Benim için Haldın Üstünel transferleri galatasaray tarihinin en büyük ve önemli kadrolarından birini oluşturmuştur. Genç ve potansiyelli oyuncular yerine kariyeri düşüşte olan orta yaşlı yıldız oyuncular transfer edilmişti.

Milan Baros da o dönemin transferlerinden biriydi. O.Lyonda istediğini yapamamış ve taraftarın da tepkisiyle karşılaşmış bir oyuncu için yapılabilecek en iyi seçimlerden biri türkiye ve galatasaraydı. Milan ile birlikte birçok yıldız oyuncu galatasarayımıza geldi ve iz bıraktı. Keita, kewell, nonda aklıma ilk gelen ve kanımca en etkili olan isimlerdi. Ama Milan Barosun bu oyunculardan farklı bir yeri vardı taraftar için o da devamlılıktı. 

2009-2010 yılı Fenerbahçe maçında Emre Belözoğlunun o art niyetli tekmesini yemese şu anda hala kadronun birinci forveti olacağından kesinlikle şüphem yok. Ancak o talihsiz sakatlık onu çok etkiledi ve hiç bir zaman eski Milan Baros olamadı.

Özellikle ilk iki sezonunda galatasaray taraftarının gol sevinci yaşamasının hemen hemen tek sebebi oldu Çek yıldız. Geçen seneki şampiyonlukta bile azımsanmayacak bir 8 gollük katkısı var ki, özellikle Bursaya attığı son dakika golü ile 3 puanı getimiş, samsunspor maçında da attığı kafa golüyle 2 dan çevirdiğimiz sezonun belki de en önemli maçlarından birinde galibiyetin mimarı olmuştu.

Ben Milan Barosu topu alır almaz kaleyü düşünen oyun yapısı ile hatırlayacağım. Yaptığı bu delici koşular sayesinde hem çok gol atmış hem de çok faul almış ve galatasarayımıza katkıda bulunmuştur. Tek ve çift forvetli sistemlerde oynamış ve bence iki formasyonda da başarılı olmuştur. Hakeme itiraz etme ve kendini biraz kolay yere bırakma gibi dikenleri de olmuştur Çek gülünün ancak bunları onun kazanma hırsına verebiliriz.

Ben bu büyük yıldıza 4,5 sene Galatasaraya kattıkları için bir taraftar olarak çok teşekkür ediyorum. Yolun açık olsun Milan "we will never forget you"