Sezonu 2 kupa ile tamamlayan Galatasaray'ımızı bir kez daha tebrik ediyor, bu sevinci hep beraber yaşıyoruz.

Sezona Bursaspor galibiyetiyle başladık, Bursaspor'dan kupa alarak sonlandırdık.

Öncelikle sezona ligde yıllardır kazanamadığımız Bursaspor galibiyeti ile başladık. Alınan bu galibiyetten sonra herkes sezonun daha iyi geçiceğini düşünmüştü.

Avrupa Fatihi Galatasaray Prandelli ile sezonun ilk Şampiyonlar Ligi maçına çıkıcaktı. Herkes yeneceğimizden adı gibi emindi.

Fakat Prandelli ilk sınavını geçememişti.

Ardından gelen Balıkesir mağlubiyeti ile şok geçirmiştik.

Ne olduysa ondan sonra oldu. Arsenal'den 4, bir kaç gün sonra Başakşehir'den 4, Dortmund'tan 4, sonra yine Dortmund'tan 4, Trabzon'dan 3 derken Prandelli'nin kredisi doldu.

Şampiyonlar Liginde 1 puan toplamış olan Prandelli yönetimindeki Galatasaray, ayriyetten Türkiye'de de "G4L4T4S4R4Y" adı altında dalga konusu olmuştu.

Yeni yönetimin gelmesiyle herkes Prandelli'nin gideceğinden emindi. Albayrak ve Dürüst'ün, bu adamı takımın başında daha fazla tutmayacağı belliydi.

Arena'da istifa seslerinin duyulması kulüp açısından bir kaos demekti. Galatasaray yönetimi Arena'da böyle seslere alışık değildi.

Yine bir mağlubiyetten sonra Prandelli'nin gidişi Galatasaray cephesinde sevinç rüzgarları estirmişti.

Teknik direktörsüz çıkılan Gaziantep deplasmanı, şampiyonluğun kilit noktasıydı belkide...

Antep'ten alınan 3 puan ile Galatasaray lige ambargo koyacağını belirtiyordu. 

1-2 gün sonra gelen haber  A Milli Futbol Takımı Yardımcı Antrenörü, yani Fatih Terim'in yardımcısı Hamza Hamzaoğlu'nun Galatasaray'ın yeni teknik direktörü olduğuydu.

Öncelikli olarak herkes Türk hoca geldiği için çok sevinmişti. Galatasaray, 2 sezondur İtalyan hocalardan çok çekmişti...

Bir çok kişi Hamzaoğlu'nun Galatasaray'a yakışmıcağını söylüyor, 4.yıldızı takamıcağını söylüyordu.

Eşofman takımıyla çıkan bir adamın Galatasaray'da ne işi var gibi söylemler gerek sosyal medya gerekse gazetelerde yazılmıştı.

Hamzaoğlu'nun ilk sınavı Ziraat Türkiye Kupası'ndaki Eskişehir maçıydı. Bütün gözler Hamzaoğlu'nun oynatacağı oyundaydı.

Prandelli döneminde Eskişehir ile berabere kalan Galatasaray, Hamzaoğlu yönetimindeki ilk maçında Eskişehiri 4-2 yenmişti.

O dönemden itibaren Galatasaray çıkışa geçti. Ve hatta GALATASARAY- FB derbisine 1 hafta kala liderliğe oturmuş, Kadıköy'e 4 puan önde giriyordu.

Bizim aldığımız galibiyetler kaybettiğimiz puanlar derken Galatasaray liderliğe değişen lig maratonunda tekrar oturmuştu.

Gerek fikstür avantajı gerekse oyun anlamında Galatasaray'ın şampiyon olacağına kesin gözlerle bakılıyordu.

Galatasaray, evinde rakiplerinin tam sevindiği sıralarda attığı gollerle şampiyonluğa artık sımsıkı sarılmıtşı. 85 te atılan Hakan Balta'nın kafa golü, yine 80. dakikada Selçuk'un golü, eyvah dediğimiz maçta Sneijder'in sahneye çıkması şampiyonluğun tek maça kaldığını gösteriyordu.

O maç Beşiktaş maçıydı...

Liderliğe oturduktan sonra şampiyonluk hesapları yapan Galatasaray için 33.hafta önemi çok büyüktü. Galatasaray, o hafta evinde Beşiktaşı ağırlıyacak, ertesi günde rakibi fenerbahçe ligin en az gol yiyen takımı Başakşehir deplasmanına gidicekti. Taraftarlar olarak, bu haftanın hesabını aylar öncesinden yapmıştık bile...

Galatasaray taraftarı, yöneticisi ve futbolcusu, Beşiktaş maçına şampiyonluk maçı olarak bakıyordu. Derbiyi kazanırsak şampiyonuz sesleri duyuluyordu Galatasaray cephesinde.

Arena'da yapılan muazzam koreografi takıma ve Hamzaoğlu'na güvenin sonsuz olduğu yönündeydi. Ayrıca da TT Arena'da o gün tam bir şampiyonluk havası vardı.

Bir maçta "OLACAK OLACAK" diyen Hamzaoğlu'nun sözü, Opel tribününde koreografi şeklinde yerini almıştı.

Ertesi gün gelen 2-2'lik fb Başakşehir beraberliği ile bir tarih yazılmıştı.

Hamzaoğlu, çalkantılı sezonda 33.haftada şampiyonluğunu ilan edip, hem Galatasaray tarihine hemde Türk futbol tarihine adını altın harflerle yazdırmıştı.

Hamzaoğlu, tarihe geçicek bir şampiyonluğa imza attı. Ne Galatasaray ne fenevbahçe ne de Türk futbolu, Galatasaray'ın ezeli rakibinden önce taktığı 4.yıldızı asla unutmayacaktır.

Sezonu çifte kupa ile kapattık. Galatasaray uzun zamandır böyle bir sezon kapatmamıştı. Oyuncuların ve Hoca'nın hedeflediği çifte kupayı müzemize götürmeyi başardık.

Galatasaray takımı bunları hak etti. Galatasaray'ımız gerek oyunu ile gerekse dik duruşu ile bu kupalara layık olmayı hak etti. 

Hamza Hamzaoğlu'na ise HELAL OLSUN demekten başka bişey denmez. Ölmüş bir takımı aldı ve buralara kadar getirdi. 

Büyük Adamsın Hocam !