22
2014
Şu günlerde galatasarayda yine teknik direktör çok konuşulmaya başlandı. Nedeni tabiki başarısızlık. Çok değil bundan 7-8 ay önce galatasaray lige başladığında beraberlikler ve yenilgiler ard arda gelmeye başladığında Terim için yükselen seslerin benzeri bugün Mancini için de yükseliyor. O gün Terime sadece motivasyonla takım yönetiyor, taktik bilmiyor diyenler bugün de Mancini kağıt gönderiyor, taktikten anlamıyor, teknik bilgisi yok demeye başladılar. Tabii başarısızlık halinde bu tür davranışlar bizler için çok DOĞAL. Ancak DOĞRU değil tabiki. Burada doğal ile doğruyu ayırmak gerekli. Bir kişi veya insan grubu için sürekli yapılan ve o kişi veya kişilere özgü belli başlı hareket ve tavırlar o birey veya topluluk için doğal kabul edilir. Ancak bunların doğru olduğu anlamına gelmez. Mesela bir örnek verecek olursak, akli dengesi bozuk birinin normal dışı davranışta bulunması o kişi için doğal kabul edilir. Ancak tabiki yaptışı şeyin doğru olduğunu göstermez. Lafı daha fazla uzatmadan bizim toplumumuz tez canlı olduğundan, sabırsız olduğundan, herkesin her konuda bilgisi değil fikri olduğundan başarısızlığın nedenlerini çok çabuk analiz edip hemen doğru tespiti yapıyoruz.
Bu yüzden teknik Türkiyede teknik direktörlük yapmak çok ama çok zor. Mancini muhtemelen üç senelik kontrat süresini dolduramadan gidecek. Yerine kim gelir bilemem. Ancak ben Lucescu yerinde olsam gelmezdim. Terim döneminden sonra galatarasayın o orta sahada baskılı, atak oyununun üzerine daha kontrollü, daha sakin ve defansif oyunu nedeniyle Lucescu da çok eleştirilmişti galatasarayda. Belkide o yüzden gitti Beşiktaşa hoca. Ancak lucescunun şansına galatasaray takım olarak hala çok iyi düzeydeydi. UEFA kupasını kaldırmış takımda bir de koşmayan ama işini yapan Jardel biri bir golcü vardı. Şimdi de Mancini kontrollü futbol oynattığı, takım üzerinde çok oynadığı için eleştiriliyor. Acaba takımın kötü oynamasında suç sadece Mancinide mi. Bir hafta kendi sahasında 6 gol atan futbolcular, deplasmanda gol dahi atamazken tamamen mancini mi suçluydu. Şu anki galatasarayın forvetinde Jardel olsaydı acaba tablo değişir miydi. Tüm bu soruların cevabını vermek zor ancak ortada bir gerçek var. Tüm sezona baktığımızda muslera, semih ve melo dışında elle tutulur düzenli bir performans sergileyen yok. Ebue kayıp, selçuk kayıp, burak kayıp, drogba zaten kafasında bitirmiş takımı, defansa ikinci bir adam oturtamadık, sol bek neyseki Telles geldikten sonra biraz düzeldi, kanat yok, snijder bazen var bazen yok. Yanlış anlaşılmasın bu oyuncular Terimle lig başladığındaki dönemde de böyleydi. Şu an Terimle devam ediliyor olsaydı bana kalırsa yine benzer bir tablo ortaya çıkacaktı. Futbolcular, formsuz ve doymuş durumdalar. Peki bunları yazarken Mancininin hiç mi suçu yok. Tabiki yine belki en büyük şuçlulardan biri o. Takımda motivasyonu sağlayamaması, formsuzlar yerine kenardakileri oynatıp gözdağı vermemesi, snijderi kanatta oynatması gibi. Ancak tek suçlu Mancini diyenlere şiddetle karşı çıkıyorum. Mancininin gitmesinin kimseye bir faydası olmayacak bence. Lucescunun Türkiyeye dönmeyeceğinin en büyük kanıtı da yine daha önce burada çalışıp ortamda nasıl insan harcandığını çok iyi bilmesidir.
Gelecek yıl da Mancini bu takımda kalmalı. Başarıya endeksli bir ülkede yönetim bunu nasıl başarır bilmiyorum ancak doğrusu bu olur bence.