25
2014
Utanıyorum hepinizden!
80 yaşına gelmiş, divan kurulunda herkese muhafelet yapan sözde Galatasaray'lılardan utanıyorum.
Galatasaray'ı çiftliği gibi kullanlardan utanıyorum.
Sözde Galatasaray'lı yöneticilerden utanıyorum.
Ünal Aysal'ın arkasından kuyu kazanlardan utanıyorum.
"Galatasaray Lisesi" çatısı altında Galatasaray'a Galatasaray'ı satanlardan utanıyorum.
Her fırsatta Galatasaray'a ceza vermeye çalışan kişi ve kurumlardan utanıyorum.
Ülkeyi şikeye bulaştırmış, ırkçılık yapmış, ırkçılık yapanları desteklemiş, futbolun güzelliklerini vurgulamak yerine futbolda düşmanlık sağlamayı gütmüş kişi/kişilerden utanıyorum.
Soma'ya destek için yapılan maçtan sonra "Dostluk kazandı, Soma kazandı" manşeti yerine, "Sokak köpekleri" diye öten, Türk Futbolu'nun düşmanından utanıyorum.
Halka değil, kişilere hizmet eden medya mensuplarından utanıyorum.
Utanıyorum sevgili Galatasaray'lılar.Bu yazıyı okuyan bazı Galatasaray'lılardan bile utanıyorum.
Şike yapanları bile korurlarken,
40 ayda 27 resmi kupa kazanan,
8. olan futbol takımını, "kümeye" diye tezahurat yapılan futbol takımını, 2 yıl üst üste şampiyon yapan,
Şampiyonlar Ligi'nde 3 yıl üst üste gruplara kalan, 1 kere çeyrek finale çıkan, 1 kere 2. tura çıkan,
TFF'ye karşı tavrını net bir biçimde koyan,
Galatasaray'lıyım diye geçinip, gücün yanında olmayı seçen, Galatasaray'ı hiçe sayan, Galatasaray Başkanlık makamına saygısızlık yapan adamı kovan,
Şike olaylarıyla Dünya gündeminde yer bulan Türkiye Futbolu'nun imajını, Wesley Sneijder ve Didier Drogba transferiyle düzelten,
3 yıl öncesine kadar Wesley Sneijder ve Didier Drogba'nın Galatasaray'a transfer söylentileri bile bizim için hayalken TT Arena'ya getiren, bize izlettiren,
Her zaman Galatasaray'ın bir Dünya markası olduğunu söyleyen ve adımlarının hepsini buna göre atan,
İlk defa bir Türk kulübünü "Batılı" gibi yöneten,
Real Madrid'e, Juventus'a sahayı dar eden bir takım yaratan,
Galatasaray'a maddi konuda başkan değilken bile yardım eden,
Galatasaray'ın kötü mali ve sportif tablosuna rağmen elini taşın altına koyan,
3 yılda borcun ana parasını ödeyemese bile büyük bir faizini ödeyen,
bu adamı
Medyaya yem eden,
TFF'ye yem eden,
Sözde Galatasaray'lılara yem eden,
"Derin Galatasaray"a yem eden,
GALATASARAY TARAFTARIN'DAN UTANIYORUM!
Tamamen başarı endeksli, takım 5 maç kötü oynadı diye teknik direktörü, başkanı istifaya davet eden Galatasaray Taraftarından utanıyorum.
Evet Sevgili Galatasaray Taraftarı,
Alışmısız kalitesiz, vizyonsuz ve amaçsız insanlara.
Tek amacımız holiganlık, tek istediğimiz galibiyet.Yarın bizim için önemli değil, bugün kazanalım yeter çünkü.Bugün kazanamayının yarın ne yapacağının önemi yok.
TFF, muhalefet, medya birleşip başkanımıza saldırdığında susalım.Başkanı ilgilendirir değil mi?
Her duyduğumuza inanalım, başkanımıza sahip çıkmayalım.
Dedim ya alışmısız kalitesiz, vizyonsuz ve amaçsız insanlara.
Şimdi sorarım Galatasaray Taraftarı
Bundan sonra Drogba ve Sneijder gibi Dünya starlarını takımımızda görebilir miyiz acaba?
Dibi görmüş takımı 4 ayda şaha kaldırabilecek,
Kendine en ufak bir güvensizlik hissedildiğinde hemen seçime giden,
Vizyon ve misyonu bu kadar geniş bir başkan görebilecek miyiz acaba?
3 yıl üst üste Şampiyonlar Ligin'de gruplara kalabilecek miyiz acaba?
Dünya devlerine sahayı dar eden bir Galatasaray izleyebilecek miyiz acaba?
Alışmısız kalitesiz, vizyonsuz ve amaçsız insanlara.
GÜZEL OLAN HİÇBİR ŞEYİ HAKETMİYORUZ BİZ.
Ünal Aysal'ı suçlamıyorum çünkü ben olsam çoktan terkedip giderdim bu pis gemiyi.
Evet Galatasaray taraftarı, yaklaşık bir buçuk yıldan uzun süredir makale yazıyorum.Duygularımı, düşüncelerimi sizlerle paylaştım.
Ama gün itibariyle sıkıldım.Ünal Aysal yerine mafyaları, şikecileri takımın başkanı yapmaya çalışan Galatasaray taraftarını gördükçe sıkıldım.
Emeklere karşılık vermeyen Galatasaray Taraftarını gördükçe sıkıldım.
2 maç yenildik diye "İSTİFA!" diye bağırıp, Şampiyonlar Ligi şampiyonu olalım diyen adamları gördükçe sıkıldım.
Takımına, başkanına sahip çıkmayan Galatasaray Taraftarını gördükçe sıkıldım.
Evet, Büyük Galatasaray Taraftarı, bu benim sizlerle paylaştığım son makalemdir.
1.5 yılı aşkın sürede yazılarımı okuyup bana destek veren veya beni eleştiren herkese teşekkür ediyorum.