Sevgili renktaşlarım daha önceki yazılarımda da başlıktakine benzer bir çok atasözü kullandım. Görünen köy kılavuz istemez, çarşamba'nın gelişi perşembe'den bellidir, aynı tas aynı hamam vesaire vesaire...

Hatırlatmayı da istemiyorum ama mart sonunda Galatasaray'ın tamamen hedefsiz kalacağını söyledim. En kötü felaket senaryosunu çizerken de Türkiye kupasından da eleneceğini ve lig 2.liğini beşiktaş'a kaptıracağını da söyledim. Ve renktaşlar maalesef görünen köy kılavuz istemiyor.

Bir kere her şeyden önce 2 yenilgi alındı diye "İmparator Fatih Terim" diye bağıranları kınıyorum. Ve bütün Fatih Terim dönemlerine baktığımda da artık bu ego manyağının bir daha Galatasaray'ın T.D'si olmasını istemiyorum. Ünal Aysal da bu gidişatta sütten çıkmış ak kaşık değildir ama daha suçlu birileri varsa dibindeki dalkavuklardır.

Mancini -profesyonel anlamda- en doğru karardır ve bu tezimin sonuna kadar arkasındayım. Ve her zaman söyledim Mancini'yi yargılayacaksanız bir dahaki sezon yargılayacaksınız. Mancini tamamen gazla çalışan beceriksizlerle dolu bir takıma geldi. Mancini'yi sadece devre arasındaki transferler yüzünden eleştirebiliriz şu an -ki onları da seneye kullanıp kullanmayacağını kimse bilmiyor-.

Yani işin özü o ki renktaşlarım, kimse burda mancini gitsin kovun mancini'yi imparator fatih terim diye naralar atmasın. Galatasaray'ın yolu şu an engebeli çakıl taşlarıyla dolu, ayak parmaklarına kangren inmek üzere, bacaklarında çıbanlar çıkmış. Bunların hepsi temizlenecek ve "kesilecek". Takımdaki vurdumduymazlar, kankacılar, maç seçenler, tatile gelenler, gecesini barlarda geçirenler ayıklanacak.

Dünkü maç ile ilgili kısa bir paragraf açmak isterim. Sadece istatistiklere bakalım... 20 küsür şut 9 pozisyon direkten dönen top vesaire... Güzel kardeşim siz istiyorsunuz ki mancini çıksın atsın bunları. Maalesef becerikli bir tane forvetin yok. Burak Yılmaz denen egoist isterse bir sezonda 100 tane gol atsın benim gözümde asla ama asla bir golcü olmadı, olamayacak. Golcü dediğin top sürer, top saklar, isabetli paslar atar, çalım atar, ofsaytına dikkat eder, hücum pres yapmışken salakça fauller yapmaz. Şu kriterlerin hangisi Burak'ta var ? Umut ise iyi niyetli ama kabiliyetleri sınırlı, bu yüzden çift forvet oynatılacaksa biri kesinlikle Umut olmalı ama yanına kesinlikle bu kriterleri sağlayan bi santrafor gelmeli.

Bu takım şu an ligde 26 tane maça çıkmış, şampiyonlar liginde de 8 maç yapmış ve neredeyse hepsinde selçuk inan oynamış. Peki sorarım size, bu 34 tane dolu dolu maçın kaçında selçuk gerçekten vardı ? Kankacılıktan başka ne yaptı ? Selçuk İnan'ın 2 senede yaptıklarını kimse unutmaz ama 34 maç boyunca bilerek ve isteyerek takımı sabote etmeye kimsenin hakkı yoktur. Hele ki iyi gün taraftarlarımızın inanılmaz derecede yoğun olduğu bu dönemde kimse sabır taşı değil, dile kolay 34 maç !

Sonuç olarak demem o ki renktaşlarım, bırakın artık bu sezon çoktan gitti. Bu kadar hedefsiz kalacağımız en başından beri belliydi. Artık bundan sonra takımı yönetecek olanlar taraftardır. Gerek protestolarıyla gerek destekleriyle. Ama kimse kendini kandırmasın ki takımdaki çıbanlar hala mecburen de olsa oynadığı sürece, sinir harplerimiz devam edecektir. Bu yüzden mümkün olduğunca sabredin. 

Ünal Aysal'ın iki yılda takıma kattıklarını marka değerini inanılmaz derecede yükselttiğini asla unutmayın. Mancini hamlesi ne kadar kumar gibi gözükse de önümüzdeki sene çok farklı şeyler olacağını herkesin bilmesini isterim. 

Her şey çok daha güzel olacak...