Futbolcu için oyununu tam sergileyebilmesi moral-motivasyon,fizik kondisyon ve takım ruhu-kimyası ile mümkündür.

Teknik direktör içinse oyuncusunu tam tanımak,pozitiv ve negatif yönlerini bilmek,sahada diğer arkadaşlarıyla zorlanmadan uyum içerisinde oynatmak verim almak önemlidir.Türk oyuncular için ayriyeten de sıkı bağlar kurmak gerekiyor.

Riekerink yukarıda saydığım hususlarda hemen her konuda başarılı oldu.Yöntemleri,yaklaşımları,taktiksel anlayışı ve birebir ilişkileri hususlarında takımdaki oyuncuların performasını tam kapasitede olmasa da ona yakın yansıtmasını sağladı ki bu da oyuncuları tanıma ve/veya takımla az zaman geçirmesiyle alakalıdır.Sneijder'i dünya markası yapan, Luis Suarez'i 20 yaşında keşfeden,Huntelaar'ı parlatan son olarak Christian Eikssen'i dünya futbola kazandıran bu hocada bu yetenekler var.

Galatasaray'da da Selçuk,Podolski,Semih,Carole hatta bitik dereceye gelen Emre Çolak gibi isimlerden de üst düzey verim aldığını son haftalarda görme fırsatımız oldu.

Takımın içinde bulunduğu bu darboğazda adını sadece gazetelerde duyduğumuz düşük profilli adı sanı duyulmamış isimler üstelik de yüksek maliyetli isimler gündeme gelmektedir.Hatalar yanlışlar silsilesi şeklinde sevdamızı yönettiğini sananlar bu gaflete de düşememelidir.

Hocayla devam edilmesi gerektiği su götürmez gerçek,aşikardır.Mevcut konjöktürde hocaya güvenilmeli,makul bir sözleşme yapılmalı,hocanın istediği ölçütlere uyacak makul fiyatlı transferler yapılmalıdır.Aksi taktirde tünelin sonu görümez ve çok büyük ihtimalle sonu yine maddi zarar yine hüsran olacaktır.