komitesi olan bir araştırma grubu gerekiyor. Bilmiyoruz ama bunun adımları umarım atılmıştır. Dünyanın ilk 10 takımı arasına girmek kolay değil çünkü. Gs başkanı bir söz söylediğine bunu yapması gerekiyor, taraftar bunu bekler ve beklemektede haklıdır.
F.Terime gelince kalitesini herkes biliyor ama oyuncu seçme konusunda ve yeni bir yıldız çıkarma konusunda bir o kadar da kötü biri. Kesinlikle transferleri F.Terime burakmamak lazım. Bilgisi alınır, izni istenir ama tek el olarak ona burakılırsa bu iş gerçekten sonu hüsrandan başka bir şey değil.
Gs yın oyun tarzı çok beğeniliyor, UEFA dönemindeki koşan takım, pres yapan takımdır belki amaçlanan fakat bu oyuncularla pek de mümkün değil. O zaman ki oyuncularla kıyaslama yaptığım zaman büyük bir yetenek eksikliği görüyorum. Sene 2012, Gs zamansız pres yapıyor, gereksiz pres yapıyor, kazandığı topları değerlendiremiyor. Umut hele; koş deniyor, hiç durma deniyor o kadar çok pres yapıyor ki topu ayağına aldığında belki yeteneğinin %10 nu kullanabilecek bir kapasitede oluyor. Bunu Avrupa da yapmak biraz daha zor. Tek maçımızda makul bir pres yaptık, onda da 3 puanı aldık. Aslında her şeyi abartmayı seviyoruz, gücümüzün üstündeki takımlara çok güçlüymüşüz gibi, tam saha oyun oynarsak ne futbolcu o sahadan mutlu ayrılır ne de taraftarlar. Gücün bir kısmınıda yetenek için ayırmak, gücü tutumlu bir şekilde harcamak her zaman daha iyidir. En azınan bu geçiş formu için yapılabilir. Bir nevi Barça gibi, adamlar çok güçlü, kondisyonları belkide dünyanın en iyisi ama her dk koşmuyorlar. Amaç pozisyonu geldiği zama daha diri, daha güçlü, yeteneğini daha iyi sergileyecek durumda kalabilmek